DRAMİONE 🖤

Bölüm 1:Safkan

...Bu o muydu?Yıllardır bana bulanık muamelesi yapan,işlerimize engel koymaktan başka bir işe yaramayan,bize hep gri-mavi gözleriyle soğuk soğuk bakan Draco Malfoy muydu bu? B-ben onu ilk kez böyle görüyordum.Sesi yükseldi camlar bile kırılabilirdi.Onu ağlarken göreceğim aklımın ucundan bile geçmezdi hele ona acıyacağım hiç geçmezdi.Gözlerinden düşen yaşları gördükçe ağlayasım geliyordu.Oh hayır bu his,bu his kötüydü.Beni görmemesi için biraz daha gizledim kendimi.Az önce büyük salonda bana hakaretler saydırmışken şimdi neden ağlıyordu?Düşüncelerim onun sesiyle bölündü:" Aptalsın aptal senden nefret ediyorum.Yıllardır beni safkan safkan diye boğdun duygularımı önemsemedin şimdi de-" lafını bitirmeden tekrar ağlamaya,haykırmaya başladı.

Sabahın köründe-bana göre sabahım körü size göre öğlen- çalan alarmımı zar zor kapattım bu 10.kez falan çalışıydı.Tam tekrar uykuya dalacaktım ki bugünün o gün olduğunu hatırladım olamaz geç kalacaktım.Bu Hogwarst'taki 8.senemdi ve tarihler erkene çekilmişti(ya çok berbat bi cümle kabul siz anladınız ).Hemen hızlıca kalkıp üstümü ve saçlarımı büyü ile düzelttim.Ağzıma bir kaç kurabiye attım tabi cebimede ve hemen trene yani Hogwarst Expressine koştum.Neden büyüyle gitmedim ki!?Ah neyse şimdi bu ince bacakları son hız kullanmam gerekiyordu.Nihayet trene yetiştiğimde heryerin tıklım tıklım olduğunu gördüm.Bizimkileri bile bulamıyordum.Boş gördüğüm bir yere direkt daldım.Dalmaz olaydım.Bana sertçe ve iğrençce bakan bu gri-mavi gözlerle izlenmek hiç güzel bir his değildi.Oturdum ve direkt açıklama yapma moduna girdim

"Her yer doluydu ve burası boş göründü-" daha lafımı bitirmemiştim ki Draco -kabaca- lafımı bölerek açıklama yapmak zorunda değilsin dedi.Boş boş baktım bana ilk kez bulanık dememişti.Kapıdan birisi daha girdi bu Pansy Parkinson'du elinde yeşil ve siyah içecekler tutuyordu.Bana baktığında yere baktım.Elindekilerin siyah olanını Draco'ya verdi ve bir açıklama beklercesine -ki haklı olarak- işaret yaptı.

"Boş yer burayı bulmuş" dedi Draco
"Umarım bu bir şaka değildir"dedi Pansy.Bende sinirlice ona baktım ve laf yetiştirmek üzere ağzımı açtığımda yine Draco lafa atladı

"Değil nesi garip?"dedi içeceğinden içerken.

"Haz etmezssin kendisinden"dedi Pansy tüm eminliğiyle.

"Ben çağırmadım ve onunla da konuşmuyorum"Draco bunu dediğinde biraz sinirli söylemişti.

"Henüz" dediğinde Draco içtiği içeceği tükürmemek için çaba sarfetti.Bu beni de şaşırttı neydi bu kız !?

"Ne demek istiyorsun?"

"Biliyorsun"

"Ne demek istiyorsun" diye bu sefer ben sordum

"Seni ilgilendirmez pis bulanık"dedi Pansy kendi safkan olduğu için pek yükseklerdeydi

"Benim hakkımda" dedim

"Sus artık uzatma Pansy ve ikimizin arasında"diye Draco'nun sesini duyduğumda içimde tuhaf bir his hissettim neydi bu?Hâh tiksinti!

"Demiştim"dedi Pansy ve sırıttı.Draco sadece gözlerini devirmekle yetindi.Ardından içeceğinden içmeye devam etti.Tamam burası normal ama asıl tuhaf olan yer benimle konuşmasıydı.

"Sen de ister misin?"

"Ne?"

"Daha kibar olmalısın"

"P-Pardon !? Sana mı soracağım!?"diye sesimi yükselttiğimde Pansy tarafından uyarı aldım

"Şşşt senin gibi bir bulanığa sormuş bir de atarlanıyorsun"dedi.Sanırım haklıydı.Ilk kez pardon ikinci oluyor beninle iğnelemeden konuştu.

"Kırmızısı var mı?"

