1.BÖLÜM

8 2 2
                                    

    Zilin sesiyle irkilidim. Giriş zili çalmıştı. Herkes yavaş yavaş sıralarına geçerken hocada sınıfa girdi. Ama yanlız değildi. Yanında uzun, siyah saçlı ve çok yakışıklı bir çocuk vardı.

"Günaydın çocuklar. Bugün aramıza yeni biri katılacak. Bu arkadaşınız Alkın Çakır..."

   Hocanın diğer dediklerini dinlemedim. Hayatımda duyduğum en ilginç, en karizmatik ve en önemlisi aşırı gizemli bir ismi vardı. Hocanın bana seslenmesiyle yeni çocukla ilgili hayallerim yarıda kesildi.

"Almina Diler Servet" Yavaşça ayağa kalkıp "Buyrum hocam" dedim. "Yeni arkadaşımız yanında oturacak"
Neeee!
"Ama hocam bunca boş yer varken ned-"
"Almina Diler Servet. Sana soran yok. Yanında oturacak. Şimdi derse geçiyorum."
 
   Dersin bitmesine son on dakika var ve ben sıkıntıdan patlayacağım. Yeni çocuk sesiz sesiz oturuyo. Bende her şeyi kusursuz olan bu çocuğun sesini duymayı çok istiyorum. Sanırım bir süre daha beklemem gerek.

                           ***

   Okul çıkışı

   Alkın gün boyu sesizce oturdu. Ben de inadına konuşmadım. Sınıftan çıkarken sesi tanıdık gelen biri tarafından adımı duydum.
"Almina Diler."
Arkamı döndüğümde Alkın karşımda duruyordu. Bir an durup daha önce bu sesi duymamama rağmen nasıl tanıdık geldiğini düşünmek istedim. Ama Alkın buna engel oldu.
"Efendim Alkın"
"Bir şey yok sadece adını doğru mu biliyorum diye merak ettim."
ODUN. Bu çocuk cidden bir odun ve ben yeni fark ettim
"Tam bir odunsun yaa"
"Sana düşünceni soran olmadı."
Şu andan itibaren okulun çok sıkıcı ama aynı zamanda çok eğlenceli olacağını anladım

                          ***

Alkın Çakır
   
 

  Gözleri öyle güzel ki... İnsanın aşık olası geliyor. Ama hayır. Olamaz. Beni kurtaracak kıza aşık olmam, olamam...

   Yolda yavaşça yürüyordum. Almina'yı düşünüyordum. Sonra bir kız sesi kulağıma doldu.
"Heeeey"
Arkamı döndüğümde Almina bana yetişmeye çalışıyordu. Yanımda durduğunda soluk soluğaydı.
"Selam"
Lanet olsun, çok güzel gülüyor.
"Ne var?"
"Neden bana karşı bu kadar soğuksun?"
Çünkü sana aşık olmaktan korkuyorum...
"Sen bana karşı neden bu kadar yakınsın?"
"Öyle miyim?"
Yüzüne yaklaşabildiğim kadar yaklaştım.
"Fazlasıyla..."

                           ***

         Almina Diler Servet

   O an onun nefesini dudaklarımda hissetmek... Sebebini bilmiyorum ama çok heycanlandım. Bir santim daha yaklaşsa dudakları dudaklarıma değebilirdi. Fakat yapmadı. Buysa beni fazlasıyla hayal kırıklığına uğrattı. Keşke... Keşke ben öpseydim...

                           ***

Ertesi gün

   Sabah gün ışığının sizi tatlı tatlı uyandırdığı olur mu? Benim olur. Bu sabahta böyle uyandım. Yatağımda yatarken güneş ışınları beni tatlı tatlı dürttü. Mutlu bir şekilde kalktım ve kahvaltı yaptım. Tabi ki bu mutluluğum çok uzun sürmedi...

   Okula geldim ve sırama oturdum. En arka cam kenarına. Sonra Kaan yanıma geldi.
"Almina Diler istersen yanında oturabilirim. Yani Alkın'la oturmak istemiyorsan..."
"Bana uyar."
Kaan yanıma oturduktan beş - altı dakika sonra Alkın içeri girdi. Sıranın dibine kadar geldi. Kaan'a bön bön bakmaya başladı. Sanırım Kaan'da bundan rahatsız oldu.
"Ne bakıyorsun Alkın Çakır."
"Benim yerimde oturmana anlam vermeye çalışıyorum."
"Artık yerin burası değil."
"Sen öyle zannet."
Alkın, Kaan'ın yakasından tuttu ve ayağa kaldırdı. Gerisi zaten klasik senaryo. Alkın, Kaan'a yumruk attı. Kaan karşılık verdi. Hoca geldi ve doğru disipline gittik. Bende gittim çünkü onları ayırmaya çalışırken ben de dayak yedim.

   Çıkış zilinin çalmasıyla benim sıramdan kalkmam bir oldu. Tam kapıdan çıkıcaktım ki Kaan'ın bana seslendiği duydum.
"Alminaa"
"Efendim Kaan?"
"Şey... Ben... Bugün için özür dilerim."
"Kaan bu altı oldu. Affettim işte."
"İçim rahat etmedi de."

   Kaan o gün benden bin defa özür diledi. Alkın'sa yanıma bile uğramadı. Biri dünyanın en tatlı erkeğiyken diğeri en odun adamı.

  Ara sokaklardan giderek yolumu kısaltmaya çalışıyordum. Şu an bulunduğum ara sokakta kimse yoktu. Hava kararmıştı ve ben yolu bulamıyordum. Telefonum titredi birden. Ekranı açtım. Tanımadığım bir numaradan mesaj gelmişti. Açtım. Aynen şu yazıyordu;

"Sakın kıpırdama"

Sornasında soğuk bir el sırtımda hissettim. Yavaşça karnıma kaydı.
"Kimsin s-"
"Şşşşşş."
Eli karnımda dolaşıyordu. Sorna el haricinde soğuk birşey daha deydi karnıma. Bu bir.. BIÇAK!!!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 05, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Siyahın Beyaz YüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin