Magic Shop/Rosekook

0.9

Namjoon: Bu ses de ne?

Zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım ve Momo eve gelmişti!Bir an önce bir şeyler yapmam gerekiyordu.

-Ne sesi?

Hoseok: Duymamış olamazsın içeriden ses geldi.

-Ha o mu?Şey ben bakarım siz bekleyin.

Jin: Biz varken sen mi bakacaksın?

-Ya siz şey etmeyin ben şey ede-

Jungkook: Bu kadar panik yapma Rose. Ben bakarım siz bekleyin.

Ben daha bir şey diyemeden Jungkook masadan kalkmış yukarı çıkıyordu.İşim şimdi kesin olarak bitmişti.

-Jungkook dur beni bekle!

Ben de peşinden hemen yukarı çıktım.Yukarı çıktığımda Jungkook odamın kapısında bekliyordu.Kesin Momo'yu görmüştü ve şu an şoktaydı.

-Jungkook iyi misin?

jungkook: Sence?

-Ben özür dilerim.

Yavaşça yanına gidip omzuna dokundum.

-Sana söyle-

Jungkook: Ah Rose sen delirdin mi kedin olduğunu söylemediğin için sana neden kızayım?

Jungkook'un kedi demesiyle başımı odanın içine uzattığımda yatağımın üzerinde yatan kediyi görmem bir oldu.Tabi ya kedi!

-Ha evet kedi ya kedim var benim.Siz böyle büyük tepki şey edince ben kediyi unuttum.

Jungkook: Çok tatlı kedin bu arada odan da güzelmiş.

-Hı hı öyledir yani şey teşekkür ederim.

Jungkook yüzünü tamamıyla bana döndürünce gerileyip duvara yapışmıştım.

jungkook: Neden bu kadar panik yaptın Rose? Yoksa görmemizi istemediğin bir şey mi var?

İç ses* bu oğlan sana neden bu kadar yakın ve ayrıca kesin senden şüpheleniyor Rose. Ayrıca senden hoşlanıyor bile olabilir.Sen zaten ondan hoşlanıyorsun bence siz evlenin zaten yakışıklı da mis gibi yaşarsınız.Hatta sen ilk adımı at yapış çocuğun dudaklarına bence o da karşılık verecek.Hadi.Hadisene be!

-Ay bir sus!Delirteceksin beni ya lütfen sus!

Bir anda alevlenmiştim ama alevlendiğim kişi Jungkook değil resmen iç sesimdi!Jungkook da bana çipil çipil bakıyordu.

-Yani şey ben sana bağırmadım özür dilerim yani bilmi-

Jungkook: Sen iyi değilsin Rose. Pot kırmaya devam ediyorsun.

-Ne potu hayır bir şey saklamıyorum sadece siz böyle büyük tepki verince ben de korktum acaba yanlış bir şey mi şey oldu diye hem ben sana bağırmadım ki!Neden üzerime geliyorsun?

jungkook: Kime bağırdın o zaman?

-Şey şeye bağırdım iç sesime.

jungkook: İç sesine mi?(kıkırdar)Ne dedi bu iç sesinde bu kadar sinirlendin?

-Ya boş boş konuştu beni sinir etti boş ver.

Jungkook: (gözlerini kısarak) fesat anlamalı mıyım?

Gözlerim kendiliğinden kocaman açılmıştı.Bu oğlan kesin benim zihnimi okuyabiliyordu.

-Saçmalama hem sen şimdi bırak iç sesimi bir şey saklamadığıma inandın mı?

jungkook: Sayılır güzelim.Lütfen artık aşağı ine-

Jimin: Nerede kaldınız oğlum yukarıda ne yapıyorsunuz? Aklımıza başka şeyler geliyor!

Jungkook: Bizimkiler saçmalamaya başlamadan inelim.

- Peki.