24. Bölüm🕯️(düzenlendi)

4.9K 192 26
                                    

"Yani Mucize'nin tekrar ateşi çıkar felan." Diye son anda toparlamaya çalıştı Barkın. Şura gülümsemesini bastırıp pembemsi dudaklarını araladı.

"Araya Safir'i koyarsak olur."  dedi geçmişi biraz daha akıllarına sokmak istercesine.
Barkın içinin yeşerdiğini an ve an hissetti.
"O artık şart." diyerek yatağın sol tarafında yerini aldı, Şura yuvarlak yatağa doğru ilerlerken o gece aklına sürekli gelmek istiyordu düşünmemeye çalışsada ne mümkündü. İlk o gece burda birlikte olmuşlar şimdi ise ikinci kere baş koydukları yatakta o gecenin mucizesi olucaktı. Hayat gerçekten bilinmezliklerle doluydu.

Usulca Safir ile yatağa geldiğinde Barkın'a kaçamak bir bakış atıp yatağın tam ortasını adeta bulmuşcasına dikkatle Safir Mucize'yi yerleştirdi. Utana sıkıla Safir'in yanına kıvrılırken Barkın'a sırtını dönüp dönmeme konusunda kararsızdı ama artık güçlü cesur bir kadın olacaktı değil mi?

Yastığa başını koyup Barkın'a çevirdi bakışlarını, vücudunu kısa bir titreme aldı aklı sürekli o geceye gidiyor.. Barkın'ın bakışlarından da o geceyi düşündüğünü anlıyordu. Usulca kalkıp yataktaki Safir'i sarsmadan alnına dudaklarını bastırdı, ateşi neyse ki düşmüştü bir daha çıkacağını sanmıyordu dudaklarını çekeceği vakit Barkın yatakta ona doğru hafifçe yaklaştığını hissetti adeta dudakları Safir'in alnında dondu. Derin bir nefes çeken Barkın'la yutkundu Şura. Şu an Barkın hayat bulduğu kadının saçının kokusunu en derinlerine gönderiyor huzuru her hücresine yayıyordu Şura ise öylece kalmış Barkın'ın geri çekilmesini bekliyordu aradan geçen otuz saniye sonra adam tekrar aynı yerine geçti. Genç kadın ise kızından ayrılmış tekrar o da yatağın diğer tarafındaki boşluğa bedenini atmıştı Barkın ile göz göze geldiklerinde ikisi de bakışlarına kaçırdılar lakin bu konu hakkında konuşmadılar. Aradan geçen bu on dakikalık sürede arada saniyelik bakışları birbirlerini buldu. Şura konuşmak için doğru yer olduğunu hissetti sonrasında mühürlenmiş dudaklarını açtı.

"Ben, ben üzgünüm çok büyük hatalar yaptım Barkın ama emin ol senin kadar bende yıprandım."

Barkın sinirle bir Şura'ya baktı daha sonrasında gözlerini yumup derin bir nefes attı içine.

"Niye gelmedin madem niye bu kadar bekledin?"

Şura kalbindeki sızıyla yüzünü buruşturdu.
"Beni de anla Nil ve Bora'nın nikahı kıyıldığı akşam yemekte Bora bana baktığını görmüş seninle uyuduktan sonra sabahı bana senden uzak durmamı istedi, kendimi bir hain gibi hissettim " Kaşlarını çatan Barkın sözünü kesmeyip durmasına engel olmadı. "Sonra komşular öyle hakkımızda ileri geri konuştular ki psikolojim alt üst olmuştu önce oyun sonra bu olanlar beni fazlasıyla yıpratmıştı korkmuştum. O gece sana geldiğimde bir tek seni uzaktan görüp gidecektim ama işler çok ters ilerledi."

İkilinin aynı anda yutkunuşu odanın sessizliğine ses oldu bakışlarını tekrar uzaklaştırdılar. Ah o gece..

"Gidip gitmemek konusunda çok ikileme düştüm ama bir süre toparlanıp gelirim diye düşünüyordum gerçekten iyi değildim içine girdiğim oyun beni her geçen gün boğmuştu." Başını sıkıntıyla ovaladı ardından devam etti sözlerine.

"Geçirdiğim bir ay beni berbat etmişti seni düşünüp sürekli kendime zarar vermeye başlamıştım normal değildim, normal hissetmiyordum." Barkın sinirle kalktı yataktan saçlarını öfkesiyle sertçe dağıttı.

"Ne demek zarar verdim kalk Şura balkonda konuşalım yoksa kendime hakim olamayacağım Safir'i uyandıracağız." Şura kısa bir an ikilemde kalırken stresle yataktan oda kalktı ve Barkın'ı takip ederek açık olan balkon kapısından adımını attı serin hava ufak bir vücudunu titretirken daha iyi hissettiriyordu çünkü şuan bedeni stresin verdiği yoğunlukla yanıyordu.

"Ne zararı."

"Barkın onlar geçti ha-."

"Şura kendine ne yaptın beni delirtme kadın." Kız o anki panikle hızla sağ avcunu adamın dudaklarına yaslamıştı anında pişman olsa da çekmedi. İkisi tekrar yutkundu kadının eli titredi, adamın gözbebekleri.

