"Harry kalk artık. Derse geç kaldık senin yüzünden." yorgan çekiştirildiğinde oflayarak yerimden kalktım. Bella'nın yüzüne bakmadan banyoya girdim. Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Üzerimi değiştirip telefonumu aldım. Salona geçip beni bekleyen ikiliye baktım.
"Yürüyün." bir saat sonra sınavım var ve ben uykumu alamadım. Çok güzel. Arabaya binip kemerimi taktım. Louis yine kemeri çekiştirmeye başladı. Üzerinden eğilip emniyet kemerini çekip taktım.
"Öğren artık şunu."
"Gücüm yetmiyor." yola dönüp hızlıca okula doğru hareket ettim. Okula girdiğimizde arabamı park edip indim. Louis hala emniyet kemeriyle ilgileniyordu.
"Gerçekten bu kemerle sıkıntın ne?"
"Çıkaramıyorum, ne yapabilirim?" gözleri dolmuştu. Gözlerimi devirip arabanın içine eğildim. Biraz zorlayıp çıkardım. Louis arabadan inip hızlıca binaya doğru yürümeye başladı. Bella sinirli bakışlarını bana attı.
"Neden ona kötü davranıyorsun?"
"Kötü davranmıyorum. Sen dersine geç kalmadın mı gitsene."
"Ona bunu yapmaya hakkın yok Harry." sesli bir nefes verip gözlerimi kıstım.
"Ne yapıyorum?"
"Boşversene." gözlerimi devirip gidişini izledim. Abartıyor muydum gerçekten? Onu kendimden uzaklaştırmak istiyordum sadece. Eğer bunu yapmazsam onu daha çok kırardım. Eğer ona ümit verirsem kalbi daha çok kırılır. Oflayarak kafeteryaya ilerledim. Bir kahve içip kendime gelmem lazım.
~~~
"Az daha bekletseydiniz keşke." Bella gözlerini devirip kapıyı açtı.
"Evde görüşürüz Bella." kaşlarımı çatıp Louis'ye baktım.
"Sen nereye?"
"İşim var." arabayı işaret ettim.
"Ben bırakırım."
"Kendim giderim. Teşekkürler." o gidene kadar arkasından baktım. Arabaya binip çalıştırdım.
"Nereye gidiyor bu?"
"Bilmiyorum. Bana da söylemedi." Bella trip atar gibi konuştuğunda oflayarak hızımı arttırdım.
"Siz nasıl yakın arkadaşsınız? İnsan yakın arkadaşının nereye gittiğini bilmez mi?"
"Belkide senin asık yüzünü çekmemek için gitmiştir." tekrar oflayıp arabayı evin önünde durdurdum. Eve girip duş aldım. Sonra da salona geçip koltuğa uzandım televizyon izlemeye başladım.
~~~
Gözlerimi birkaç kez kırpıştırarak açtım. Louis diğer koltuğa oturup ayaklarını Edrick'in bacaklarına koymuştu. Edrick elini onun bacaklarına koymuştu. Louis'nin kucağında bilgisayarı vardı. Edrick televizyonda her zaman izlediği spor kanalını izliyordu. Dani karşı koltukta telefonundan büyük ihtimalle oyun oynuyordu. Koltukta biraz doğruldum. Saçlarımı karıştırıp odama gittim. Kendimi yatağa bırakıp tavanı izledim. Kendime gelmem için biraz bekledim. İş bulmam lazımdı. Babamdan daha fazla para almamak için kalıcı bir iş bulmam lazım. Odanın kapısı açıldığında doğrulup kimin geldiğine baktım. Louis bilgisayarını masaya bırakıp yatağına oturdu. Kitabını alıp kaldığı sayfadan okumaya devam etti.
"Nereye gittin bugün?" kaşlarını çatarak bana baktı.
"İşim vardı demiştim zaten."
"Neyin var senin? Kötü bir şey söylemedim sana." tekrar kitabına döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tiny | Larry
Fanfiction"Hey Harry! Bak bugün okulda kimi buldum?" karşımdaki çelimsiz oğlanı inceledim. "Kim bu?" "Harry biraz kibar ol. Bu Louis hatırlamadın mı?" "Hatırlamadım."