Sabah ışık gözüme gelince uyandım ama ben uyumam uyuyamam. Etrafıma baktım hala Phonix teydim ama bu nasıl olur? Edward, Renesme, Cullenlar, Jacob... Olamaz bunların hiçbiri gerçek değil miydi? Ben Forks'a hiç gitmemiş miydim? Rene ye gidip sordum. "ne kadardır uyuyorum? " gerçekten merak etmiştim"birkaç gündür "birkaç gün mü olamaz" peki ya Forks'a ne oldu? "cevabından umutluyum" sen Forks'tan nefret edersin"dedi umutlarım paramparça oldu. Forks'a gitmeliydim. Gözümle görmek istiyordum. "anne ben Forks'a gidicem babamı görmek istiyorum" Kendi gözümle görmeliyim. "kaç günlüğüne gideceksin?"
"bilmiyorum" gerçekten bilmiyordum Edward yoksa ne yapardım?
"orası çok yağmurlu Bella"
"gideceğim, ne zaman gelirim bilmiyorum" bir yandan gitmek istediğime inanması için Rene ile konuşuyor bir yandan da valizimi topluyorum. En sonunda Rene yi ikna etmeyi başardım ve evden çıktım bir an önce Forks'a gitmek istiyordum. Yolculuk beklediğimden uzun sürdü. Zaman geçmiyor durmuştu sanki
Nihayet indim ama sonra Charlie ye haber vermediğimi hatırladım ama o oradaydı polis arabasıyla beraber Rene haber vermiş olmalıydı. Charlie şaşırmıştı. Beni beklemiyordu"seni gördüğüme sevindim tatlım"sadece gitmek istiyordum.
Yola çıktık ama araba lafı geçmedi. Zaten geleceğimi herkese anlatamamıştı Billy ye... Jacob a ve tüm kasabaya. Babama hastane doktorlarının ismini sordum bir sürü isim söyledi ama Doktor Carlisle Cullen demedi. Umudum azalıyordu ama pes etmeyecektim.
