3.BÖLÜM BU DAHA ÇOK SÜRÜCEK

132 14 2
                                    

Müdür tam olarak konuşmamızı bozmuştu.Müdür yanımıza yanaşıp:
-Bir sıkıntı mı var gençler dedi. Görünen olay soru istemez!
Bende hocaya gözlerimi pörtletip
-Yok hocam, bu saygıdeğmez ay pardon.. Saygıdeğer(!) arkadaşım bir şeyini düşürmüş onu bulmasında yardımcı oluyorum. Müdür de anlamış tavrı yaparak gitti. Ergen ayıda bana dönüp:
-Ben cidden neyimi düşür müşüm? Deyince bende:
-Olmayan beynini dedim.Onu arıyoruz. yapmacık bir gülümseme koyduğumu belli ederek. Bana ters ters baktı.

-Bence ilk önce seninkini aramalıyız ya da bir barınaktan sipariş vermeliyiz ne dersin dedi. Bende altta kalmayarak:
-Hadi benimki bir şekilde bulunacak, sana Einstein'ın beynini versek aaa bu ne güzel ceviz deyip yersin sen. Dedim.
Patlıcan gibi oldu tabii. Bu ders deneme vardı. O yüzden teneffüs bitmeden içeri girdim. Sıraya eşyaları koyduktan sonra zil çaldı ve ergen ayı yanıma oturdu. Ve sırıtarak:
-Dün çok iyi bir karar alarak senin yanına oturmuşum dedi. Bende niye diye sorunca:
-Bu sinirlenen bakışların beni çok mutlu ediyor dedi sinsice. Valla gaza geldim çocuğun yüzüne Bi tane yapıştırdım. Sonra bana sinirlen dönünce:
-O yüzüm her zaman kalıcı değildir ama bak üşenmeyip sana bir eser yaptım baka baka sinirlenirsin dedim gülerek.

Tam zamanında hoca geldi. Denemeleri fialn dağıttı. Biz hemen yapmaya başladık. O arada yanındaki ergen ayı:
-Silgim yok verir misin? Dedi.Fırsat kaçmaz, bende derste tamamen mürekkep ile boyadığım silgiyi uzattım. Sonra da devam ettim denememe.Bitirdim ama o daha silgiyi kullanmamıştı. Bitirip kağıdı hocaya verdikten sonra geri yerime oturdum ve o arada ergen ayı silgiyi kullanıyordu. Cevap kağıdında kullandığı için her yer mahvolmuştu. Kıkırdadım. O da sinirle bana bakıyordu çünkü cevap kağıdı diye bir şey kalmamıştı benim sayemde. Ergen ayı:
-Ne yaptığını sanıyorsun sen!
-Imm Bi düşünim. Hah buldum seni gıcık etmeye çalışıyorum ki bunu her zamanki gibi başardım.
-Bu benim için çok önemli biliyor musun?
-Imm yok bilmiyorum tüh.
Önemliyse git tekrardan yap. Al hocadan kağıdı...
-Gözlerini hızlıca devirip hocanın yanına gitti. Ve hocaya durumu açıkladı bende arkasından taklidini yapıyordum.
-Bu denemeli böyle olsun canım. Daha sonrakilere girersin yanımda yedek cevap kağıdı yok dedi hoca ergen hıyara.
Sorna hoca anlam veremediğim bir gururla:
-Hem senin ne kadar başarılı olduğunu biliyoruz. Hatta Lara kadar başarışıymışsın. Çocuk benim başarılı olduğum şaşırmasını düşünmeme rağmen şaşırdığım şey şu:
-Hocam şey... Lara kim?
-Arkasından bir yuh patlattım. Bana döndü ve bende kendimi işaret ettim.
Bana yav he he dermişçesine bakıyordu ve hocaya dönüp kuzu gibi "Hocam o Lara olmasın, o Lara mı" diye bakıyordu. Tabii benim kadar başarılı oluşuna şaşırmadım değil. Hocada:
-Bana şaka yapmıyorsun dimi canım. Sıra arkadaşın o senin nası ismini bilmiyorsun?
O da alaycı bir şekilde:
-Sanki o benimkini biliyor hocam dedi.
Hoca bana döndü:
-Biliyor musun?
-Iııı şey ya. Immm hah buldum ergen ayı.
Hepsi birden güldüler. Ergen ayı da bana dönüp:
-İsmim Darwin dedi.
Bende ona:
- İsmin umrumda değil sen hala benim gözümde ergen camışsın dedim. Pis bir gülüş atıp:
-Tamam sincap dedi.Sana daha ne yapacağımı bilmiyorsun dedi.Sanırım daha onun fotoğrafını instagrama koyduğumu bilmiyordu. Deneme bittikten sonra gıcık bir gülüş atıp:
-İstersen sana okulu gezdireyim dedim. Yapacağım şey onu yerin dibine sokucaktı. O da:
-Tamam! Dedi. Ben de onu okulun benden sonra enn laf sokan enn kibirli ve en dedikodunun kazanı olan grubun yanına götürüyordum. Kızların yanına vardığımızda:
-Gençler bu ergen ayıyı bir yerlerden çıkartıyor musunuz dedim keyifli bir şekilde. Onlar da:
-Aaa bu eşyalarını tuvalete atarken çektiğin ayı mı?
-Evet bencede o. Ayy yazık. Yanlış kişiye çattın canım.
-Bencede yanlış kişiye çatmış ama onu çatmadan önce düşünecektin. Ha bide kıyafetlerini kaptırmadan önce...

Kızlar dozer gibi ergen ayıyı ezmişlerdi.
Tabi daha devam ediyorlardı:
-AA ama Darwin. Erkeğin üç önemli şeyi vardır. Ayıların da iki tane
-Beyin
-Kıyafet
-Ha hahaha buna ancak gülerim.
Dedi ayı. Sonra da yanımızdan ayrıldı. Daha ona ne yapacağımı bilmiyordu....

Okuldan çıktım ve eve doğru yürüyordum. Evin yakınlarındayken bizim ayıyı gördüm. Sonra ona:
-Ne iş?
Gözlerini devirip:
-Ben burada oturuyorum asıl sen ne iş?
-Atma be!
-Ne atıcam sincap. Yeni taşındık buraya!
Offffffffffffffffffff random ağlamak istiyorum şu an off. Gıcık veletcik burda hala. Dangoz!....

Sayko KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin