Amerikalı Öküz

Parçalı Bulutlu

Sabahın köründe telefonumun sesiyle uyandım. Bu saatte kim arar ki? Hemen telefonumu alıp ekrana baktım. Mert. Hemen açtım.

''Alo Mert?''

''Neredesin kızım sen? Biz aqua dayız seni bekliyoruz!"

"Ne?! Saat kaç?"

"13:24"

"Ne?! Tamam kahvaltımı yapıp geliyorum."

"Tamam." dedi. Telefonu kapayıp tuvalete koştum. Elimi yüzümü yıkayıp dolabıma koştum. Bikinimi ve kiyafetlerimi üstüme geçirdim. Hemen plaj terliğimi ve havlumu alıp kapıya gittim. Kartımı alıp asansöre koştum. Düğmeye bastığımda asansörün en üst katta olduğunu gördüm. Hızla merdivenlere koştum. Aşağı o kadar hızlı iniyordum ki her an düşe bilirdim.

Hemen açık büfeye koştum ve tabağıma bisiler koyup yemeye başladım. Yemeyim bittiğinde hemen boş bi sezlonka eşyalarımı ve kiyaftimi fırlattım. Ve aşağı aquya indim. Indiğimde gözümle bizimkileri aradım. Hıh buldum. En büyük kaydıraktalar. Hemen merdivenlerden koşmaya başladım. Tam kayıyorlardıki eşek gibi anirdim.

''Mert! Olum durun!'' Herkes bana döndü. Ve kafalarını 'tamam' anlamında salladilar. En sonunda tepeye vardığımda nefes nefese kalmıştım.

''Sonunda geldin.'' Dedi Doğa hanım.

''Hehe geldim.'' Dedim

''Gelmeseydin.'' Dedi Melis.

''Ses qes bebeq ses qes.'' Dedim.

''Hadi kayalım.'' Dedi Rüzgar. Herkes 'tamam' deyince sırasıyla kaymaya başladık. En önde ben ve arkada birileri işte.

''Durun bir dakika neden beni öne attınız. Yoksa düşündüğüm şey mi?'' Diye bağırdım. Hepsi kötü kadın gülüşü yapınca beni ezmek istediklerini anladım.

''Asla!'' Diyip kaydıraga uzandım. Ve daha hızlı kaymaya başladım.  Beni ezemezlerdi. Bir kaç dakika sonra suya düştüm ve hızla merdivenlere doğru yüzmeye başladım. Merdivenlerden çıkınca Melisin suya düştüğünü ve herkesin onun üstüne düştüğünü görünce anirdim.

''Puahhahahahahaahh. Siz mi beni ezeceksiniz lan krolar!'' Diye bağırıp tekrar gülmeye- ah pardon anirmaya başladım. Herkes bana ölümcül bakışlarını atınca kaçmaya başladım.

''A-o!''

''Gel buraya!'' Diye bağırdı Connor.

''Hayır!'' Diye bağırdım. Ve kaçmaya devam ettim. Karşıma ilk çıkan kaydıraga oturup kaydım. Arkamdanda bi çocuk kaydı. Ama çocuk çok taştı. Kendimi suda bulunca suya düştüğümü fark ettim. Çocukta suya düşünce bana baktığını fark ettim. Bana göz kirpinca sırıttım. Bana yaklaştı.

''Merhaba ben Bulut.'' Dedi.

''Duru.'' Dedim.

''Ne duru?'' Dedi.

''Adım Duru.'' Dedim.

''Haa. Tamam anladım.'' Dedi.

''Aptal.'' Diye fısıldadım.

''Efendim? Ne dedin?'' Dedi.

''Hiic.'' Dedim.

''Yüzmek istermisin?'' Diye sorduğunda bizimkilerin geldiğini fark ettim.

''Onun yerine beni şu çocuklardan korumaya ne dersin?'' Dedim. Bizimkileri işaret edip.

''Su çocuklardan mı?'' Dedi. Bıkkın bi şekilde.

''Evet!'' Dedim. Sonra arkasına saklandım. 

"Hey bu kızdan uzaka durun!" diye bağırdı Bulut.

"Neden?" dedi Melis.

"Çünkü o öyle istiyormuş!" dedi. Ahh rezil oldum. Bi anda bizimkiler suya atlayinca Bulut'u itip yüzmeye başladım. Arkama baktığımda Melis bana çok yakındı. Bu kızdan korkmaya başladım lan.

''Duru dur lan!'' Dedi Doğa.

''Yok ya başka?'' Dedim. Önüme döndüğümde Rüzgar sırıtıyordu. Hemde tam önümde. Aramızda 1 metre vardı.

''Rüzgar abi yapma gözünü seveyim.'' Dedim. Demez olaydım gözünü kapatıp.

''Hadi sev.'' Dedi alayla. Bende onu itip merdivenlerden çıktım.

''Duruğğ.'' Diye anirdi Rüzgar. Bense önüme bakmadan koşuyordum ki bir şeye çarptım.

''Ahh afedersin sen görme- Co-connor? Abi yapma, acı bana hizmetçin olurum bak yapma.'' Dedim. O ise sinsice sırıtıyordu. Kolumdan tutup bağırmaya başladı.

''Çocuklar, yakaladım.'' Neyi yakaladın lan adım var benim tmmi s. Bn blk dğlm s. s. s Tamam sustum.

''Hih!'' Dedim. Hepsi koşup ben taşımaya başladı.

''Durun lan napiyonuz olum!'' Dedim.

''Şimdi görürsün!'' Dedi Mert. Ve sonra bam! Denize attılar beni. Durun lan deniz neden soğuk? Havuz ılıktı ama.

''Bulut!!!! Beni nasıl yarı yolda bırakırsın lan?!!!! O kadar güvendim sana. Lan kime diyom Parçalı Bulutlu!!!'' Diye saçmalamaya başladım. Herkes gülüyordu. Bende onlara katıldım.