"Ba-baa!" Bu kısık ve tiz ses tabiki de Esila'dan gelmişti. Ben de dahil olmak üzere herkes ona dönmüştük. Gözlerini açmaya dahi gücü yoktu küçüğümün. Her yerinde kablolar vardı. Babası olucak "Bay Ego" hemen masum Esila'nın başucuna oturdu ve minik elini tuttu.
"Burdayım birtanem." Deyip alnına ufak bir öpücük bıraktı. Acaba kızın annesi nerdeydi diye düşünmeden edemedim.
"Bay Ego" ayağa kalktı ve profesörün yanına yaklaştı. "Kızımın durumu nasıl?" Diye sordu soğuk bir sesle.
Profesör boğazını temizledi. Bu ciddi ortam beni germeye başlamıştı.
"Esila'nın hastalığını tam olarak tespit edemiyoruz. Sonucları kurul toplayıp değerlendireceğiz. Bu alanda uzman meslektaşlarımla görüşeceğim ."
Bay Ego sinirlenmiş gibiydi. Çenesi sinirden kasılmıştı. Ve bir andaaa..
"Bana bak doktor kızımı iyileştir seni önerdiler ayağına kadar geldim. Benim bekleyecek zamanın yok!!"
O kadar hiddetliydiki herkesin gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Pınar nefesini bile tutmuştu. Şuan emin ki başta profesör olmak üzere herkes derin bir nefes vermek istiyordu.
Bir an bana döndü aslında şuan daha iyi farkettim. Saçları karameldi ve gözleri o kadar nefes kesiciydi ki insan olduğu yerde kalıyordu tıpkı şuanki gibi.
'Yaklaşıyorrr !!'
''İç ses defoll ''
Korkmaya başlamıştım az önce kafa tuttuğum adama şuan hiçbir tepki veremiyordum. Gözlerimi ondan kaçırıyordum. Vee olamaz dibime kadar geldii. Kafamı yere eğdim.
''Bu kadar korkmana gerek yok.''
Duyduğum şeye şaşırmıştım. Kafamı kaldırdım. Yine o piçimsi gülüşünü attı. Ve elini cebine atarak kapıya doğru yöneldi. Ve arkasını döndü. Herkes Esila ile ilgileniyordu bir ben bakıyordum kapıya ve o an bana öpücük attı ve gitti.
'Ohaaaaa'
''Oha ki ne oha''
Hemen önüme döndüm. Herkes zaten Esila'nın başındaydı. Benlik bir şey yok gibiydi. Pınara baktım oda bazı raporları inceliyordu. Herkes uğraşıyordu ama ben adını dahi bilmediğim bu adamın hareketi karşısında şaşkındım.
''Selin gel buraya.''
Hemen gelen sese doğru yöneldim. Bu hocamızdı.
''Beni iyi dinle.. Pınarı uyardım seni de uyarıyorum. Tüm odak noktanız artık Esila. Ve özellikle de sen bakıyorumda Mirza Bey ile bir münasebetiniz var. '' dedi otoriter bir sesle.
Yoktu ki öyle bir şey..! Allah'ım yardım et..! Yoksa öpücüğü mü görmüştü?!! Tam bir şey demek için ağzımı açacaktım ki. Profesörün sesiyle herkes ona yöneldi.
''Beni iyi dinleyin. Mirza ERASLAN !!''
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
