1.BÖLÜM

30K 1.1K 175
                                    

Evettt sonunda büyük bir özenle yazdığım ikinci kitabımla karşınızdayım!
İlk kitabım olan Tuzak'ın final bölümünde dediğim gibi benim için bir son değil yeni bir başlangıçtı.
Ve şimdi o başlangıcın ikinci kitabı olan "Aşkın Gölgesinde" ile karşınızdayım😊
Her sayfasını büyük bir heyecanla yazdım,umarım siz de aynı heyecanla okursunuz.
Destek ve yorumlarınızı bekliyorum🤗
Keyifli okumalar.



BÖLÜM 1



Isabel karanlıkta saklanmış, duvar kenarında şehvetle sevişen çifte bakıyordu. Kalbinde on yedi yaşından beri hissettiği o acıyla kafasını çevirdi ve merdivenlerden indi.


Aşık olduğu adam her gece olduğu gibi kollarında başka başka kadınlarla odasına çıkıyordu ve o sadece gölgelerin arasından onun başka kadınlara dokunuşlarını seyrediyordu.


Elinden başka ne gelebilirdi ki? O imkansızdı, o Cambridge Dükü Alexsander Atkis'ti. Kendisi ise onun evinde çalışan bir hizmetçi.


Isabel Alexsander'a, henüz yedi yaşında bir duvar kenarında ağlarken aşık olmuştu.


Isabel tekrar o ana döndü. Yedi yaşındaydı ve Greta'nın yanından hiç ayrılmayan çekingen bir kızdı.


Greta içerideki masayı akşam yemeğine hazırlamak için koşturuyordu. Isabel'de ona yardımcı olmak için mutfak masasının üzerinde duran ve kendi boyundan büyük olan tabakları zar zor alıp içeri götürmeye çalışırken tabakların ağırlığına daha fazla dayanamamış hepsini elinden düşürmüştü.


Salondaki büyük gürültüyle dük ve düşes ona bakmış sonra da düşes ona kızmıştı. Isabel masada oturan henüz on iki yaşındaki Alexsander'a bir bakış atıp korkuyla salondan koşarak kaçıp mutfağın bahçeye açılan kapısından dışarı çıkmış, bir duvar kenarında hüngür hüngür ağlamıştı.


Dakikalar sonra ise masada oturan çocuk yanına gelip onun yanına çömelmiş hemen önlerinde duran bir kır çiçeğini koparıp ona uzatırken "Böyle şeyler olur ufaklık kafana takma, hem o tabaklar benim bile kaldıramayacağım kadar büyüklerdi" demişti hınzır bir gülümsemeyle. İşte Isabel o gülüşü gördüğü günden beri ona aşıktı ve hepte öyle kalacaktı... O günkü çiçeği hala sakladığı gibi onun aşkını da hep içinde öyle saklamıştı.


Alexsander, Isabel on iki yaşındayken on sekizine çoktan ayak basmış genç bir delikanlı olmuştu.Aynı evin içinde yaşamalarına rağmen Alexsander Isabel'in varlığını çoktan unutmuştu.


O artık bir düktü. Babası ölünce dükalık unvanı ona geçmişti ve o zamandan sonra uslanmaz bir çapkına dönüşmüştü.


Alexsander'ın dükalık unvanını almasının ardından sekiz yıl geçmesine rağmen pek bir şey değişmemişti. Sadece Alexsander daha da çapkın ve kadınlar için şeytani derecede tehlikeli ve onlara her türlü günahı işletecek kadar yakışıklı olmuştu. Isabel'in içindeki aşk ise aradan geçen yıllara rağmen daha da büyümüştü.


Isabel Alexsander'ı başka bir kadınla ilk gördüğünde henüz on yedi yaşındaydı, o günkü acıyı ve burukluğu hala içinde hissediyordu.


O günden sonra Alexsander her gece eve, kollarında başka kadınlarla gelmeye başlamıştı ve Isabel'in sessiz aşkı içinde ona işkence eden bir canavara dönüşmüştü.


***


Isabel kutu kadar olan odasına geldiğinde kapıyı yavaşça kapatıp kendini yatağın üzerine attı ve on yedi yaşından beri akıttığı sessiz gözyaşlarının arasından uykuya daldı.

AŞKIN GÖLGESİNDE (GÖLGE SERİSİ 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin