~~~~
Her insan, aşık olduğunda, kendine bir kiralık katil tutmuş olur.
~~~~
ZEYNEP' DEN
" oğlum artık bu ilişkiye adını koyun. bir süredir de görüşüyormuşsunuz zaten. çok sevdim zeynepi gelinim olmasını çok isterim, ben ve mine evlenmenizi çok isteriz" dedi asya hanim
sinan ve ben birbirimize bakarak " evlenmek mi?"
~~~~~~
arabadan indim, bu gösterişli köşk hem hayran bıraktı hem ürküttü beni. sinan elini uzattı, rol gereği tutmam gerekiyordu bende tuttum elinden. ve bu büyük evin kapısını çaldık.
kapıyı hizmetçi açtı, " hoşgeldiniz sinan bey, hoşgeldiniz zeynep hanım " dedi
hizmetçiye kadar ismimi bilmeyen yok, peki ben niye kimseyi tanımıyorum.
kapıdan girdik, çok büyük bir salonu vardı, hani masallarda olur ya çikolatalı ev onun gibiydi bu evde rengarenk, ama renkler öyle uyumlu ki, göz yormuyor insanı heyrete düşürüyorbiraz daha ilerledikten sonra, karşıda mine, eşi ve yasli kapalı bir kadın vardı. bu kadın annesi galiba. Annesinin adı asiye imiş, kapalı, mavi gözlü, sarışın, uzun boylu bir hanımdı, tam bir soylu havası vardı. zarif ve naif birine benziyordu.
mine koşarak sarıldı bana " Hoşgeldin zeynepciğim, geçen sefer sohbet edememiştik inşallah bugün doyasıya sohbet ederiz olur mu? dedi
" tabi, olur" dedim
mine koluma girip, asiye hanımın yanına götürdü beni " bak anne bahsettiğim kadar varmış demi, ne kadar tatlı biri" dedi
kardeşini Sevmesem de mineye içim ısınmıştı, iyi ve sıcak biriydi sinanın tam tersiydi. asiye hanım " Hoşgeldin kızım, çok memnun oldum. sinanın görüştüğü biri olmasına çok sevinmiştim, senin gibi biriyle görüştüğü için çok daha mutlu oldum dedi" ve sarıldı
neden bu kadar şaşırıyorlardı ki, sinan hayatı boyunca hiç sevgili yapmamış mı. hiç kimseyle görüşmemiş mi? aklım karıştı birden. sinan yanıma gelerek
" Eee asiye hanım ben sözümü tuttum, sıra sende doktora gidiyoruz yarın ona göre"dedi
mine gülerek yanıma geldi" Annem doktora gitmek istemiyordu, görüştüğün kızı getirirsen giderim demişti de onu diyor sinan " dedi
hafifçe güldüm, masaya oturduk. hem yemek yiyip hem sohbet ediyorduk
mine birden " yaaa siz nasıl tanıştınız, çok merak ettim" dedibenim ağzım da lokma vardı bir anda öksürmeye başladım, sinan hemen suyu uzattı, bir kaç yudum içtikten sonra mineye bakarak
" sinan anlatsın, çok güzel bir karşılaşmaydı çünkü" dedim
sinana baktim, ağzını peçeteye sildi" çok güzel bir karşılaşmaydı gerçekten, aklımdan çıkmıyor, amaaa zeynep çok güzel anlatır o anlatsın " dedi
bak bak benim silahımla beni vuracak, bunu sen istedin Sinan sarhanoğlu, çok güzel bir karşılaşma anlatacağım şimdi nefesini tut ve dinle :):):)
" peki ben anlatayım" dedim , herkes pür dikkat beni dinlemeye başladılar
" ben bir kafede oturuyordum, biraz zaman geçti hemen yan masa da bir adam beni izliyor, gözümü çevirip baktım sinan . o da utandı çevirdi hemen gözünü. sürekli geldiğim bir yer olduğu için çalışanlar da ismimi falan bilir. sinan gidip sormuş hemen benim ismimi, çalıştığım yeri falan hepsini öğrenmiş, daha sonra haftalar mı desem aylarca mı desem bana çiçekler gönderip durdu ve bir de notlar yazılıydı tabi aşkını itiraf ediyordu hepsinde de se...."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARİM OLASIN
Spiritualateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında; sevdalanmış onun deli dalgalarına. hırçın hırçın kayalara vuruşuna, yüreğindeki duruluğa... ...demiş ki suya: gel sevdalım ol, hayatıma anlam veren mucizem ol... su dayanamamış ateşin gözlerinde...