Bir yarım saat sonra yine iki tane hemşire girdi odaya birisi benim yanıma gelip- kumsal Hanım hazır olduğunuz zaman çıkışınızı yapabilirsiniz.
Ufak bir tebessümle
- Teşekkürler
Dedim ve yavaşça kalkıp eşyalarımı toplamaya başladım.
KERİM
Kumsal eşyalarını toplayıp hastaneden çıkışını yaptıktan sonra onun yerine Kıvanç ı getirdiler. Doktorun dediğine göre ben ve Kaan da yarın taburcu olucakmışız. Kıvanç ın yanında Kaan kalacak ve bende o kızın yanına gidip özür diliyecektim. Gerçi Kaan gibi bir caniyi Kıvanç ın yanına bırakmak istemiyorumda neyse.
Burnuma gelen iğrenç hastane kokusuyla gözlerimi açtım. Çabucak tuvalete gitmeliyim yoksa hiç iyi şeyler olmiyacaktı . Kalkıp serumu askıdan çıkardım ve tuvaletin yolunu tuttum. Bir kaç dakika sonra odaya girdiğimde Kaan kış uykusundan uyanmış alaylı bakışlarıyla bana bakıyordu.
- Ne var olum neden öyle bakıyon?
- lan ayağa kalkınca farkettim hastane elbisesi sana çok yakışmış
- ya sorma
Yatağıma uzandığım sırada içeriye doktor ve hemşire girdi. Doktor Kıvanç ı kontrol ederken hemşire yanıma gelip
- geçmiş olsun
Deyip kolumdaki serumu çıkarttıktan sonra Kaan ın yanına gitti. Yataktan kalkıp eşyalarımı topladım. Kaan Kıvanç a refakatçi olcağı için burada kalbiliyordu ama ben sadece ziyaret saatlerinde burada olabilecektim. Saat yediye geliyordu. Kaan görmeden cüzdanından azıcık bir miktar para alıp hastaneden ayrıldım.
Öncelikle Kaan dan aldığım ikiyüz tl cikle karnımı doyurmaya hastanenin karşısındaki lokantaya gidicektim.Karnımı doyurduktan sonra
Kalan yüzelli tl ile taksiye binip Kumsal ın evinin yolunu tuttum.Takside giderken hem camdan dışarıya baktım hemde neden özür dilemeye ihtiyaç duyduğumu düşünmeye başladım. Zaten zorunda olmasak hırsızlık yapmazdık ki. Aslında tam zorunluluk değil bizimkisi sadece hazıra konma isteği gibi bir şey istesek çalışırız hatta denedik ama en uzun çalışanımız dört gündü oda ben Kaan ve Kıvanç emir almayı sevmedikleri için sadece bir gün falan dayanabiliyorlardı. Benimde sakarlığım yüzünden dört gün çalıştığım iş yerindende atılmıştım. Cuma günüydü kafede garsonluk yapıyorum. Bir tane müşteri geldi, siparişini aldım, sonra gidip hazırlamaya başladım neyse yanımdaki çalışan tezgahın üstündeki bıçağı istedi bende ona uzattım, tuttuğunu sanıp bıçağı bıraktım. Bilerek yapsam isabet gelmez adamın ayağına denk gelmiş. Sonra ben bir telaş yaptım ortalık savaş alanına döndü. Kovulmamla o günü atlatmış oldum.
- Abi geldik.... Abi
- he- Geldik abi inmiyecekmisiniz?
- ne kadar tuttu
- otuz lira
Parayı çıkartıp verdikten sonra taksiden indim ve eve doğru yaklaşmaya başladım. Kapının önünde durdum derin bir nefes alıp zile bastım. Bir kaç dakika sonra kapı açıldı. Beni gördüğüne epey şaşırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4K
Novela JuvenilAilesi yurt dışındayken kendisi evde yalnız kalan kumsal kendini tehlikelere karşı koruyabilecek mi.? En az kendisi kadar aksi olan üç erkekle tanıştıktan sonra başına neler gelecek? Hadi hep beraber okuyalim.