Evet şimdi ilk bölümü yazacağım kısa ve ya uzun bilmiyorum çünkü doğaçlama yapacağım, yani aklıma ne gelirse birleştirip yazacağım. Umarım güzel bir bölüm olur :-).
Evet bugün İzmir'den ayrılışımın 3. Günü ve evimi, arkadaşlarımı şimdiden çok özledim. Onlardan ayrı nasıl yaşayacağım hiçbir bilgim yok. Tabi daha önce İstanbul'a gelmiştim ama en fazla bir hafta kalmışımdır. O da babamın yanına tatile geldiğimde. Ama artık temelli burada yaşayacağım. Bilmediğim bir şehir, tanımadığım insanlar. Buraya alışmak, benim için çok zor olacak. Okullar açılmadan burayı biraz tanımak istiyordum. En azından gidip geleceğim yolları öğrenmek. Bunun için hazırlanıp dışarıya çıkmaya karar verdim.
Duş alıp dışarıya çıktım. Hava gerçekten de çok güzeldi. Babam zaten işteydi. Ve eve de geç saatte dönüyordu. Bu yüzden rahattım. İstediğim kadar gezip, tozabilirdim. Şoför beni alıp istediğim yere götürmeyi teklif etmişti ama ben istememiştim. Buraya yani yeni evime gelirken yakınlarda büyük bir AVM görmüştüm. Oraya gitmeye karar verdim ve o tarafa doğru yürüdüm. Yaklaşık on beş dakika sonra Avm ye gelmiştim. Burası acayip büyük bir yerdi. Içeriye girdim ve mağazaları gezmeye başladım. Bir kaç tane kıyafet alıp ilk girdiğim mağazadan çıktım. Bir sonraki mağazam güzel, günlük ve özel günler için hazırlanmış kıyafetler ile dolu olan bir mağazaydı. Bu mağazadan siyah tüllü ve göğüs dekolteli bir elbise aldım. Parasını ödeyip o mağazadan da çıktım. Şuan saat 15.30 ve ben evden çıkalı neredeyse iki saat oluyordu ve ben en son sabah sekiz de kahvaltı yapmıştım. Karnımın acıktığını hissettim ve bir kafeye oturdum. Canım aşırı derecede kumpir çekiyordu, ve kumpir sipariş ettim. Siparişim gelene kadar telefonla uğraştım. Sonunda geldiğinde Yemeğimi yedim ve hesabı ödeyip oradan ayrıldım. Bir kaç mağazaya girip bir şeyler aldıktan sonra da avm den çıktım. Taksiye bindip, evin adresini verdim. Eve gelince taksiciye parasını ödeyip eve girdim. Evimizde hizmetli bir abla vardı ama yinede anahtarla kapıyı açıp içeriye girdim. Eşyalarımı odama çıkardım, üzerimi değiştirip Ayşe ablanın yanına mutfağa gittim. Mutfakta çok iyi derece de bir şeyler yapamasamda yine de idare ederdim işte.
" Nur kızım hoş geldin. Geldiğini duymamışım." dedi Ayşe abla.
Çok genç olmasa da yaşlı da sayılmazdı Ayşe abla. Kırklı yaşlarındaydı.
" Sorun değil Ayşe abla. Benim de canım kurabiye çekmişti de kurabiye yapmaya gelmiştim."
" Sen geç içeriye dinlen kuzum ben yaparım kurabiyeni."
" Olmaz öyle abla. Zaten çok yoruluyorsun bir de kurabiye yaptırmayayım sana." dedim gülümseyerek.
Ayşe abla da gülümsedi ve yemek hazırlamaya devam etti. Bende kurabiye hamurunu hazırladım, hamura şekil verip tepsiye yerleştirdim, en sonunda fırına verip derecesini ayarladım. Gerisini Ayşe abla halledecekti. Babamın gelmesine daha bir saat vardı. Bende bu zamana kadar duş almaya karar verdim ve odama çıkıp, temiz kıyafetlerimi hazırlayıp, yatağın üstüne koydum. Banyoya gidip suyu ayarladım. Küvet dolunca en sevdiğim kokulu sabunu içine atıp dağılmasını izledim. Küveti içine girip iyice yıkandıktan sonra çıktım ve üzerimi giyindim. Çoktan bir saat geçmişti. Hafif saçlarımı kuruladım iki tane balık sırtı örüp, aşağıya indim. Masa kurulmuştu, yemekler hazırdı. Gidip masaya oturdum. Babam yemeğe başladığı için, "Afiyet olsun" diyip yemeğimi yemeğe başladım. Yemeğimi yiyince babamın iznini alıp odama çıktım. Biraz kitap okuyup, müzik dinledikten sonra yatağıma girdim ve uykuya kendimi teslim ettim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Evett ilk bölüm ile karşınızdayım. Nasıl oldu hiç bir fikrim yok. İçime pek sinmedi ama umarım beğenirsiniz. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Bir sonraki bölüme kadar sağlıcakla kalın. Sizleri seviyorum ♡.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİSEDE'Kİ UKALA
Teen FictionYeni şehir, yeni okul, yeni arkadaşlar. Hayatımın sonu mu yoksa başlangıcı mı olacak bu şehir? Ne olacağını, ne yaşayacağımı bilmiyorum. Tek bildiğim burada kalmak istemiyorum.