Bir

691 42 2
                                    

Yelkovan'nın on ikinin üzerine gelmesine saniyeler kala bakışlarımı küçük pastamda gezdirdim. Adı pek önemli olmayan küçük pastam onu yememem için adeta bana bakıyor gibiydi. Buzdolabından bulduğum bir adet mumu pastaya saplamış ve yakmıştım. Bu sırada yelkovan tam on ikinin üzerinde durmuştu. Burada yapmış olduğum eylem doğum günümü kutlamaktı. Tek başına kutlayınca pek zevkli olmuyordu ya. Küçük alevin mumun üzerinde adeta dans edişini izledim bir süre. Aklımdan geçen tek şey şimdi reşit olduğumdu. Açıkçası şuan bir değişiklik veya gariplik hissetmiyordum. Mumu üfleyip kekin üzerinden aldım ve büyük bir ısırık alıp ağzımda öğütmeye başladım. Annem mesaisi yüzünden geç kalmıştı. Bu yüzden bana küsmememi ve hatasını telafi edeceğini söylüyordu. Ben ise bunun pek önemli olmadığını söylüyordum. Bu incitiyordu ama belli etmemek en iyisiydi. Aslında şu saatlerde gelmesi gerekiyordu. Saat oldukça geciktiği için endişeleniyordum. İstanbul gibi bir yerde geç saatlerde bir kadının dışarıda olması doğru değildi. En azından içimi rahatlatmak adına numarasını tuşlamış ve kekimden lokmalar alıp öğütürken telefonu kulağıma götürmüştüm.

"Nerdesin kız hala?"

"Yoldayım bebeğim geliyorum."

"Saat kaç oldu hala yoksun anne. Endişeleniyorum bak(!)"

"Endişelenme, mahalleye girdim şimdi. Hadi kapatıyorum kuzum."

"Tamam."

Onun kapatmasına fırsat vermeden ben kapatmıştım. Sonrasında internetimi açıp ne var ne yok diye bakmaya başladım. Malum, tek sosyal yaşantım buralarda geçiyordu. İnterneti açmamla birlikte telefonumun ekranına bildirimler geldi. Genelde faturalarla ilgili mesajlar veya saçmasapan mesajlar dışında birşey gelmezdi. Uykulu surat ifademle bildirim panelime göz atmaya başladı. Gündelik yaşantıdan haberler ve dediğim gibi saçma mesajlar dışında bir şey yok diyecektim ama ilgimi çeken bir mesajla karşılaşmıştım.

0537*** ** **: İyiki doğdun gece saçlı kadın.

Gelen mesajla şaşırmadım diyemezdim. Hatta biraz heyecanlanmıştımda. Parmaklarım klavye ekranında geziyor ama yazdığımı geri siliyordum. Aniden çalan kapı ile yerimden sıçrayıp hole koştum ve kapıyı açtım. Annem yorgun bir hal ile içeriye girmişti. Bende ardından kapıyı kapatmış ve salona ilerlemiştik. Kendini koltuğa bırakmış ve derin bir nefes solumuştu.

"Neyseki yarın istirahat edebileceksin." diyerek sessizliği bozdum. Annemin geç saatlere kadar çalışması beni üzüyordu. Başımızda bir babamız olsa hiç böyle olmazdı. En azından kendi kendine doğum günümü kutlamazdım, bu en basit örneğiydi.

"Ben duş alayımda kendime geleyim." diyerek koltuktan yavaşça kalkmış ve banyoya yönelmişti annem. Bende arkasından uyumaya gittiğimi söyleyip odama gitmiştim. Yatağıma girdiğimde soğuktan tüm bedenimi bir titreme kaplamıştı. Sonrasında elime telefonu alıp gizemli numaraya yazmaya başladım.

Mehir: Teşekkür ederim de

Mehir: Kimsin?

Geri bildirimin bu kadar çabuk geleceğini beklemiyordum. Zaten gönderir göndermez mavi tikler olmuştu. Belli ki yazmamı dört gözle bekliyordu.

0537 *** ** **: Doğum gününü kutlayan herhangi biri.

Mehir: Kimmiş herhangi biri?

0537 *** ** **: Bilinmeyen.

Mehir: Uykum var benim uğraşamam seninle.

0537 *** ** **: Doğum gününü kutlayan herkesi böyle terslermisin?

Mehir: Yoo

Mehir: Ben hep tersim.

0537 *** ** **: Bende yakışıklıyım mesela senle çok yakışırız (:

Mehir: Hızınız 4949932838 yavaaaş.

0537 *** ** **: Tamam tamam özür dilerim.

Mehir: Kim olduğunu söyle de uyuyayım hadi.

0537 *** ** **: Herşey olur ama bu olmaz işte.

Mehir: Niye?

0537 *** ** **: Zamana geldiğinde...

Mehir: Sapık mısın be?

0537 *** ** **: Yoo.

Mehir: Nesin öyleyse?

0537 *** ** **: Erkek (:

Konuşmasının sonlarına eklediği şu gülüş ne kadar sinsiydi öyle. Tuhaf bir havası vardı bu bilinmeyen erkekte!

Mehir: Gerçekten boşsun.

0537 *** ** **: Kalbim mi? Evet orası boş ve senin doldurmanı bekliyor...

Mehir: Ben senin saçmaladığını söylemeye çalışıyordum.

Mehir: Herneyse bana yazmayı kes.

0537 *** ** **: Sen niye kesmiyorsun?

Sanırım haklıydı böyle giderse gitmeye devam edecek gibiydi. O yüzden elimi engelle tuşunu aramaya ve basmaya koyulduğu sırada yazmadığımı fark edince bir mesaj göndermişti.

0537 *** ** **: Beeekle, bekleeee!

Mehir: Ne var?

0537 *** ** **: Engelleme beni lütfen.

Mehir: Niyemiş?

0537 *** ** **: Konuşsan ne kaybedersin ki?

Mehir: Ben yatcam.

0537 *** ** **: İyi geceler...

Mehir: Numaramı sil.

Görüldü atıp telefonu başımdan uzağa bıraktım. Nedense bu birazcık ama birazcık hoşuma gitmişti. Çünkü annemden başka değerli olduğumu pek hissettiren insan yoktu. Genellikle tatillerimi odamda geçirir ve kendime zaman ayırarak bitirirdim. Annem bu halimden şikayetçi olsada bu halimden vazgeçemiyordum. Ben bunları kafamda tartıp biçerken bildirim sesi duydum. İster istemez meraklanıp bildirim panelinden mesajı okumaya çalıştım ama yanlışlıkla sohbete girdim.

0537 *** ** **: Birgün sende bana 'iyi geceler' diyeceksin. Ve sen Mehir Fırat sana yazmaktan asla vazgeçmeyeceğim.

***

Devam Edecek...

Bilinmeyen | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin