2. Bölüm

77 34 1
                                    

Sesin geldiği zaman bu kadar samimi ve tatlı birini beklemediğim aşikardı. Hayalimde daha sert birisi olarak canlanmıştı okul müdürü. Anneannem ve benimle gerçekten yakından ilgilenmişti. İsmi Burcuydu 40'lı yaşların başlarında olduğunu tahmin ediyordum.

"Hiç merak etme Zeynep ablacım Ömür'ün buraya hızla alışacağından eminim."

Düşüncelerimden ismimin geçmesinden sıyrıldım. Sahi ya okul değiştirdiğim için arkadaşlarımda farklı olacaktı. Umarım onlarla iyi anlaşırım. Yaklaşık 20 dakika daha süren işimizden sonra okulu gezdik ve forma almaya gittik. Okul forması siyah pantalon beyaz tişörttü. Allahtan hırka serbestti birde onun için para harcamak istemiyordum eskilerden giyerdim. Gerçi parayı anneannem verdi fakat ona yük olmak çok da hoşuma gitmemişti.

...

3 gün sonra okul açılacaktı acaba okulda çok güzel kızlar olur muydu? Bu düşünceler kendimi kötü hissetmeme sebep oluyordu ama kendimi tutamıyordum. Diğer kızlar daha özgüvenli dururken benim yürüyüşümden bile özgüvensizlik akıyordu. Önceden söylediğim gibi aşırı kilolu bir insan değildim fakat bacaklarım vücuduma oranla daha kalın duruyordu. Bu küçük bir şey gibi görünsede aslında bazı şeyleri çok etkileyen bir durumdu. Ay ne konuştum hemen diyete girmeliyim. Tabi iç sesimle konuşurken anneannemin yaptığı keki yiyordum.

Su içsem yarıyor kekin etkisini düşünmek istemiyorum.

Anneannemin seslenmesi ile aşağıya indim. Aşağıya indiğimde benim yaşlarımda oldukça sevimli bir kızla karşılaştım. Anneannem beni görünce konuşmaya başladı.

"Ömür gel seni Hazal ile tanıştırayım. Hazal Burcu'nun yiğeni yan apartmanda yaşıyorlar." dedikten sonra bizi yalnız bırakıp mutfağa gitti.

"Merhaba ben Hazal ." dedi ve kocaman bir gülümseme sundu bana

"Merhaba bende Ömür." dedim ve onun bu samimiyetini karşılıksız bırakmamak adına gülümsedim normalde pek yaptığım şey değildi ilk tanıştığım insana yakınlık göstermek.

Yaklaşık bir saattir aralıksız konuşuyorduk. Okul müdürümüzün yiğeni olduğu için benim gideceğim okula gidiyordu. Benimle aynı yaşıttı, galiba aynı sınıfta olacaktık. Babaannesi ve ailesiyle yaşadığını anneannem ile babaannesinin çok samimi olduğundan bahsetti. Çok detaylı olmasada bende ona ailemden ve buraya gelişimden bahsettim. Yarın beraber dışarıya çıkacaktık ne de olsa okula yürüyerek gidecektim etrafı bilmem gerekiyordu.

"Artık gitmeliyim Ömür yarın görüşürüz." dedi Hazal ve kapıya yöneldi

"Peki Hazal görüşürüz." dedim ve vedalaştık

Oturma odasında biraz oyalandıktan sonra anneannemin bana verdiği odaya gittim. Bugün benim  için oldukça zorlu geçmişti. Pijamalarımı giyip yatağa girdim ve pencereden gökyüzünü incelemeye başladım. Dışarıda bir tane bile yıldız yoktu oysa dizilerde ve kitaplarda olan kayan yıldızlarla dilek dileyerek hayallerini süslerdi insanlar. Bazılarımızında dilek hakkı bile yoktu tıpkı bende olmadığı gibi.

