Çok Kıskançsın!

10.9K 621 250
                                    

16
-
Elindeki kumanda ile kanalları geziyor, yağan yağmura karşılık loş odada sessizce oturuyordu Jimin. Sevgilisi öteki koltukta ona bakıyordu, biliyordu. Ama yanına yaklaştırmıyordu.

"Sana asılıyordu."

"Git işine Jungkook."

"Yemin ederim ki öyle! Tabi sen sana olan bakışlarını görmüyordun!"

"Bana bağırıp durma! Ben mi dedim ona bana bak diye?!"

"Bir de deseydin?!"

"Benim ne suçum var hep bana kızıyorsun!"

"Kızmıyorum!"

"Kızıyorsun! Yetmiyor, bağırıyorsun!"

"BAĞIRMIYORUM!"

Yine başı çatlamaya başlamıştı mavi saçlının. Cidden Jungkook ile tartışmak istemiyordu.

"Ben yatıyorum."

"Güzel! Bende yatıyorum."

Tıpış tıpış sevgilisinin arkasından gelecekken, mavi saçlı hışımla ona dönmüştü. Bu bakışı biliyordu Jungkook.

"Kanepe çok rahatsız!"

"Rahat etmeye bak."

"Benim ne suçum var ya? Sırf seni kıskandım diye sevgilini kanepede mahkum mu ediyorsun? Çok triplisin Jimin!"

"Ben mi tripliyim? Sende çok kıskançsın!"

"Seven insan kıskanır. Ama sen tam bir soğuk nevalesin! Biriyle gidip sevişsem ruhun duymayacak!"

"Düzgün konuş!"

"Sana açık ara sulanan insanları dövüyorum diye, bana laf yapıyorsun! Bu kadar ilgi hoşuna gidiyorsa neden bir geneleve gidip çalışmıyorsun?!"

Jimin son cümleden sonra yandaki biblo arabayı alıp Jungkook'a fırlatmıştı. Metal araba kaşını yarmış ve acıyla inlemesine sebep olmuştu.

"Madem geneleve ait olduğumu düşünüyorsun, bu durumda sen nesin Jungkook, huh? Sürtük avcısı mı? İğrenç herifin tekisin! Neler çektiğimi bildiğin ve bu konudaki hassaslığıma aşina olmana rağmen bana bu konuda yorum yapıyorsun! Al beş kuruşluk sevgin senin olsun! SİKTİR GİT BU EVDEN!"

Hızlıca odalarına çıkıp kapıyı çarpmıştı. Kilitlememişti. Sabaha onun kollarında uyanmak istiyordu, geleceğini biliyordu. Ama şimdi gidecekti.

Çok geçmeden de demir kapının kapanma sesi yankılandı stüdyo evde. Jimin ise kollarını etrafına sardı. Yine onu üzen sevgilisi için ağlayacaktı.

Pourri°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin