Düğün yerini, atılmış konumuna bakarak benim bile şaşırdığım bir hızla bulmuştum. Sevimli bir kır düğünü olacaktı. Bisikletimi -her yere karavan ile gidilmiyor- girişteki rastgele bir direğe kilitledim.
Gelin ve damat düğünden önce düğün yapacakları yerin yakındaki yeşillik alanda yapmak istemişlerdi. Düğün alanında hazırlığa dair bir koşuşturmaca varı. Üzerinde gelinlik ile duran kadın ve damatlıklı adamı görünce yanlarına gittim. Kısa bir selamlaşmanın ardından fotoğraf çekilecek mekana doğru yürümeye başladık.1 saatir yaklaşık 20 poz çekip çekimi bitirdik. Gitmeye yeltendim ama düğüne kalmam İçin büyük bir ısrar edilince çifti kıramadım. Düğün yerine vardığımızda ilk geldiğimde ki gibi karışıklık yerine harika dekore edilmiş bir mekan bizi karşıladı.
Damat ile masalardan birine oturup sohbet etmeye başladık.
"Hayatım boyunca evlenmiyeceğimi ve yalnız başıma sakin bir şekilde yaşıyacağımı düşünmüştüm..."
"Ta ki onunla tanışanan kadar. " diye yanıtladım.
"Tanışana kadar. " fısıldayarak beni tekrarladı.
"Evlenmek zor bilirsin. Tek bir kadına bağlı ve ait olmak ama eğer tanıştığımız güne geri dönersem yine o bar kavgasına girerdim. "
Bir bar kavgasında tanışmışlardı. Logan sarhoş kafa ile bir bar kavgasına girmiş ve feci dayak yemişti. Tek başına eğlenmeye çıkan katie onu bulmuş ve yaralarına bakmıştı. Logan ilk görüşte katie'ye aşık olmuş ve peşini bırakmamıştı. Sorduğu soru ile kafamı kaldırıp ona baktım.
"Sende var mı birileri?"
"Yok. Daha kendime uygun birini bulamadım."
"illaki kendine uygun birini bulursun. "
"Öyle umuyorum. "
Davetlilerin gelmesiyle sohbetimiz sona erdi. Ben de misafirlere ayrılan uzun masalardan birine geçtim. Etraf gittikçe kalabalıklaştığında düğün başladı.
Çift masaya oturdu. Bir kız bir de erkek şahitler masaya oturdu.şahitlerden kız olanı gözüme takıldı. O kadar güzeldi ki. Giydiği siyah zarif elbisenin altında beyaz teni ay gibi ışıl ışıl parlıyordu. Gözlerimi alamıyorum
Galiba daha önce kilisede evlenmişlerdi. Klasik birbirlerini eş olarak kabul etme, öpüşme, alkışlama seansı geçince eğlenceli kısım başladı.
Yavaş bir şarkı başladı. Çift önce yalnız dans etti. Tek tek çiftler de dansa kalkmaya başlayıca gözüm şahit kıza kaydı. Yanındaki erkek sevgilisi olduğunu sandığım kırmızı elbiseli kızı kaldırdığında yalnız kaldı.
Kendimde çok ani bir şekilde bir cesaret hissettiğimde kızın yanına yürümeye başladım. Yaklaştığımda yüzünü nazikçe bana çevirip meraklı gözlerle baktı.
"bu dansı bana lütfeder misiniz?" hafıfçe elimi uzatarak söylediğim söze karşılık hafifçe gülümsedi elini uzattı. Ben de gülümseyip elini tuttum ve salonun ortasına ilerleyip ellerimi beline sardım. O da ellerini omuzlarıma koyduğunda hafifçe sallanmaya başladım. Gülümsediğinde karnın kasılıp yerle bir oluyordu. Sessizce fısıldadım.
"Güzelliğiniz gözlerimi kamaştırıyor."
Utanıp birkaç saniye hafifçe kafasını yere eğdi. Daha sonra kaldırıp
"ismini bilmiyorum." dedi
"Harry. Seninki?"
"Alice" dedi tek nefeste.
"Asil, zarif... Sana ne kadar yakışan bir isim. "
Sadece gülümsedi.
Müzik sona erdiğinde alice'in belini bıraktım. Eline küçük bir öpücük kondurudum. Birlikte masasına doğru ilerledik. Logan, Katie ve erkek şahit yanımıza geldi.
"Sizi tanıştırayım. Bu alex, katie'nin kuzeni."
"Tanıştığıma memnun oldum" dedim uzattığı elini sıktım
alice in omzundan babacan bir şekilde tutup "bu ufaklığımız da alice, alex'in kardeşi. Siz galiba çoktan tanıştınız ama."
"Yeniden tanıştığıma memnun oldum."
"ben de"
. . . .
Saatler akıp giderken masadaki sohbet gittikçe eğlenceli bir hale geliyordu.
Artık düğünün sonuna gelirken insanlar yavaş yavaş düğün alanını terk etmeye başladı. Gitme zamanım yaklaştığında masada duran alice'e baktım. Uzun süredir sohbet ediyor birbirimiz hakkında sorular soruyorduk.
"Gitme vaktim geldi." dediğmde
"Bir daha sana nasıl ulaşabilirim?" diye sordu.
"Eğer istersen sana numaramı verebilirim." dedim.
"Olur" diye mırıldanınca masadaki peçetelik ten bir peçete aldım. İç cebimdeki kalemi de alıp numaramı yazdım.
"Mutlaka ara ama"
"Tamam"
Gülümseyip veda ettim.
"Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Göz temasını kesmeden arka arka ilerledim. İyice uzaklaştığımda el sallayıp önüme döndüm. Hayat ne garipti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Coffe
RomanceGezerek ve düğün fotoğrafçılığı yaparak sürdürdüğüm tekdüze hayatım bir kahve ile altüst olmuştu.