~~~
Aşk, imkansız olan bir çok şeyi mümkün kılar.
~~~
ZEYNEP'DEN
gözlerimi açtığım da hemen yanı başım da ki koltuk da kafasını davara dayararak uyumuş bir adam vardı. bu adam da kimdi, ben niye burdayım, kolumdaki serum da ne. Allahim ne oldu bana.
yataktan kalkmak istedim ama göğsüm o kadar çok acıdı ki hareket dahi edemedim, acı bir şekilde inledim. yanımda ki adam bunu duymuş olmalı ki, başını duvardan çekerek uykulu gözlerini bana kilitledi
" Sonun da uyandın, Zeynep kaya"
SİNAN'DAN
bu adamı ölesiye dövmeleri için adamlarıma talimat vermiştim. terasa çıktık adamlarım adamı dövmeye başladılar, adamın her bir çığlığı benim kalbimdeki vicdan azabını gidermiyordu. bu yüzden acı çektikçe daha mutlu oluyordum
adamın silah çekeceğini düşünmemiştim , korkardi benden ,öleceğini bildiği için cesaretlendi galiba . beni vuracakmış Sinan sarhanoğlunu .
ben babamın intikamını almadan gitmeyeceğim bu dünyadan. herkes bunun bedelini ödeyecek bende dahil...adam gözlerimin içine bakarak silahı doğrulttu, o sırada ömer atıldı silahı almak istedi. bende o an arkamı döndüm ve koyu kahverengi gözlü beyaz tenli hoş görünümlü bir kızla göz göze geldik ve o an silah patladı
kız gözlerimin önünde yere serildi, üstündeki bembeyaz elbisenin her yeri kan olmuştu, kız o kadar kötü görünüyordu ki, şaşkınlığımı üstümden atamadım ve kaç dakika bilmiyorum olduğum yerde dikili kaldım
ömer koşarak " abi kız vuruldu, abii" diyerek kızın yanına koştu. şaşkınlığı üstümden atarak ömere doğru koştum
" ömer şirketteki herkesi bir odaya topla, kızı burdan götüreceğim
alt kattaki revire götüreceğim kimse görmesin . hemen ömer bizim mehmet doktoru da çağır "sen kimsin, neden burdasin, aklımda deli deli sorular, ya ölürse kollarımda cansız gibi yatıyordu, aralıklı olarak nefes alışverişlerini hissedebiliyordum yaşıyordu
ömer telaşlı bir şekilde indikten yaklaşık 10 dk sonra yanıma geldi,
" Tamam abi kimse yok sen aşağı in, birazdan polisler burda olur, sen kızı götür ben burdaki adamla polisleri hallederim" dedi
" mehmet hocayı çağırdın mı?"
" çağırdım abi birazdan burada olur"
" murat, murata da haber ver , o da gelsin hemen"
" tamam abi"
murat benim ablamın eşi, yani Eniştem. abi gibi abidir, o bana yol gösterir
hemen kızı aşağı merdivenlerden inerek alt kattaki revire götürdüm
kız o kadar kan kaybetmişti ki, beyaz elbisesi kırmızıya dönmüştümehmet doktor koşarak geldi." Sinan ne oldu, kötü bir durum mu var"
ah be mehmet amca kötü bir durum olmasa seni buraya kadar çağırır mıyız? çok eski aile dostumuzdur babamın en iyi arkadaşı, bana kesinlikle yardim edeceğini bildigim için onu çağırmıştım
sedyenin üstünde yatan kızı göstererek" çok kötü şeyler oldu mehmet amca" dedim. o da hemen sedyede yatan kıza koşarak
" ne oldu bu kıza, çok kan kaybetmiş sinan. biraz daha bu durumda olursa ölür bu kız"
" mehmet amca kurtar bu kızı, ne yapmamız gerek söyle ne gerekse herşeyi getiririm"
" oğlum sen delirdin mi, bu kızı burda ameliyat yapamam, çok riskli hemen bir hastaneye götürmemiz lazim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARİM OLASIN
Spiritualateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında; sevdalanmış onun deli dalgalarına. hırçın hırçın kayalara vuruşuna, yüreğindeki duruluğa... ...demiş ki suya: gel sevdalım ol, hayatıma anlam veren mucizem ol... su dayanamamış ateşin gözlerinde...