⚡8⚡

2K 128 11
                                    

Marissa babasıyla ders çalıştıktan sonra babasının ona aldığı kitapları okumaya başladı. 2 kitabı bitirdi gerçekten hızlı okuyan bi insandı. İsterse bütün kitapları o gün içerisinde bitire bilirdi ama ozaman 15 gün boyunca kitapsız kalırdı. Çünkü annesi tarafından kitap sınırı almıştı. Sınır ilk konduğu zamanlar gizli gizli kitap okumaya devam etmişti ama en sonunda yakalanmıştı ve annesi sınırı aşmaması için önlemler almıştı. Babasıyla çalıştıkları birkaç büyüyü ve bilgiyi tekrar ettikten sonra gözleri daha fazla dayanamadı ve uyuya kaldı. Normalde uyumayı hiç istemiyordu bunun elbette bi sebebi vardı. Oda istemezdi tüm gün ortalıkta göz altları mosmor gezmeyi. Bu sebeb yaklaşık 2 yaşından beri gördüğü rüyalar , kabuslardı. Ya çok anlamsız rüyalar görürdü yada kafa karıştırıcı kabuslar. Artık bunlar katlanamıyacağı seviyeye gelince çareyi uyumamakta bulmuştu. Aslında 5 yada 6 yaşlarındayken bu durumu ailesine anlatmıştı ama ailesi rüyaları sadece 1 günlüğüne durdura bilmişti. Onların elinden de birşey gelmiyordu anlıyacağınız.

Bu sırada Hogwarts'ta

Harry uyumamakta kararlıydı çünkü kardeşinin o sokakta yankılanan ağlama sesine daha fazla katlanamıyordu. Artık o rüyalara tahammül edemiyordu. Evet o sokağı bulmuşlardı ama bu onların bek işine yaramamıştı. Hermione'nin ailesi bir süre o sokakta oturmuştu evet ama tarihler uyuşmuyordu bu yüzden bir şey bilmiyorlardı.  Harry bunları düşünürken Hermione verdiği kararın doğru olup olmadığını düşünüyordu çünkü Harry'nin gerçekten bi kardeşi vardı ama vardı dı şimdi nerde ne yapıyo   yaşıyo mu yaşamıyo mu belli değildi.  Yıllar önce  onu o sokakta bi adam bulduysa bu adam neden onun ailesini aramamıştı. Ona ne yapmıştı yada yaşıyorsa Dumbledore onu neden bulmamıştı. Oda olmadı Harry'e bi kardeşi olduğunu niye söylememişti niye! Evet o kız büyük ihtimalle ölmüştü ve Dumbledore Harry' i üzmemek için Harry'e bi kardeşi olduğunu söylememişti. Harry şu anda kardeşinin gerçekte var olup olmadığını bile bilmiyordu ve bence bu en iyisiydi o böyle bilmeliydi. Hermione bunları düşününce zaten olmayan uykusu iyice kaçmıştı. Bu gece ona uyku yok gibi görünüyordu. Yarım saat boyunca boş duvarı seyrettikten sonra ortak salona inip şöminede yanan ateşi seyredip onun sesinde kitap okumaya kara verdi.  Aşağı indi şöminenin önüne oturdu. Kitabını aldı ama bi süre sadece ateşi seyretti. Sonra elinde tuttuğu ama okumadığı kitabı kenara bıraktı. Ateşi seyretmek ve çatırtılarını dinlemek kitap okumaktan daha iyi gelmişti. O sırada Ron tuhaf bi şekilde birden bire uyandı ne yaparsa yapsın bi türlü geri uyuyamadı. Ortak solana inmeye kara verdi. Merdivenleri inerken Hermione' i farketti. Aklından ahh işte herzamanki Hermione kitap okuyo diye düşündü ama Hermione'nin sırtı dönük için olduğu için kitap okumadığını farketmedi. Hermione düşünceler dalmıştı Ron'un çıkardığı sesleri duymamıştı. Ron'un onun kesin kitap okuduğunu düşünmesinin bi sebebide buydu. Hermione öylece düşünürken gözleri dolmuştu ve gözlerinden yaşlar akıyodu ama Hermione farketmemişti. Ron Hermione'nin yanına doğru ilerledi ve kitap okumadığını ağladığını farketti. Hemen yanına oturdu ama Hermione o kadar dalgındı ki bunu bile farketmemişti. Ron yavaşça elini kaldırdı ve Hermione'nin yavaşça yanağında akan yaşı sildi ve aynı zamanda konuştu.

''Ahhh Hermione ne üzdü seni bukadar kabus falanmı gördün ''

Hermione Ron yanana dokununca irkilmişti onu farketmemişti birden dokununca da korkmuştu ama Ron olduğunu görünce rahatlamıştı ve mutlu olmuştu yüzünde istemeden bi gülümseme oluştu. Ağladığınıda o zaman farketti.           

MARİAN  LİLY  POTTERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin