Bunak hocanın gazabı.

3.7K 176 26
                                    

''Hayır Connor!'' Dedim sevgilime. (Kısqanın sürtüqler hıh s.) Suan noldugunu merak ediyorsunuzdur kesin!

Connor, beni bara götürmek istiyor! Ayrıca Melis, Doğa, Rüzgar ve Mertide.

''Neden yaa?!'' Dedi yavuklum.

''Yaşımız tutmaz!!'' Dedim.

''Biz de kaçak olarak gireriz! Ya lütfen!''

''Off!''

''Bu evet demekmi?'' Dedi hevesle.

''Övöottt!!'' Dedim. Bana sarıldı. Bende ona.

Zil çaldı sınıfa girdik. Ders tarihti!! Uyucaktim tabii kı! O hocayı kim dinler kı? Adam gelmiş 60 yaşına! Ders işliyor! Ölmeyi unutmuş!!

Sınıfa girdim bi bahtim hoca benden önce girmiş. Sıctik!

''Duru nerdesin yavrum?!'' Dedi hoca.

''Hocam sınıftayım görmüyormusunuz? Hocam size yeni bi gözlük alalım mı?'' Dedim alayla. Sınıftan hafif bi kikirti geldi. Söylediğim komik değildi ki. Neyse.

''Kes!'' Diye anırdı hoca.

''Yapıştır!'' Dedim. Kıkırtilar yükseldi.

''Duru yerine geç.'' Dedi sakinlesmeye çalışarak! Hoca derin derin nefesler alıyordu.

''Hocam iyimsiniz? Bakın ölürseniz sizin sucunuz benim değil!!! Kaç yaşına gelmişsiniz hala öğretmenlik yapıyorsunuz! Neden emekli olmuyonuz? Emeklilik maaşı size yetmiyor mu? Yetmiyorsa hiç sorun değil ben size her hafta 5 lira veririm. Hem biz de kurtulmuş oluruz sizde. Aslında ben neden para veriyorum? Çocuklarınız versin. Allah Allah. He bide-'' cümlemı tamamlayamadan hoca konuştu.

''Tamam Duru tamam iyiyim yeter geç yerine otur.'' Dedi hoca. Başımı onaylar biçimde sallayıp yerime geçerken. Sınıfın anirmalarina karşılık verdim. 

Sirama geçip Melisle dedikodular yapmaya başladım. Biraz konuştuktan sonra susup başımı sıraya koyup gözlerimi yumdum.

☆☆☆

''Duru !!!'' Hocanın bagirmasiyla uyandım.

'Efendim'' Dedim.

''Soruya cevap ver!!'' Dedi bunak.

''Hocam soruyu duymadım. Tekrar söylermisinız?'' Dedim.

''Off! Pekala soru şu ; bla bla yılında hangi bla bla , bla bla blalik yapmıştir?'' Dedi.

''Hocam şimdi ya of şimdi. Imm. O değilde hocam siz kaç yıldır öğretmenlik yapiyonuz? Estetik yaptırmayı düşünmüyormusunuz? Yani - '' derken hoca yine sözümü kesti. Saygısız, vicdonsiz.

''Duru!! Yeter!!! Hemen müdüre gidiyorsun!!'' Dedi. Aha şimdi sictik!!!

''Hocam tatlı tatlı konuşuyorduk!!'' Dedim.

''Duru git hemen!!!'' Dedi.

''Tamam.'' Dedim oflaya poflaya kapıdan çıktım.

Çıkar çıkmaz karşımda Connor'ı gördüm.

''Connor?''

''Duru?'' Dedi.

''Nooldu?'' Diye sordum.

''Hoca Türkiye Haritasini almam için beni yolladı. Hem iyice okula tanımış olurmuşum. Peki sana noldu?'' Dedi.

''Hocaya saygısızlık yaptığım için müdüre gidiyorum.'' Dedim. Kıkırdadı.

''Ahh benim yaramaz sevgilim.'' Dedi kolunu omuzuma attı.

''Ahh benim öküz sevgilim.'' Dedim. Yanağını öptüm.

Birlikte aşağı indik ben ona harita odasını gösterdim ve müdürün kapısını çaldım.

''Gir!'' Deyince içeri girdim.