"Barkın lütfen sus Mucize uyanabilir."
Barkın dudaklarını kaplayan eli kendi eline hapsedip yavaşça indirip dudaklarını özgürlüğe kavuşturdu. Ellerine baktılar bir süre ikisi de özlemiştiler ellerinin birbirine olan uyumunu bir araya gelince yayılan o sıcaklığı.

"Bir daha sormayacağım ne yaptın?"

"Barkın onları sorgulayıp durmasan ne-"

"Şura beni daha fazla zorlama." Sinirden kızarmış yüzüne gözlerinin alevi de eşlik ederken Şura stresle boynunun sağ tarafına okşamaya başlamıştı bile.. genç adamın gözleri yine Şura'nın boynuna giderken bakışlarını sinirle Şura'ya çevirdi.

"Sana kaç defa söyleyeceğim elin ayağın düzgün dursun diye inadına mı yapıyorsun?"

Şura yaptığı yanlış da elini hızla boynundan çekti yakışıklı adamın tişörtünü takılan tırnakları onları yeniden geçmişe götürdüğünde ikisi de gözlerinin en derinine bakıp bir iç çekti.

***

Geçmiş

Elim yine boynuma dolandı. Stres anında bunu yapmaktan vazgeçememem kendime kızmama sebep oluyordu Barkın Bey'in bu kadar yakınımda olması birde üstüne koyulaşan gözleriyle bakmasına kocaman bir yutkundum bu bu bakış biraz şey gibiydi ah saçmalıyorum. Boynumdaki elime bakarak gözlerini kıstı.

"O elini ordan çekmen için iki saniyen var asistan." diye hırladığında o panikle elimi hızla çekerken tırnaklarım göğüsünü çizmişti ben şaşkınlıkla açılmış gözlerimle yutkunurken o ise kararan bakışlarıyla yutkunuşuma eşlik etti kayıp giden adem elması beni benden alırken hırıltılı bir soluk alması elimi ayağımı boşalttı burda ne oluyodu böyle Allah aşkına. Kendine gel Şura amacını unutma kızım kardeş yeğen ah ama bana böyle bakmasın. Konuşacak gücü kendimde bulamazken o kararan bakışlarıyla beni süzdü bu bu seferki sanki böyle bilmiyorum işte çıplakmış gibi hissediyordum.

***

Takılan tırnaklarına yutkunarak çıkartan Şura yüzüne Barkın'a çevirmekte zorlanıyordu adam sol eliyle saçını karıştırıp boğazını temizledikten sonra tekrar eski ciddiyetini aldı.

"Neyse anlat şimdi başından geçenlerin hepsini bir daha sana bu şansı vermem Şura."

Derin bir nefes çeken Şura başka bir yolu olmadığını anlayınca utana sıkıla söze başladı. "İyi değildim Amerika'ya gittikten sonra ilk zamanlar hastanede geçirdim eve geçtiğimizde ise tepkisizdim bir ay gibi bir süre sadece yattım ağladım sızladım gerisi anlatamayacağım utanıyorum." Kendisine verdiği zararları söylemeye utanan Şura başına eğerek devam etti sözlerine neyse ki Barkın da ısrar etmemişti. "Sonrasında hamile olduğumu öğrendim. Sana anlatma yüzüm yoktu hem utandım hem de inanmazsın sandım bunu da oyun sanarsın sandım. Tam 4 ay kendimi ikna etmekle geçti Safir Mucize'nin cinsiyetini bile öğrenmemiştim sırf sana söyledikten sonra birlikte öğrenelim diye."

Derin bir nefes aldıktan sonra adamın bakışlarını pas geçerek söze devam etti. "Sana söyleyeceğim zaman magazinde bir kızla çıktın bebeğimi istemezsin sandım sırf bu yüzden söylemedim hayatını mahvetmek haddime değildi ayrıca o gün hastanede bebek istemediğini söylemiştin. Bende söylemedim üzgünüm haksızım biliyorum kızını senden saklamak büyük bir hataydı ama Barkın bitiktim, yok olmuş gibiydim savaşacak gücüm artık yoktu ben de kolay yolu seçtim özür dilerim."

Kalbinin acısıyla yandı Barkın, kızın gözlerinden her bir yaşı temizlemek istedi bitti üzülme demek istedi pişman olduğunun farkındaydı.. o da onun kadar bitmişti bir daha ayağa nasıl kalkacaklar bilmiyordu yara almışlardı bu yolda iki tarafta hem haklı hem haksızlardı.

Tutsa öpse Mert'in deyimiyle düzelir miydi bir şeyler, yoksa sadece olan biten paspas altına mı süpürülürdü?

***

Kusura bakmayın arkadaşlar haftaya sınavlarım var o yüzden bölüm kısa bir de biliyorsunuz ki yeni hikaye heyecanına girdim onu kurgulamaya çalışıyorum onu biraz daha özenle yazmaya çalışıyorum kendinize dikkat edin sağlıcakla kalın ❤️

Oy ve yorumları unutmayalım emeğe saygı 🥰

Buyur Buradan Yak!! (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin