MARİAN LİLY POTTER

⚡28⚡

Marian, üçlünün arkasından karanlık sanatlara karşı savunma sınıfına doğru ilerliyordu. Kahvaltıda çok ucuz yırtmıştı. Tam bişey söyliyeçeği anda Draco, Harry'nin ruh emiçilere olan korkusuyla ilgili dalga geçerek büyük salona girdi 3'lü okadar sinirlenmiştiki bu meseleyi unutmuştu. Karanlık sanatlara karşı savunma sınıfına girince aklına geçen gün yaptığı şey geldi Remus' a aylak demişti, Remus kesinlikle nerden bildiğini soracaktı. Marian içinden derin bi offff çekti. Sanki başında yeterince sorun yoktu bide bu çıkmıştı şimdi. Bütün bunları düşünürken Harry'nin yanındaki yerine çoktan oturmuştu. Hermione ve Ron'da arkalarında oturuyodu. Kısa bi süre sonra Remus'un sınıfa girmesiyle ders başladı. Dersten sonra tamda Marian'ın tahmin ettiği gibi oldu tam 3'lü ile beraber çıkaçağı zaman Remus ona seslendi ve bi konu hakkında konuşmak istediğini söyledi. Marian 3'lüye gitmelerini onlara yetişiçeğini söyledi. 3'lünün gittiğinde emin olunça Remus'un yanına doğru ilerledi.

''Hangi konu hakkında konuşmak istemiştiniz açaba profesör ''

Remus, Marian'ın gözlerinin içine baka baka konuştu.

''Bence benim hagi konu hakkında konuşuçağımı biliyosun Marian ''

Marian başını salladı.

''Evet ve nerden bildiğimi açıklıycam hani demiştim ya rüyalar görüyorum diye ordan biliyorum rüyalarımda seni, babamı , annemi , Harry'i , Peter'ı ve Sirius'u  görüyorum her şeyi biliyorum Sirius hakkındaki sırları bile sizin çok çok yakın arkadaş olduğunuzu da şimdi gide bilirmiyim''

Remus sadece başıyla onayladı. Marian sınıftan çıktı ve 3'lüye yetişmek için koşmaya başladı. Koşarken aniden yere düştü birine çarpmıştı ve elinde tutuğu şeyler yere düşmüştü. Yere düşürdüğü şeyleri toplamaya çalışırken çarpıtıģı kişiden özür diledi. Tam gideçeği sırada kafasını kaldırdı ve çarptığı kişiye baktı. Draco'ya çarpmıştı eğer bi gün önce olsaydı öylece kala kalırdı ama Draco'nun sabahki sözlerinden ve büyük salonda yaptığı şeyden sonra bu imkansızdı. Draco'ya  bakmadan yoluna devam etti. Draco ise onun arkasından öylece baka kaldı. Marian yürürken aklına Draco'nun sabah söyledikleri doluyodu.

'' Ben senin bi melek olduğunu düşünmüştüm ama sen bi şeytanmışsın gelir gelmez ilk tanıştığın kişiyle sevgili oldun ben bütün trende seni ararken ben senin aklına hiç gelmedim ben...Ben seni çok...çok seviyodum ve beni sevdiğini düşünüyodum onu geçtim beni dostun olarak gördüğünü düşünmüştüm ama yanılmışım bi insan dostu ne yaparsa yapsın onu direk silemez sen sadece bemin sana olan dostluğumu kulanmışsın o gün trende iyiki o olay yaşanmışta beni bukadar çabuk silip atıçak biriye o trende çıkma teklifi etmemişim ''

Marian'ın tekrardan gözleri doldu çıkma teklifi ediçekti oda onu seviyodu ve onu çok yaralamıştı ama herşey onun iyiliği içindi zaten gerçekleri öğrendikten sonra Draco onu hiç sevmiyçekti hatta belki ondan nefret ediçekti bunu bilemezdi. Ama bunların hiç biri olmasada ailesi buna asla izin vermezdi. Draco ile o imkansızdı. Marian yavaşça aklından geçeni tekrarladı kimsenin duyamıyçağı bir fısıltıyla

''İmkansız''