"Baekhyun bu dosyayı halledebileceğini düşünüyorsan sorunlu olmalısın""Chung Hee o kadar iç açıcısın ki. Destekleyici sözlerin için çok sağol harikalar, ama bidaha olmasın"
Ayağımın altında ki sonbaharın simgesi olan kuru yaprakları yeterince ezdikten sonra en olağan yavaşlıkla departmana doğru ilerledim. Tanrım birazdan gerginlikten kusabilirdim.
Bu kadar gerginliğin sebebi savcılık hayatım boyunca belki de beni en çok zorlayacak ama başarırsam da beni adımdan bahsettiricek bir soruşturma dosyası alıcak olmamdı.
Adalet Binasının içine girdikten sonra asansör yerine merdivenlere doğru ilerledim. Bizim kata ne kadar uzun sürede çıkarsam o derecede sakinleşmek için sürem olucaktı.
Kata ulaştıktan sonra şefin odasına doğru yürümeye başladım. Ya bana öyle geliyordu yada cidden bir kaç kişinin bakışları benim üzerimdeydi. E bende olsam bu dosyayı alıcak kişinin suratına bakardım.
Katın sonundaki üst tarafı bir kaç panoyla örtülmüş camdan oluşan, katta ki ayrı olan tek odanın kapısını tıklattım. Duyduğum gir sesiyle gerginlikten terleyen elimi üzerime sildim ve kapıyı açtım.
Odaya girdiğim an şefin yüzündense masada ki dosyalar baktığım ilk yerdi.
"Seninki elimde Baekhyun." Elindeki dosyayı gözümün önünde salladıktan sonra bana uzattı.
"Teşekkürler şef Jung."
Buraya en son gelme sebebim basit bir kamu davasıydı. Evet şuan bayağı bi çıta atlamıştım.
"Baekhyun bu dosyayı istemezsen anlayışla karşılayıp başka birine verebiliriz biliyorsun. Danpung ile ilgili açılan tüm soruşturmalar yarıda bırakılıyor. Dosyayı alan savcılar dosyayı hemen soruşturmayı kapatıyor. Kimse durup dururken davasını yarıda bırakmak istemez öyle değil mi Baekhyun? Bunu yapabileceğine emin misin?"
"Biliyorum şef Jung anlayışınız için teşekkürler ama kendime güveniyorum, yani merak etmeyin."
Özgüvenimi konuşturuyordum resmen. Bu odadan çıktığım an bi yerlerime kaçıcak olan özgüvenimi.
"Peki Byun süre zarfın normal bir soruşturmaya verilecek olan zamandan daha geniş olucak merak etme. Sana gerekecek olan özel izinleri çıkartmak için beni ara, insanlara seni bir yerlere alması için saldırma tamam mı?."
Ben saldırgan bir tip değildim ki, sadece kendi halinde iddianamesini düzgün bir şekilde hazırlamaya çalışan bi savcıydım, insanlar bana zorluk çıkartıyordu.
"İlk işim size ulaşmak olucak şef Jung merak etmeyin efendim. İzninizle çıkıyorum."
Şef bu dediğimden sonra uzun süre kafasını yukarı aşağı salladı. Pek inanıyora benzemiyordu.
"Tamam çık bakalım"
Şefı eğilerek selamladıktan sonra odadan çıktım. Bu sefer binadan koşarak çıktım.
Dosyayı açmak için sabırsızlanıyordum, ilk davamı aldığım zamanki heyecanım şuanda da üzerimdeydi.
Koşarak otoparktaki insanların külüstür diye adlandırdığı -benim ise bebeğim dediğim- arabama doğru ilerledim. Kapıyı hızla açtığım için çıkan sesi takmayarak hemen koltuğa yerleştim. Kahverengi dosyayı yandaki koltuğa bırakıp gaza bastım.
Evimin sokağına geldiğim an boş bulunan ilk yere hemen arabayı park ettim. Seul'un sessiz ve kendi halinde olan mahallelerinden birindeydi evim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Is It Really Enemy? ¤ Chanbaek ¤
FanfictionPişmanlık dolu geçmişini herkesten saklayan savcı Byun Baekhyun kariyerinin dönüm noktası olan soruşturma dosyasını alır. Kendini daha iyi hissetmek için her şeyini işine adayan Baekhyun'ın en önemli soruşturması ünlü iş adamı Park Chanyeol'a karşı...