*

Nihayet gelmiştik..Ah Hogwarts..Özledim seni!Trenden ilk çıkanlardan olma şansını yakaladım!Hemen Gryffindoor Ortak Salonuna girdim.Yatağıma attım kendimi ve ohhh rahatlık.Saçlarım büyük ihtimal kabarmıştı ama umurumda olmadı.Hemen valizimi yatağımın altına sıkıştırdım ve büyük salona indim.Ah işte Harry,Ginny,Ron,Fred ve Geroge orada.Hatta Luna bile vardı  seviyorum be onları!Koşa koşa hemen  Luna'nın yanında oturdum.Harry ne zaman geldiğimi sordu bende sizinle aynı diye cevap verdim.Bir iki dakika sonra Dumbledore her yıl ki klişe konuşmasını yaptı.Birbirinize destek çıkın bla bla değerinizi bilin bla bla.Bu geleneksel laflardan sonra seçmen sapka faslı başladı.1.siniflardan farklı bizimle aynı yaşta olan yeni iki öğrenci vardı sadece:"Katty ve Kristina".McGonald nazikçe seçmen şapkayı isminin Katty olduğunu anladığım sarı kısa saçlı yeşil gözlü kıza tuttu.Seçmen şapka Harry de olduğu gibi Gryfindoor ve Slytherin arasında kaldı.Sonra birden sesi yükseldi"Slytherin!".Slytherin masasından alkışlama sesleri yükseldi.Kız hemen Draco'nun yanına oturdu.Sonra kardeşi Kristina şapka için oturdu.Seçmen şapka "Slytherin" diye bağırdı temas etmeden.Bu kız kardeşi gibi yeşil gözlü değil mavi gözlüydü saçları Katty'e göre daha koyu sarıydı.Ah işte klişe sarı-mavi

*

Yemek bittiğinde büyük salondan çıktık.Tam Ron ile konuşurken birine çarptım.Bu kişi Katty'di bana laf atacağını-bir slytherin olarak- düşündüm fakat o benden özür diledi.Hatta canımın acıyıp acımadığını sordu.Bu kız bana soğuk gelmişti,yapmacıktı.Sorun yok diyerek onu geçiştirdim.O sırada biri koluma çarptı -cızırtılandım bugün galiba-

"Merlin,yeter bu ne böyle!?"

"Ah kusura bakma Slytherin ortak salonuna geç gitmek istemiyorum"dedi Kristina bu kızıda sevmemiştim

"Yalnız ortak salonların saati yoktur" dememle Katty daha yeni olduklarını ve üstüne gelmemesi gerektiğini söyledi.

"Hey Griyffindoor'lular hemen kaynaşmışsın ama bu sefer izin vermem"diye sesi duyunca kalbim küt küt çarptı.Sanırım korktum.Bu Draco'nun sesiydi.O gri-mavi gözleri sinirle bakıyordu.Kristina'yı kolundan sertçe çekiştirdi ve uzun koridordan uzaklaştı.Katty ise arkalarından koştu

*

Gryffindoor ortak salonuna geldiğimizde kendimi karyolama attım.Bu yeni kızlara kanım ısınmamıştı.Melek yüzlü şeytanlardı.Neden böyle düşünüyorum ki.Gözlerimi kapattım ve uykuya daldım.Rüyamda onu görmüştüm,yine soğuk soğuk bana bakıyordu.Sonra koşmaya başladı ve içimden geçti.Hayır gerçekten geçti.B-ben ruh halindeydim,ölmüş müydüm!?Arkamı dönüp ona baktım o..o babasına asasını doğrultmuştu.Iki soz söyledi:Avada Kedavra! BUM! Uyandım,hem de terler içinde.Yan yatakta yatan Ginny'e baktım.Mışıl mışıl uyuyordu zaten gecenin bir yarısında ne yapabilirdi ki ?Medivenlerden sessiz sessiz indim.Hava almak istiyordum.Istemez olaydım biraz ilerledikten sonra sesler duydum ve isteyerek dinledim .Bu yeni kız Katty'di:

"Hâlâ hatırladığım gibisin"Gecenin  bir saatinde korudarda kimle konuşuyordu ki? Geç olmadan cevap geldi

"İnan değilim,ve benden uzak dur!"Bu Draco'nun sesiydi.Neden sürekli karşıma çıkıyordu

"Neden Draco,sen..ben.. olamaz mıyız?"Ahh bu kıza iyice sinir olmuştum.Ama neden bu beni neden rahatsız etti ki?

"Ben zaten birini seviyorum,ayrıca senden tiksiniyorun Katty tiksiniyorum!Herkesi kandırabilirsin:McGonald'ı Snape'i Harry'i hatta Dumbledore'u bile ama unutma beni kandırmazssın ayrıca bir daha sakın bana dokunma ne cübbeme ne atkıma!"Bu sözleri duyunca biraz daha yaklaştım.Yaklaşmaz olaydım ayağım birbirne dolandı ve tam onların arasına düştüm.Merlinin sakalı daha ne olabilirdiki!?!?

Arkadaar biliyorum kısa oldu ve biraz da tuhaf oldu ama beğenirsenis oylayın lütfen ve yorumlarınızı da sabırsızlıkla okuyacağım.Iyi günler♡

Not:Hogwarts Expressi bu sefer akşam gelmişti kafa karışıklığı olmasın

Her Harry Potter Hikayesinde Merlin vazgeçilmezdir😂