Yazma Becerilerinizi Geliştirin Serisi | Tema ve İç Dünya

1.1K 75 14
                                    

Hava kavurucu derecede sıcak bugün. Rüzgarın esmeye mecali kalmamış, güneş tam tepede takılıyor. Şansınıza, önünüzde birbirine eş iki havuz var. Aynı boyda, aynı genişlikte. İkisi de çok havalı ve çekici gözüküyor. Yaklaştığınızda ise birinin çocuk havuzu kadar sığ olduğunu görüyorsunuz. Diğerinin ise derinliğini dahi algılayamıyorsunuz, kenarında bekleyip ayağınızı sokup sokmamak hakkında karar vermeye çalışıyorsunuz. Bu, bu kadar derin bir suda ne kadar güvenli olabilir ki?

O yüzden sığ olana giriyorsunuz, bir süreliğine iyi geliyor fakat sonra yeterince serinleyemediğinizi fark ediyorsunuz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

O yüzden sığ olana giriyorsunuz, bir süreliğine iyi geliyor fakat sonra yeterince serinleyemediğinizi fark ediyorsunuz. Ayak bileklerinizi ancak geçiyor su, yani kendinizi daldırmanızın imkanı yok. En mantıklı çözüm olarak boynunuza ve omuzlarınıza su sıçratmayı deniyorsunuz. Lakin güneş böyleyken bu sizi rahatlatmak yerine kazanda yavaş yavaş haşlanıyormuşsunuz hissi veriyor. Göz ucuyla derin havuza bakıyorsunuz, hâlâ dibini görmekte zorlanıyorsunuz. Ya derinlerde sevmeyeceğiniz bir şey çıkarsa ya derinlerdeki şey sizi sevmezse?

Güneş tepede durmaya devam ederken serinlemek için tek şansınızın bu olduğunu farkedip ayağınızı birkaç santim daldırıyorsunuz. Yüzeyi de diğer su kadar ılık. Bir şans vermek için ayağınızı biraz daha daldırıyorsunuz. İşte, yüzeyin altında su serin. Hatta cildinize değen sıcak havaya oranla soğuk bile sayılabilir.

Gözlerinizi kapatıp soğuk suyun hissine bırakıyorsunuz kendinizi. Derinlerde bir şeyler olabilir ama şu an tek ihtiyacınız olan bu soğuk su. Gülümsüyorsunuz ve suda giderek daha çok batıyorsunuz.

Sevgili yazarlar, bu işte bir okuyucunun her gün yaşadığı bir olay. Hatta genellikle daha kötülerini bile yaşıyorlar.

Okuyacakları bir sonraki kitaba karar verme aşamasında suyun derinliğini bilmiyorlar ve onları nelerin beklediğinden habersizler. Kapak yardımcı olmuyor, açıklama zaten havuzun ne kadar güzel olduğunu anlatmak için var. En önemli sorunun cevabını bilmiyorlar. Su sadece parmak uçlarını mı ıslatacak yoksa bombalama atlayabilecekler mi? Hep hatırlayacakları bir hikaye olacak mı?

Yanlış anlamayın, sığ sular da güzeldir. Bazen okuyucunun dalmaya hâli olmayabilir. Böyle durumlarda sığ sularda efor sarf etmeden rahatça ve hızlıca eğlenebilirler. Bu yüzden bir sürü aksiyon ve komedi filmi var, bazen sadece öylece oturup bir şeylerin keyfini çıkarmak isteriz.

Ama hepimizin bir arzusu var. Bir şeylerden anlam çıkarmak, saklı anlamı bulmak. Sığ suda bile derinliği aramak, daha fazla serinlemeye uğraşmak bu arzumuzun bir göstergesi. Hatta bu arzu için komedi veya aksiyon filmlerinde mantık bile aramaya kalkabiliriz. Yani belki bir ara çoğumuz robotlara dönüşen arabaların da bir anlamı olduğunu aramaya çalışmış olabiliriz.

Peki, okuyucularınızı gezegendeki en mutlu hayranlar yapmak mı istiyorsunuz? Peki ya onlara her seferinde derinlerde başka yeni şeyler bulabilecekleri bir hikaye vermek istiyorsanız? Bunları yapmak için öncelikle hikayenizin iç dünyasını açmalısınız.

Yazma İpuçlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin