Hikayeme kullanılmamış bir isim bulmak için uğraşıyordum o yüzden de bölüm yazamadım kusura bakmayın
Eve geldiğimde annemler kalkmıştı. Bugün annemde farklı bir heyecan vardı çünkü 6 yıldır amerika'da olan abi'm gelecekti bugün.
Annem kahvaltıyı hazırladı ve bende odamdan inip direkt masaya oturdum. Nutellayla başlamak en iyisiydi.
......
Saat 17.42 ve abimin gelmesine daha 2-3 saat vardı ama annem durmadan bir şeyler hazırlıyordu ve artık bu işe sinir olmaya başladım. Üzerime ipince bir ceket alıp doruk'u aradım bi yandan da yolda boş boş yürüyordum.
"Alo noldu eylülama" evet size bunu söylemişmiydim bilmem ama konuşurken ağzımdan tükürük çıkıyormuş bilmem neymiş yalan bir kere.
"Birşey olmadı kalas bey. Sadece birazcık sıkılmıştım ve dedimki neden şuan doruğu arayıp rahatsız etmiyim."
"İyi yapmışsın çünkü bende aşırı sıkılıyorum.
Nerdesin gelem de azcık sıkıntım geçsin."
......
Karşımda duran deniz'e ve yükselen dalgalara bakıyordum. İleriden bir kalas vücutlu biri geliyordu. Ayağa kalkıp her zamanki dana gibi tepişerek ellerimi sallamaya başladım. Ama sanırım hiç bu kadar kızarmamıştım utançtan. Karşıdan gelen doruk değildi ve ben ona o kadar el sallamıştım. Salak gibi afallayıp yerime geri oturdum. Bir kaç saniye sonra hayvan gibi el salladığım kişi gelip yanıma oturdu. Ona bakmamaya çalışırken konuşmaya başladı.
" Boyun kısa diye mi o kadar zıplayarak el salladın." böyün kösö döyö mö ö ködör zöplöyörök öl söllödön.
Birden kıkırdamaya başladı ve sanırım onun o taklidini dışımdan yapmıştım. Allah'ım bir günde rezil olmasam ne olurdu ki.
"Ben tuğra . Tuğra Duman" hmm tuğrat kzmsmdmfnf neyse dur çocuğun eli havada kalmasın.
"Ben de eylül. Eylül Boz." zorla sırıttım ve önüme döndüm. Şu salak kalas nerede kaldı be.
Hemen internet paketimi açıp doruğa mesaj attım.
Dorukalas
Eylül: neredesin doruk aşkım bee.
Dorukalas: yanındaki hödüğün arkasında.
Arkamı döndüğümde sinirle tuğra'ya bakan doruğu görmem ile donakaldım. Neydi bu sinir?
"Dorukaşkım"
"Dorukaşkım?" deyip arkasına bakan tuğra sevinçle doruğun boynuna atlamıştı. Ne yani bunlar tanışıyor muydu?
Bi dakka bi dakka bi dakka DORUK DUMAN.
TUĞRA DUMAN.
Bunlar kardeş mi lo? Ama doruğun tek bir kardeşi var o da 13 yaşındaki beren.
"Si-... Siz nereden tanışıyorsunuz?" diye soruverdim.
" Gel eylül gidiyoruz." diye beni kolundan çekiştirdi doruk.
Tabiki de karşı gelmedim doruğa çünkü o benim kardeşim.
.....
Biraz daha yürüdüğümüzde sahilin diğer ucundaydık resmen ve burası da bir harikaydı.
Dorukla buraya gelesiye kadar hiç konuşmadık ama artık çatlayacağım meraktan.
"Dorukaşkım bana anlatmak istediğin bir şeyler var mı acaba?" dedim masumca
Sustu.
"DORUK" dedim hışımla. Yine sustu.
Elimle çenesinden kibarca kendime çevirdim. Yüzünde garip bi duygu vardı. Hüzün, acı, geçmiş.
"Hadi gülüm anlat bana" dedim sorarcasına.