Sabah yüzüme vuran güneşle gözlerimi açtım demek istesemde gayet bulutlu ve kapalı bir havayla birlikte uyandım. Mutfaktan gelen sesler yataktan kalkmam gerektiğinin sinyalini veriyordu bana. Banyoya girip işlerimi hallettim ve pijamalarımı değiştirmeyip aşağıya indim. Gerçekten hiç yorulmayan bir anneannem vardı.

her ne kadar yeni tanışmış olsakta bazı huylarını öğrenmiştim. Israrlarım sonucunda bir işin ucundan tutmuştum ve el birliğiyle kahvaltıyı hazırlamıştık.

Kahvaltıdan sonra Hazal  gelmişti ve dışarı çıkmıştık. Günün erken saatleri olmasına rağmen etrafta hatrı sayılır bir kalabalık vardı.Dışarı çıkmamın bir avantajı yolu öğrenmem olmuştu. Okulum ve evim arasında yürüyerek 15-20 dakika arası sürüyordu. Zeynep servisle gidiyordu fakat benim için öyle bir şey söz konusu değildi zaten burslu olarak özel okula gidiyor olmam benim için çok büyük bir nimetti. Eskiden beridir yürüyor olmam beni bu duruma hazır kılıyordu. Hem spor olurdu.

Bir şey almasakta AVM'ye gidip boş boş dükkanları dolaştık. Etrafta gezinirken uzaktan Hazal'ın söylediğine göre sınıf arkadaşları olan bir kaç kişiyi gördük fakat uzaktan. Neden yanlarına gitmediğini sorduğumda onlardan çok hoşlanmadığını ve samimi olmadıklarını söyledi. Zaten uzaktan görmüştük çokta önemli değildi.

Hazal bana okula başlamadan önce dikkat etmem gerekenlerden bahsetti. Her okulda öyle durumların olacağının farkında olduğumdan onu can kulağıyla dinledim. Konuşmamızın nedeni konu bulamamızdı bence ama eğlenceli olduğu kaçınılmaz bir gerçekti.

"Evet Ömürcüm sana bahsettiğim kişiler bu grubun çok azını oluşturuyor. Bizim sınıfta bu kişilerden bol bol var hepsini tanıtırım ama sosyal medyaya bakmak yararımıza olur Allah'ım affet bugünde dedikodu yapıyorum." dedi ve hızla telefonuna atıldı

Onun bu hallerine gülmeden edemedim gerçekten iyi anlaşmıştık ve çok ortak noktamız vardı. Umarım arkadaşlığımız hep devam ederdi.

Yaklaşık 1 saattir telefonda takılıyorduk. okul sitesinde paylaşılan gizli ifşalara bakıyorduk. Gizli derken paylaşılan fotoğrafların kıyısından köşesinden çıkan insanlardan bahsediyorum. Saatler hızla akıp giderken eve varabilmenin huzurunu yakalamış kendimizi yorgunluktan dolayı artan uykumuzun derin kollarına bırakmıştık.

...

Okulların açılmasına kalan süre azaldıkça gitgide heyecanım ve merakım artıyordu. Gerekecek tüm eşyaları tamamlamış maddi olarak hazır olsamda manevi bir hoşnutsuzluk hissediyordum yüreğimde. Gerçi bu huzursuzluğu bile rahatça hissedemiyordum bunun en büyük nedeni geldiğimden beri eksik olmayan misafirler oluyordu. Ne yemeleri eksik oluyordu ne de yaramaz çocukları bıkmıştım vallahi. Sanki anneannem hacdan gelmiş bir kalabalık oluyordu evde.

Neyse ki bugün okul açılacaktı hem misafirlerden hem de merakımdan kurtulacaktım.


-BÖLÜM SONU-

Bölümün kısa olduğunun farkındayım fakat ilk bölümlerde daha az yazmamın nedini sizi sıkmamak istemem umarım hikayeme bir şans verirsiniz.

ÖMÜRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin