Bölüm 3:Bütün

424 17 19
                                    

...Draco önümde acıyla inliyordu.Her bağırması kalbime hançer saplıyordu.Ama ben kenarda gizlenmekten başka bir şey yapamıyordum.Hayır korkumdan değil!Çünkü benden gizleneceğime ve ne olursa olsun geriye dönmeyeceğime dair söz istemişti.Ama kalbim buna dayanamıyordu.Gri-mavi gözleriyle bir anlık temas kurduğumuzda gözlerinden akan yaşları görmek beni daha çok üzüyordu.O..o Cricio laneti yiyordu.Bu laneti yapmanın cezası Azkaban'da ölene kadar kalmaktı ama yapanın da buna uğramasını istemiyorum.Y-yapan kişi Ron'du.Bir seçim yapmam gerekiyordu aşık olduğum oğlan mı yoksa kardeşim mi ?Ben kararımı verdim!

Luna'ya döndüğümde ağlamaya başladı.Ne olmuştu!?

"Luna?"Ona daha çok yaklaştım.Gözleri kızardığı için okyanus mavisi gözleri kendini daha çok belli etmişti.

"Yalan söyledi değil mi?"Luna sessizliği seçmişti.Anlaşıldı yalan söyledi o sürtük ve Luna da belli etmeden -ben bile anlayamadım- kabullenmişti.

"Luna lütfen konuş,o sürtüğün sersemlet dediğini duydum o yaptı değil mi asa ile alakası yok?"Luna sustu.

"O sürtük şimdi görür".Hızlıca büyük salona yürüdüm.Tabi bu süre zarfında tüm küfürleri saydım.Nihayet geldiğimde tüm gözler üzerimdeydi.Slytherin masasına doğru öfkeyle yürüdüm.Asamı hışınla Katty'e yönelttim.Tüm Slytherin'ler ağladığı için onun peşine dolmuştu.Draco hariç o yoktu masada.Tüm Slytherin'ler asasını bana yönetti.Tabi beni farkeden Ron ve Harry'de yanıma gelmişti.Arkasından Ginny Fred ve George.

"BANA BAK PİS YILAN"

"ŞŞŞ sen kime atar yapıyorsun(ya türk sahnesi gibi oldu sorry)!?"Bu o iğrenç kardeşi Kriistina'ydı.Yüzüme asasını yöneltti.O anda George de ona kendi asasını doğrulttu.

"Bence konuşma Kristina"dedi Fred.

"ABLAMA ÖYLE DİYEMEZ HEM ABLAM O KIZA SALDIRMADI BİLE"

"HERMİONE'YE DE SEN ASANI DOĞRULTAMASSIN" dedi George yüksek ses tonuyla.Onu uzun zamandır ilk kez bu kadar ciddi görüyordum.

"SEN ÇEKİL Bİ SENİ SÜMÜKLÜ ORANGUTAN"oh be bunu demek için sabırsızlanıyordum hadi laf yetiştir.

"Se-"

"DAWOD!(Uygulanan yeri bir kılıç gibi kesmeye yarayan büyü)".İşte bu büyüyü yapmam ortalığı karıştırdı.McGonnald hemen buraya doğru koştu.Ama o gelene kadar Katty bana doğru baktı ve" Incendio"demiş ve heryerim alev almıştı.McGonald söndürdü ama çoktan gözlerim kapanmış bedenim yeri boylamıştı

*

Her yer bulanıktı. Dört Turuncu,bir siyah ve bir sarı renk görüyordum.Sonra gözlerim kendini zorladı ve etrafı netleştirdi.Gözlerimi açtığımı farkeden Luna bana hemen sarıldı.Weasleyler ve Harry'de aynısını yaptı.Beni sıkmadan nazikçe sarıldılar.Biraz kıpırdayınca bedenimin üstünden bir tır geçmiş gibi hissettim.Bir daha deneyince

"AH"diye istemsizce bağırdım.Sonra hepsi birden ne oldu diye sordu.

"Yok bir şey sadece bedenime 3 kere avada kedavra yapılmış ama 3ünde de dirilmiş gibi hissettim o kadar"diye iğneledim.

"Herm kendime gelmiş gidebiliriz"dedi ve kıkırdadı Harry.Sonra az sayılmayacak kadar soru yönelttim.

"Nerdeyim ben?Ne oldu bana?Ne zamandır buradayım?Neden böyle hissediyorum?"Bunları söylerken nefes nefese kalmıştım.Kendimi zorlamıştım çünkü.

"OW yapma abla"diyen Kristina'nın sesini duydum cevabımı almadan.Ah bu kız beni zombilikte bile rahat bırakmıyordu!!

"1.si hastane kanadındasın,2.si cesaret gösterip benim hesabımı somak adına tüm Slytherinlerin arasına girip onlara asa doğrultuken şu Kristina sana bulaştı sen ona dawod yönelttin sonra Katty'de sana Incendio yaptı ve McGonald ikinizi de kurtardı ama sen maalesef bayıldın,3.sü iki gündür buradasın,4.sü ikinci madde"Luna bunları tek bir nefeste söylemişti.

"Hermione beni savunmana gerek yoktu gerçekten ama sana çok teşekkür ederim hem arkadaşın olarak hem bir Rawenclaw olarak"diye devam etti.