"Hani ben bi ara eğitim için amerika'ya gitmiştim ya. Orada çok güzel bir kızla tanıştım. Çok güzel iyi acayip sevdiğim biriydi. Ben bilemeden aşık olmuşum sanırım ama ne aşk ben bu kıza bayağı bi baglandım ki. Sonra her neyse biz çıkmaya başladık çok güzel bir ilişkimiz vardı. Hergünümüz beraber geçiyordu taa ki o gelene kadar." o kimdi ve o kız ne kadar güzel olabilirdi ki.
"O?" dedim sorarcasına.
"TUĞRA DUMAN" demesiyle şok oldum.
"Her neyse sonra o iğrenç insan gelip hayatımızı mahvetti. Yine bi gün sinemaya gitmek için onun evine gitmiştim tam yatak odasının önünde kapıyı açmak için hareket ettiğimde içeriden telaşlı sesler gelmeye başladı ama ben şüphelenip içeriye daldım." derken gözünden bir damla yaş düşmüştü.
"Ve o tuğra ile seval'i yatakta gördüm. O an bi çukura düştüm. Birdaha aşık olmam diye düşünürken her zaman karşım da duran o kızı yeni fark ettim. O kıza öyle bir aşık oldum ki onun beni fark etmesi için ölürüm. " oha ne yani dorukaşkım aşık mıydı.
"Emin ol senin gibi birini o kız kaçırmak istemez."
"İnşallah" deyip o kocaman olan kollarını bana sardı. Kokusunu içime çeke çeke kendimi onun kollarına bıraktım.
"Abim gelmiş olmalı eve gitmem lazım dorukaşkım." deyip bu duygusal anı bozdum .
" tamam bitanem gidelim" deyip yürümeye başladık.
......
Eve geldiğimizde annem zorlayıp doruğu yemeğe çağırmıştı. Abim daha gelmemişti ve bizde dorukla odamda oturuyorduk.
"Özledin mi?" deyince sessizlik bozuldu.
"Abimi mi?" deyince kafa salladı.
" evet özledim. Bazen abimin olduğunu unutuyorum ki karşıma siz çıkıyorsunuz yani yokluğunu hissettirmiyorsunuz." deyince nedenini bilmediğim bi şekilde sinirlendi.
"Abi deme lazım olur" deyip odadan çıktı. Neden böyle demişti ki diye düşünürken annemin cırlamasıyla abimin geldiğini anladım ve koşa koşa merdivenleri indim.
"Abbeeğ" diyerek boynuna atladım.
"Gardaşığmm" diyerek karşılık verdi. Salağın kokusunu bile özlemişim beeğ.
.......
Yemeği yiyip abimle hasret giderdikten sonra abim ben ve doruk abimin odasına geçtik. Bol sohbet muhabbet ve abimin yaptıklarından bahsetmiştik. Doruk ve abim eskiden çok çok iyi arkadaşlardı. Abim bizden sadece 1 yaş büyük ve dorukta öyle zaten sadece bir sene geç başlamış okula o yüzden onlar da çok çok iyi anlaşıyorlardı.
Tayfa katliam🔪
Burkineem: looo günaydın.
Emreşşek: günaydın lo
Alpişkom: saat 14.35 ya hani?
Ozişapşal: yia olum ne mal insanlarsınız.
Emreşşek: doruk nerdaaa?
Ozişapşal: hee eylül de yok
Alpişkom: nerda la bunlar
Emreşşek: belki özel işleri vardır rahatsız etmeyek kzmsncndnd
Ozişapşal: hoydaaa
Alpişkom: anaaa bugün berk gelecekti.
Emreşşek: şimdi dorukla konuştuk ve eylül'ün evindelermisn neriman teyze bırakmamış yemeğe kal oğlum falan demiş berk gelmiş bizi de çağırıyorlar hadi toplaşın
Eylül: aynen aynen hadi gelin.
Emreşşek: yoldayız bebeq.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ ŞIK ARASINDA KALMAK
De TodoEylül arkadaşlarının arasında tek kız'dır ve hiç daha önce aşık olmamıştır. Hep herkesi dost olarak görmüştür ama okuluna yeni gelen çocuğa gizliden gizliye duygusallasmaya başlar. En yakın arkadaşları bunu öğrenince onu çok kıskanırlar ve büyük bir...
