Iyi okumalar
Hayat ne garip bir şeymiş ya, daha düne kadar mutluluktan üçüyorduk şimdi ise hastanenin köşelerinde duruyoruz, işte haksızlık bu.
Bir hafta geçti, bir hafta, Selma hala uyanmadı. Kamyon onun tarafından gelince beyin kanamsı vardı, benim sadece kolum kırıldı, Selim'in de durumu ağırmış ama uyandı, Selin ve Ozan küçük kırıklar yaşanmışlar ama herkez uyandı, sadece benim meleğim uyanmadı.
Annesi ve babasını da çağırdım, benimkiler de gelmişler, hepsi burda ama Selma hala uyanmiyor.
Kafayı yemek üzereyim yemin ederim, elimden hiç bir şey geçmiyor. Iki kere ameliyata girmiş ama hiç bir şey yok, ne zaman uyanacağını doktorlar da bilmiyorlar.Herkez onu camdan izliyorlar
Burda durmayacaktım artık, dışarı çıktım nefes alıcam biraz. Hastanenin arkasından gittim ve bir bankta oturdum, yüzümü avuçladım ve kafamı yere eğildim, ağlamaya başladım. Kahretsin hiç bir şey yapamiyorum, sevdiğim kız öylece yatıyor orda, keşke onun yerinde ben yatsaydım.
Hangi kötülük yaptım da hayat bana böyle hesap veriyor. Birden omuzumdan bir el hissetim, hemen kafamı kaldırdım ve Selma'nın babasını gördüm. O da benim gibi ağlıyordu, hiç bir şey demeden yanımda oturdu. Bir sure sessizlik olmuş sonra Ahmet bey konuşmaya başladı
"Kızımı seviyor musun?" Sordunda gülümsedim
"Canımdan çok seviyorum" dedim
"Kızım belli ki seninle çok mutluydu, bana nasıl tanıştınızı anlatır mısın?" Sordunda kafamı salladım ve anlatmaya başladım.
Onu kaçırdımı söyledim anda çok sinirlendi ama sonra sakinleşti ve dinlemeye devam etti. Anlatırken gülümser ağlıyordum. Canım çok yanıyor gerçekten.
Herşey anlatımda derin bir iç çektim."Ne diyeyim bilmiyorum oğlum, Selma bana söylemedi annesine söyledi, senden bahsedince gözleri parlıyordu dedi annesi" o da bir iç çekti ve devam etti "Merak etme benim kızım güçlüdür okadar kolay pesetmez, sevdiklerini arkadan bırakmaz, uyanacak benim kızım o uyanacak" dedi gülümseyerek
"Kızıma ters bir şey yapmadın umarım" dediğinde hemen cevap verdim "Hayır gerçekten hiç bir şey yapmadım" gülümsedi
"Biliyorum merak etme sadece öylesine sordum" dediğinde rahatladım en azından bana güveniyor. Birden Ahmet beyin telefonu çaldı, açtı konuşurken bir şeye sevindi, hemen telefonu kapattı ve bana döndü "Selma'yı tekrar ameliyata alıcaklar bu son" dediğinde hemen geri hastaneye gittik.
Ameliyathanenin önünde doktorlar vardı bizi görünce yanımızda geldi ve konuşmaya başladı "Bu son ameliyat olacak, beyin kanaması yüzünden hastamız bazı şeylerden hatırlamayacak" dediğinde hemen lafa atladım "Tamam hatırlamasın ama yaşasın" dedim, doktor gülümsedi "Elimizden geleni yapıcaz emin olun" dedi ve ameliyata girdi.
******
1 saat geçti, ne içeri girmişler nede dışarı çıktılar, delireceğim yeminle. Oturdum, kafamı avuçlandım ve yere eğildim, Selin yanımda oturdu, ona baktım
"Selin niye hiç kimse bir şey demiyor" dediğimde gülümsedi ve kafasını omuzumda yasladı
"Merak etme abicim, yengem iyi olacak, güçlüdür"
"Iyi olacak değil mi"
"Tabi ki iyi olacak, sence bu kadar yakışıklı birini bulduğunda o kadar kolay mı bırakacak" gülümseyerek dedi, bende gülümsedim
"Selin ben onsuz yaşayamam, keşke onun yerinde ben olsaydım" dediğimde Selin kafasını kaldırdı ve bana baktı "Sakın öyle bir şey düşünme, kaderin önünde geçemezsin, yengeme hiç bir şey olmayacak tamam mı, sağ salim çıkacak ameliyattan" dedi ve ağlamaya başladı sonra tekrar kafasını omuzumda yaslandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benimsin!
General FictionBir kaçırılma hikayesidir. Bir trafik kazası her şey değiştirdi. Okurken sıkılmkyacanızı eminim bide kitabıma şans verebilirsiniz. Selma ve Aras nekadar ayni şeyleri seviyorlarsa okadar içinde farklılar.