"Bunu kutlamalıyız,Herm uyandı!" Dedi Harry.Ama sevinci Madam Pomfrey'in onları kovmasıyla bölündü.Slytherinliler de kavulmuştu.Sessizlik,seviyorum sessizliği.Ama bunu bile zehir ediyorlar.Kristina konuşmaya başladı.

"Nasıl bir his?"Cevap vermeyeceğim. Cevap vermeyeceğim.Cevap vermeyeceğim.Cevap vermeyeceğim

"Ne nasıl bir his?"

"Draco Malfoy'un sevdiği kız olmak"Gözlerim büyümüştü,kalbimin atışını hisseriyordum.

"S-saçmalama o benim düşmanım,hem benim gibi birini ne yapsın o bir safkan"

"Sen de saf kansın cidden safsın seni sevdiğini anlamadın mı?"

"Bana bak Katty'de yok sana bir büyü daha yollarım yok bir şey dedim o kadar!"

"Katty'i neden kıskanıyorsun?"Bu kız susmuyordu.

"Ben mi o çürümüş brokoliyi mi?Merlin,lütfen ama o tam bir saf yapmacık hâ bir de yalancı".İyleşince hemen ablasına iletirdi bunu ne güzel.O anda gri-mavi gözlerle karşılaştım.Draco tabi bir de sen başla arkadaşına büyü yaptığım için!

"Ah Hermione uyanmışsın!".Kristina'nın yüzüne bile bakmadan söylemişti bunu.Yanıma doğru geldi ve oturdu.

"İzin vermedim otumana"

"İzin istemedim"Ah işte Draco Malfoy buydu.Sürekli inat biri.Ama onun benimle konuşmasını özlemişim.Ama neden?Draco birden saçlarımı okşamaya başladı.

"NE YAP- AH"bağırmaya çalıştığım için canım acımıştı.Bu onu kendine getirtmişti ama yanı başımda duran suyu yüzüme döktü.

"NE YAP- AHH"beni illa bağırttıracaktı!

"Bir daha Slytherin masasına gelmessin hâ Granger?"Tamam bu kesinlikle oydu.Tam cevap verecektim ki Kristina'nın yanına gitti.Onunla biraz konuştu konuşma sonlarına doğru Madam Pomfrey Kristina'nın çıkabileceğini söyledi ve Draco Kristina ile birlikte hastane kanadadından uzaklaştı.

Benimle -iğneleyerek de olsa- konuşması beni sevindirmişti.Eskiden benimle konuşmasını bile istemezken şimdi bana bakmasını,konuşmasını istiyordum ama neden?Madam Pomfrey kağıt keser gibi kesti düşüncelerimi

"Bugün de burada kalacaksın Hermione,iyleştiğinden emin olduğumda seni bırakacağım"

"Peki Madam Pomfrey"dedim ve gitti.Şimdi sadece düşüncelerim ve ben kalmıştık.Kafamı yana çevirdim ve süpürgeyle uçmakta olan bir birinci sınıf öğrencisini gördüm.Bu bana Harry'i hatırlatmıştı Malfoy onu gaza getirmiş ve uçmasını sağlamıştı.Dudaklarım yukarı doğru yön aldı(gülümsedim).Aslında çoğu şey Malfoy yüzünden olmuştu.Nefesimi dışarı verdim ve gözlerimi kapattım.

*
Her yer karanlıktı sonra bir ışık bana doğru yürümeye başladım.Gözlerimi kısmış o ışığa bakıyordum.Yaklaştıkça daha çok parlıyor ve daha çok gözümü kısıyordum.Dibime geldiğinde ışığın şiddeti azaldı.Ama hala kim olduğunu seçemiyordum."Hadi gel Hermione"dedi ışık elini uzattığında onun Draco olduğunu anladım.Gri-mavi gözleri belli bile olmuyordu bu ışıkta.Elinden tuttuğumda bir anda her yer yıkıldı.Uçmaya başladık uzun süre.Beni denizin üstünde uçuruyordu.Denize heyecanla baktım ve ardından Draco'ya.O..o bir anda bir ruh emiciye dönüşmüştü.Elimi bıraktı ve çığlıklar içinde denizin dibine düştüm.Tam o anda nefes nefese uyandım.Bunun bir rüya olduğuna şükrettim.Omzuma değen bir el ile çığlık attım.

"Hermione sakin ol!"B-bu o muydu.Draco neden yanımdaydı? Hemde gecenin bir vaktinde...

"Ne arıyorsun burada?"bunu olabiliğince soğuk söylemeye çalıştım.

"Seni arıyorum Hermione seni.Sen hep benim yanımdasın ama bir o kadar uzaksın.Şu an o kadar acı çekiyorum ki anlayamazsın!S-sen burada yatıyorsun ve canın acıyor benimse canım yok oluyor Hermione yok oluyor.İki gündür nefes alamıyorum Hermione nefes alamıyorum!Seni özledim Hermione bana nefrer kusuşunu,o bilmişliğini her şeyini Hermione her şeyini.Hermione acı çekmene dayanamıyorum"Gözlerim dolmuştu o ise çoktan ağlamaya başlamıştı.Bana daha çok yaklaşmıştı elleri saçlarımı okşuyordu.O kadar yakın olmuştuk ki bir bütün olabilirdik.Hararetlice nefes alışını,kalbinin atışını duyuyordum...

DRAMİONE 🖤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin