"Ronald Weasley yaptığın yüzünden azkabana gönderileceksin!" Dedi Draco.Bunu söylediğinde içtiğim balkabağı suyunu püskürttüm.Draco hariç herkes kahkaya boğuldu.Onun da kendini zor tuttuğunu görebiliyordum.
"Bir daha sevgilime kötü amaçların doğrultusunda sihir yapma"diye üstten üstten konuştu.Ron'un cevap vermesini beklemeden devam etti. "Bu tırnakların bir milimi dahi kırılırsa nasıl bir facia olur?Bu yeşil ojelere n'olur sen tam bir katilsin"Bunu elini ters yapıp alnına götürerek dramatik hâle getirdi.Yeniden bir kahkaha tufanı koptu.Müzik de değişmişti.Bu sefer hareketli bir şarkı çalmaya başladı.Draco boğazını temizledi ve bana doğru elini uzatarak dans teklifini etti tam kabul ederek elimi tutacaktım ki beni dansa kaldırmadığını anladım.
"Benimle dansa kalkar mısın,Harry?"demesiyle yeniden kahkalar koptu.Ginny asasını ona doğru yöneltti ve "Sevgilime yavşama senin elman var"dedi.Bu deliler hayatımdan hiç çıkmamalıydı..Ginny kıskandığını belli ederek hırladı ve Harry ile dansa kalktı.Ne iyi çiftlerdi onlar...Ama kader onları tekrar bir araya getirirken Pansy ve Ron'u ayırmıştı.Onlar adına üzülüyordum.Pansy'nin ne kadar ağladını tahmin edebiliyorum..Onların ayrılması yüzünden ben de arada kalmıştım.Pansy harika bir dosttu ama Ron ise kardeşimdi.Ben yine hüzünlenirken Draco bir bardak daha ne olduğunu çözmedeğim şeyden istedi ve onu yüzüme fırlattı.
"Kendine gel ayaklı kütüphanem"diyerek de açıklmasını yaptı.Dedikten sonra da kolumdan çekti ve dans edenlerin arasına gittik.Draco beni döndürürken bir an dengemi kaybettim ve düşeyazdım.Draco beni belimden tutarak kurtarmıştı.Yüzü çok yakındı o gri-mavi gözleri kalbimin daha da hızlı çarpmasına sebep oluyordu.Yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum.Bana biraz daha yaklaştı ve gözlerini kapattı.Tam beni öpecekti ki o lanet Ron'un bağırmasıyla bunu kesmek zorunda kaldık.Herkesin toplandığı yere baktığımızda ise Ron bir çocuğu dövüyordu.Asasıyla büyü yapmadığına şükrettim.Mugglelar tarafından ateşle taşlanmak istemiyordum.Zaten balkabağı suyunu da evden getirmiştim.Dikkatli baktığımda kısacık giyinen Pansy'nin Ron'u ayırmaya çalıştığını gördüm.Anlaşılan yerde yatan yakışıklı çocukla dans eden Pansy'i gören Ron sinirlenmişti.Ne ara girdi bilmiyorum ama araya giren Draco'yu görmem çok uzun sürmedi.Sanırım sözsüz bir büyü ile Ron'u sakinleştirdi.Sonra da herkese dağılmasını söyledi ve Ron'u yakasından kaldırarak oturttu.
"Sen problemli misin weasley!?"Draco artık Ron'a kolay kolay böyle seslenmiyordu sinirlenmiş olmalıydı
"Sanane Malfoy niye ayırıyorsun beni!"diye aynı vurguyu yaptı Ron da.
"Senin bu aptalca kıskançlığın yüzünden benim arkadaşım böyle şeyler yaşamak zorunda değil anla bunu ve bu kadar bencil olma!"Bunu gerçekten bağırarak söylemişti.
"Draco arkadaşıma bağıramazsın o zaman senin arkadaşın da bu kadar kısa giyinmeseydi"diye bir suçlamada bulundum.Pansy'i seviyordum ama Ron'u daha çok seviyordum.
"Onlar ayrıldı Hermione giyimine kimse karışmaz isterse mayoyla gezer seni ilgilendirmez"diye de bana gürledi bu sefer.
"Arkadaşımın kavgası da seni ilgilendirmez Malfoy!" Ona uzun zamandan sonra ilk kez soyadıyla hitap ediyordum.Bunu diyince dilimi ısırdım ama iş işten geçmişti.
"Öyle mi Hermione?" Nefesini verdi ve devam etti.
"O zaman senin bu muggle dünyanda beni ilgilendirmez bence ayrılalım unut gitsin"dedi ve Pansy'i kaldırıp uzaklaştı.Pansy de onun arkasından gitti.Yanaklarımın ıslandığını hissediyordum.Nasıl her şey bu kadar basitti ona göre?Pansy uğruna beni mi terketmişti?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
DRAMİONE 🖤
FantasyOysa bizimkisi kışın ortasında açacak bir çiçek gibi imkansız bir aşktı.Ama bizim umudumuz da kardelendi🥀 İyiyim sadece kalbim kırıldı