•0.2•

16 0 0
                                    

JONGDAE

Sabah erken kalkmıştım bugün çünkü dün boştum ve bol bol dinlenmiştim. Ayrıca bugün buluşmaya gidecektim ve arkadaşlarımı çok özlemiştim. Junmyeon, Sehun, Baekhyun ve Chanyeol ile beraber olacaktım. Baek ve Chan yanlarında birini daha getireceğini söylediler, adı Minseok'muş. Onu da merak ediyordum. Sonuçta yeni bir arkadaştan ne zarar gelirdi ki. Biraz heyecanlanmıştım aslında yeni biriyle tanışacağım için. Yatakta biraz daha oyalandıktan sonra kalkıp kahvaltı yapmaya gittim. Babam birkaç gündür evde değildi. Bu beni rahatsız etmese de annem üzülüyordu, görebiliyordum. Bazen babamın beni sevmediğini düşünüyordum ancak annem hep ben doğduğumda çok sevindiğini söylerdi. Nedense hiç öyle değilmiş gibi davranıyordu. Bakışlarında benden tiksindiğini gördüğümü düşündüğüm anlar oluyordu. Bunları düşünürken yemeğimi yarılamıştım. Annemle sessiz sessiz kahvaltı ediyorduk. Konuşmaya benim mecalim yoktu o ise zaten sessizliği severdi. Ancak ona bugün arkadaşlarımla buluşacağımı haber vermeliydim.

''Anne ben bugün bizimkilerle dışarıda olacağım. Belki akşam birine geçeriz eve gelemezsem haber veririm. '' dediğimde kafasını salladı.

''Çocuklara selam söyle. Onları da bayağıdır görmüyorum, özledim. '' dedi ve sevimli bir şekilde güldü.

''Tamam anne söylerim hatta bize de çağırırım. '' dedim ben de ona gülümseyerek.

Daha sonra kahvaltım bitince kalktım ve üstümü değiştirmeye gittim. Çok abartılı bir şey giymeyecektim. Üstünde siyah beyaz çizgiler olan kazağımı giydikten sonra altıma da siyah dar pantolonumu giydim. Telefonuma baktıktan sonra şarjı en azından bugünlük bana yeterli olsun diye şarja taktım ve yanından ayrılamadan bizimkilerden mesaj geldi. Her zaman buluştuğumuz o kafede buluşacaktık. Tahmin ettiğim gibiydi. Buluşma saatimize daha olduğu için ben de biraz yazmanın yararlı olacağını düşündüm. Yazdığım şarkıda yazabildiğim kadarını piyanonun başına geçtim ve hem çalıp hem söyledim. Neredeyse bitmişti. Son dokunuşlarını yapmak kalıyordu sadece. Daha sonra bana eşlik edecek birini bulabilirdim.

Biraz daha parçam üzerinde çalıştıktan sonra saate baktım ve buluşma saatinin yaklaştığını gördüm. Özellikle geç bir saate almıştık aslında buluşmayı. Çünkü saat on ikiye geldiğinde yeni uyananlar vardı biz de hepimiz için üçün uygun olduğuna karar verdik. Telefonumu şarjdan çıkarttım daha sonra anahtarımı, cüzdanımı ve diğer gerekli şeyleri de yanıma aldım. Kapıda montumu giyerken anneme de çıktığımı seslenerek haber verdim. Daha sonra güvenliğe inip taksi çağırmalarını istedim. O sırada da telefonumu çıkartıp bizimkilere yola çıkacağımı ve birkaç dakikaya orada olacağımı mesaj attım. Taksiye bindiğimde her zaman gittiğimiz kafenin ismini söyledim. Taksideyken Chanyeol ve Baekhyun'ın oraya ulaştığını öğrendim. Beni davet ettiği gün Chanyeol'da kaldığını söylemişti. Diğer gün gitmesinin uygun olacağını düşündüğünü söylemişti ancak Chanyeol onu bırakmamış, dışarı çıkmışlardı. Eve geldiğinde saat geç olduğu için Chanyeol onun kalmasını istemiş ve bir gece daha onda kalmıştı. İkisinin de birbirlerinden hoşlandığını kör insan bile fark edebilirdi. Ancak ikisi birbirinin imkansızlığına o kadar odaklanmışlardı ki hiç umut yoktu sanki ikisi için. O iki gece de bir şey olduğuna emindim yoksa buraya böyle beraber gelmezlerdi. Ayrıca kötü giden bir şey olsaydı veya daha çok umut kaybetseydi bize söylerdi Baekhyun.

Bunları düşünürken taksi kafeye gelmişti. Taksiciye teşekkür ettikten sonra parasını verip indim. Minseok denen o çocuk ne zaman gelecekti acaba. Bir an önce görmek istiyordum onu. Kafeye girdiğime Chanyeol ve Baekhyun'ı konuşurlarken gördüm. Dikdörtgen bir masaya oturmuşlardı. Masanın koltukları karşılıklı üç kişilikti ve onlar kapıya bakan taraftalardı. Bir anda Chanyeol elini Baekhyun'ın yanağına koyduğunda Baekhyun da yanağını ona daha çok yasladı ve birbirlerine gülümsediler. Gözlerini alamıyordu ikisi de bu nedenle beni fark etmediler. Bir şey olmuştu biliyordum. Gerçekten şu an onlar için çok mutlu olmuştum. Her ne kadar bu anı bölmek istemesem de zorundaydım sanırım.

Notes •XiuChenWhere stories live. Discover now