Sarı Civciv

32 7 35
                                    

Zaman su misali avuçlarından kayıp giderken gözleri buğulu bir şekilde parmaklarının arasındaki fotoğrafa baktı . Ne de mutluydu o zamanlar . Anne ve babasıyla beraber bir sokak gezisinde çekildikleri fotoğraf . Elinde kağıt helva,  dudaklarında ağız dolusu kahkaha varken anne ve babası da gülümsemişti kameraya . Fotoğrafı kalbinin üstüne bastırdı . Gözlerinden bir damla yaş daha firar edip kurtulurken , kafasını geriye doğru attı Kerem .   Sanki beyni ona oyun oynuyordu . Dedesinin neden ailesinden kalan tek hatırayı ellerinden çaldığına bir anlam veremezken içinde sadece kin vardı . Nefret vardı . Daha adını bile bu gün öğrendiği kıza karşı beslediği büyük nefret . Ne pahasına olursa olsun vosvosu ona bırakmayacaktı . Asla.

Düşüncelerinden sıyrılmasına neden olan çalan kapısı oldu . Derin bir nefes alıp  "Gel"  dediğinde içeri giren evdeki çalışandan başkası değildi .

" Efendim Ekrem Bey sizi odasında bekliyor" Kerem içinden onlarca küfür savurmuş olsa da kafasını olumlu anlamda sallayarak oturduğu yataktan kalktı . Elindeki fotoğrafı komidinin üzerine bırakırken fısıldadı" Size söz veriyorum   bu burada bitmeyecek "

Tutku Sarıhan
  Bir elimdeki anahtara bir karşımda duran arabaya bakıyordum . İçimde tarifi imkansız bir duygu varken ellerimle dokunmak istedim ona. Güzelliği gözlerimi kamaştırıyordu . Ama ona sadece araba demek hakaret olurdu . O yüzden ben ona Sarı Civciv demek istiyordum . O benim sarı civcivimdi. Yıllardır böyle bir arabanın hayalini kurmuştum . Babam hep okulumu bitirdiğim zaman alacağına dair söz vermişti . Ta ki o akşam Ekrem Bey bizi evine yemeğe davet ettiğinde açık olan depoda ona gözlerim kayana dek. Sarı bir vosvos. Onu gördüğüm anda kalbim teklemişti . Ekrem Bey de dikkatlice baktığımı fark ettiğinde gülümsemişti " Çok beğendin galiba küçük hanım "Bir şey  dememiştim ama demek ki babamın dikkatini çekmişti bakışlarım . Ekrem Beye güzel bir teklifte bulunmuş ve bu sarı civcivi benim için satın almıştı . Ona minnettardım .  Kafamı iki yana sallayarak bu düşüncelerden sıyrıldım ve çantamdan telefonumu çıkartıp güzeller güzeli arkadaşım Ebru 'yu aradım .  Telefon üçüncü çalışta açılırken karşı taraftan Ebru'nun o çocuksu sesi duyuldu .

" Efendim minnoşum " Gülümsemeden edemedim . Ebru benim için kız kardeşimden farksızdı . Aynı üniversite okumuştuk. Onu hem çok seviyor hem çok güveniyordum . Yıllardır vosvos dolu hayallerimle her ne kadar onu bıktırmış olsam da o hep benim destekçim oldu . Aynı onun gibi şirin olmaya çalışarak konuştum " Ebru neler oldu tahmin et "

" Neler oldu anlat hemen . Yoksa hayatının aşkını mı buldun " dedi kıkırdayarak . Gülümsedim . Binevi haklıydı . Sarı civcivde hayatımın aşkı sayılırdı .

" Evet Ebru inanamayacaksın ama onu buldum" Sonra Ebru'nun konuşmasına fırsat vermeden " Evdemisin ? " dedim" Evdeyim evdeyim gel " dedi heyecanla . Kıkırdadım. " Tamam yarım saate ordayım "

 " Tamam yarım saate ordayım "

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 04, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Geçmişin İzleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin