Hakkımız yok!!

273 16 9
                                    

Sarara'nın ağzından

   Neredeydim ben? Ne yapıyorum burada? Peki burası neden bu kadar karanlık. En son ne olmuştu? Evet Mika,mika nerde? Umarım ona bir şey olmamıştır. Bu nasıl bir his böyle? Sanki karanlıkta sıkışmış nefes alamayacak gibiydim. Sanki her şey üzerime geliyor ama ben nasıl kaçacağımı, ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. İkilemde kalmıştım. Ve bu ikilem beni daha çok sarsıyordu. O da kim? Neden bana öyle bakıyor. B-bu mika. Yanına gitmem lazımdı. Ama gidemedim. Çünkü tam tersin de de babam vardı. ikisi de ellerini uzatmış beni yanlarına çağırıyordu. Peki hangisini seçmeliydim. Aramızda kanbağı olan birbirimizi çok göremesekte beni sevdiğini hissettiren babamı mı? Yoksa ilk aşkım olup her zaman yanımda olan, gerçek kimlik arayışımda bana yardım eden, ama beni öldürmeye çalışan bu çocuğu mu? Hangisini. Benim yerim de başkaları olsa kimi seçerdi.

Burada mantığımı mı kullanmalıyım yoksa duygularımı mı? Mantık açıdan bakarsak insan daha yeni tanıştığı birine ne kadar güvenebilirdi ki? Ama duygusal açıdan bakarsak Mika duyguların da çok samimi duruyordu. Peki kimi seçmeliydim?

Ağaağ başım. Başım ağrıyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de bu ağrı çıktı başıma. Bir dakika ya kimseyi seçmek zorunda da değilim ki illa birini seçmek konusunda bir şey söylenmedi. Bu yüzden ben ortalarından gidicem. İkisininde seçmicem. Ben annemi seçiyoruuuuum ve ortalarından ayaklarımı popama vura vura geçtim.

Rüyanın sonu

Gözlerimi yavaşça aralanırken her şey çok bulanıktı. Netleşmesini beklemeye karar verirken kulağıma uğultular geliyordu. Sonra sesler giderek netleşmeye başladı Biri adımı sesleniyordu bu annemdi.

" Sarada. Oh tanrıya şükürler olsun uyandın. İyi misin?

Annemin görüntüsü netleşince ne kadar kötü bir halde olduğunu anladïm. Saçı dağılmış. Gözleri kïzarmış endişeli bir şekilde bana bakıyordu. Galiba ağlamıştı. Sorusuna cevap vermek istemiştim ama diye bildiğim tek şey su olmuştu. Çok susamıştım. Annem koşarak bardağa su koydu ve beni dikkatlice kaldırarak içirdi. Suyu içtiğim de adeta tekrar doğmuştum. Su ne kadar kutsal bir şeydi böyle.

Annem kendimi zorlamamamı söylese bile yatakta dik şekilde oturmuştum.

" Ya anne sen dahada mı güzelleştin bana mı öyle geliyor? "

İşin aslï şaka yapmak istemiştim ama annem şuan güzel olamadığını bildiğinden gözlerimde sorun olduğunu zannetti ve az kalsın doktoru çağıracaktı. Espiri de yapılmıyor bu kadına.

" Ya anne doktoru çağırmaya kalkışmak ne dir ya. Tanrını seven. ( Shxgsj )

Annem gözünü devirmiş ve şakacı bir kızgınlıkta konuşmaya başlamıştı. Gerçekten ciddiye almış olmalıydı" Ne biliyim kızım bir an bana güzel deyince" dediği şeyle kahkahayı basmıştım. (Bu şey değil mi ya ben. Biri bana güzele dediğinde böyle oluyorum )

Annemi seçmekle en doğru kararı yapmışım. Bu arada babam neredeydi?

" Anne dedim gözlerimi yavaşça kısarak babam nerede" annemin gülmesi solmuştu. Ya bizim bu kadını üzmeye hakkımız yoktu ya. Gülerken insanın kalbinin yüklenmesine neden olan kadın yüzünü astığında insanın kendisine küfredesini getiriyor Şuna baksana bizim için o kadar endişeleniyor ama biz babamla erdeğonla Kılıçdaroğlu gibi didişmeden duramıyoruz. Bence hiç bir annenin bu şekilde üzülmeye hakkı yok. Siz siz olun Erdoğan'la Kılıçdaroğlu gibi olmayı. Bugünkü dersimizide verdiğimizde göre konuya devam edelim.

" Baban olay yerine gitti. Ne olduğuna bir bakacakmış."

Ne yani ben burada ölümle burun burunayken o yine biz bırakıp gitmiş miydi? Hep böyle yapıyordu. Hiç yanımda olmuyordu. Küçükken her hastalandığımda babam gelsin diye beklerdim ama gelmezdi. Hep annem bekledi baş ucumda. Ve yine aynı şeyi yaptı. Hasta olmasamda yaralı kızını bırakıp gitti. En azından uyanmamı bekleyebilirdi.

Sinirlenmeye başlamıştım. Ne kadar güçsüzlüğümün kanıtı olan göz yaşlarımın akmaması için duvar örsemde işe yaramamıştı ağlamaya başlamıştım. Aslında ağlamak güçsüzlük değildir. Seni ayağa kaldırmayı sağlayan yollardan biridir. Ama ezik yere ağlamak. İşte o güçsüzlüğünün kanıtıdır. Ama ağlamamamı durdurmak zorundaydım. En çokta annem için. Çünkü bu annemi daha çok üzerdi ve benim buna hakkım yoktu.

Annem ağlamamı görmüş ama ne yapacağını bilemez haldeydi. Çareyi bana sarılarak bulmuştu. Annem bana sarılırken daha çok ağlamıştım. Kimseden destek almak istemeyen ben annemden destek alacaktım. O yüzden içimi onun kucaklarında döktüm. Ben annemden annem ise babam dan destek alacaktım büyük ihtimalle peki babam? Babam kimden destek alacaktı.

Valla hiç böyle bir hikaye beklemiyordum. Kötü gidiyor gibi hissediyorum. Sizce nasıl gidiyor? Bu arada bugün bir bölüm daha atacağım ve lütfen vote verip yorum yapmayı unutmayın lütfen. Emek var emeğe saygılı olalım

SARADA'NIN GERÇEKLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin