who do you love? | ochako uraraka

𝙔𝙖𝙤𝙮𝙤𝙧𝙤𝙯𝙪, 𝙈𝙤𝙢𝙤.

Sabah okulda büyük denilebilecek bir kavga olmuştu, Shouto ve Momo arasında.

Ayrıntısını bilmiyordum. O sırada Tenya ile birlikte öğle yemeyindeydik.

Onunla konuşurken geçen kontrolsüzce kötü hissediyordum ve o, ikimizin de normal olması için çabalıyordu. Tabii ben de elimden geleni yapıyordum. Ve bir hafta bile sürmeden sonra o gün hiç yaşanmamış gibi olmuştuk.

Konu bu değil, Shouto ve Momo'nun neden kavga ettiğini bilmiyorum. Denki'den duyduğuma göre aylar önce Shouto'nun Momo'yu terk etme nedeniyle ilgili çözemedikleri bir meseleymiş. Gerçi o da Minoru'dan duymuş.

Momo ile aşırı sıradan bir arkadaşlığımız vardı. İyi geçinirdik, onu severim ve onun da beni sevdiğini düşünüyorum. Yine de hiçbir zaman onunla yakın olmak için çabalamamıştım.

Bugüne kadar.

"Ding-Dong!"

Kapıyı çaldım.

"Ochako?"

Çok, hatta neredeyse hiç, bekletmeden kapıyı açmıştı.

"Selam!"

Gülümsedim ve hazırladığım sıcak kurabiyelerin olduğu kutuyu ona uzattım.

"B-Beklemiyordum, teşekkür ederim."

Şaşkın bir şekilde gülümsedi. 'Kurabiyeler...' diye düşündüm. 'Ne kadar yerse yesin hiç kilo almayan birine verilebilecek en iyi hediyelerden biri.'

"Aa, şey, ehmmm... İçeri gelmez misin?"

Yüzünü incelediğimde, çökmüş göründüğünü söyleyebilirim.

İçeri girdim.

"Nasılsın?"

Resmen bir malikânede yaşıyordu. Malikânelerinin salonuna geçip oturmuştuk.

"İyiyim," gülümsedi. "Sen nasılsın?"

Etrafı incelemeyi kesmem gerekiyor.

"Ben de iyiyim."

Gözüm, son olarak, masanın üzerindeki dondurma kutusuna takılmıştı.

"Bu tatlı ziyaretinin bir nedeni var mı Ochako?"

Bunu düşünmeyi beklemiyordum ama, çok tatlıydı.

"Evet, aslında var."

İşte konuya giriyorum, işte başlıyoruz.

"Hm?"

Bakalım fazla merakım bu sefer beni nereye götürecek.