''Meraba hocam.'' Dedim.

''Meraba Durucum. Öğretmenin aradı. Öğretmene saygısızlık ha?'' Dedi gülümsedi. Neyseki adam babamın arkadaşı.

''Ya hocam adam gelmiş kaç yaşına hala ders işliyor. Ben ona iyi iyi tavsiyeler veriyorum. Kızıyor müdüre yolluyor. Iyilik yapıyoruz, kötülük buluyoruz Allah Allah.'' Dedim ve çiçek oldum. (1. Sınıf anıları skskksksms)

''Off Duru. Sana ceza falan vermicem ama bidaha olmasın tamam mı?'' Dedi çok sevgili müdürümüz djdjdjss.

''Tamam hocam.'' Dedim.

''Hadi şimdi sınıfına.'' Dedi.

''Hayır hocam lütfen bana acıyın beni sınıfa yollamayın lütfen.'' Dedim yalvarircasina.

''Madem anneni arıyorum.'' Dedi.

''Tamam yaa.'' Deyip sınıfa doğru çıktım. Kapıyı açıp girdiğimde hoca iki elini belini koymuş kafasını one arkaya sallayıp bana bakıyordu.

''Noldu cezanı aldınmı?'' Dedi sinsice gülüp. Sonra arkasını döndü. Bende arkadan onun gibi ellerimi belime yerleştirip kafamı salladim ve.

''Noldo cozono oldonmo?'' Dedi hafif sesimi kısarak. Sonra da arkasından orta parmak çekip yerime geçtim. Bütün sınıf kahkahalara boğuldu.

Işte ben. Alkislamayin canımss.

Götün kalkmasın Duru.

Kes Piçorella.

☆☆☆

Son teneffüste...

Son teneffüste her zaman kı gibi bizim grup dolaşıyorduk. (Duru, Connor, Melis, Mert, Doğa, Rüzgar.)

Bütün kızlar bize bakıyordu. Herkese 'çıqışa gelin biçızlar' bakışı atıyorduk. (Duru, Melis ve Doğa o bakışları atıyordu.)

Kimse sevgililerimize yan gözle bakamaz!!!

Okul'un sürtüğü Şeyma bize doğru yaklaştı.

''Oo kızlar bunlar sizin sevgilinizmi?'' Dedi Seyma.

''Evet neden?'' Dedi Melis bi öne çıkarak.

''Hiç bi ara takılırız. Dicektim.'' Demesiyle Melisin Seymanin saçına yapışması bir oldu.

''Bak kızım bizim sevgililerimize yavşama cidden kötü olur!'' Dedi ve yere fırlattı.

Sonra yanımıza geri geldi. Sonrada zil çaldı...

☆☆☆

Eve geldiğimde. Annem benim için kahvaltı hazırlamıştı hemen kahvaltı yapıp odama çiktim.

Üstümü değiştirdim. Telefon rehberime baktım acaba kimi arasam.

Hiimm. Buldum. Parçalı Bulutlu.

Arama tuşuna basıp kulağıma götürdüm telefonu. 3. Çalışta açtı.

''Alo?''

''Alo Rüzgar nabiyon?''

''Iyi Duru sen nabiyon?''

''Iyi valla.''

''Sen bizi ararmiydin yaa?'' Dedi gülerek.

''Evet aradım ya mal'' dedim. 'Off' çekti. Arkadan kadın sesi gelince konuşmaya başladı.

''Ooooffff tamam anneeeee! Neyse Duru ben kaçar ekmek alcam cüüüzzz.'' Dedi.

''Cüz'' dedim ve kapadım. Ne kadar mal arkadaşlarım var neyse.

''Durugagagaggaagga.'' Diye bağırdı aşağıdan annem.

''Efendim annegegegeg!!!''

''Kızımmm akşam misafire gidiyoruz.''

''Annegegegeg ben gelmesem.''

''Yookkk kızımm yaa gell ayıp olur. Hem oğulları da var senin yasindaaggag.''

''Off tamam annegegegeg.'' Dedim ve kafamı yastığa koyup zıbardim...

⊙⊙⊙⊙⊙

'Komşu Çocuğu' adlı hikayeme bakarsanız mutlu olurum teşekkürler.

Amerikalı ÖküzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin