Çatı Katı

1-bölüm

Multimedya=Bahar Yakın

***
Binanın geleneksel olan çatı katı yemeğindeyiz yanımda ablam Ayşegül onun yanında canım kuzenim Sena karşımızda ise binanın  sahibi Yeşim teyze ile Salih amca vardı . Herkes şen şakrak yemeklerini yiyip muhabbet ediyordu . Yemekler yendikten sonra Yeşim teyzenin yaptığı şekerpareyi getirmiştik çayla birlikte muhabbet ederken Salih amca " kızlarım sizin karşı daireye yeni komşular taşınıyor ,evde biraz tadilat yapılacak yerler var o yüzden sesten rahatsız olabilirsiniz " gülümseyip Salih amcanın elini tutup " önemli değil Salih amca zaten biz sabahları iş de oluyoruz bizim için sıkıntı olmaz " Salih amca bana gülümseyip kafasını salladı . Muhabbete kaldığımız yerden devam ederken ablamın "Salih amca biz kalkalım artık saat geç oldu yarın işe gidicez " Yeşim teyze " tamam boncuk gözlüm hayırlı geceler hepinize " eve geldiğimde üşüdüğümü hissetmiştim ablamla ,Sena'ya 'iyi geceler ' diyip odama çıktım sıcak bir duş alıp hemen yatağa yattım .

***

Sabah kalktığımda kafamın içinden matkap sesi yankılanıyordu elimi kulaklarıma götürerek gözlerimi kapadım sıkıca hemen ayağa kalkıp lavaboya girdim işlerini halledince hemen çıktım kafamı saate çevirmemle şok yaşamam bir oldu saat 08:45 işe geç kalmıştım hemen üstümü giyinip hafif bir makyaj yaparak kapıya doğru koştum askılıktan montumu alıp kapıdan çıktım ama çıktığım gibi geri girdim eve kafamı kaldırıp baktığımda  karşımda terden saçları anına yapışmış biri vardı , sık sık nefes alıp veriyordu "pardon biz karşıya yeni taşınıyoruz da sizde varsa biraz buz ve bir tanede toka alabilir  miyim ?" Kafamı sallayıp montumu askılıma geri koydum "bir dakika beklerseniz hemen getiriyorum" diyip hemen mutfağa girdim masada ablam bana iki tane sandviç hazırlamıştı hemen biri alıp peçeteye sardım buzluktan da buz alıp diğer sandviçi de alıp kapıya çıktım adam hala beni bekliyordu ilk buzu verip sonra sandviçi uzattım bana anlaşmazlık bakışı atınca " ablam iki tane yapmış ve ikisi bana fazla gelir alır mısınız  yoksa bayatlayıp çöpe gidecek " kafasını sallayıp sandviçi elimden aldı sonra buzu alıp ilerledi bende montumu alıp kapıyı kitledim ve merdivene doğru ilerledim "pardon hanımefendi yanınızda toka var mı  acaba ?"  az önce ki adamdı bu tokada istemişti değilmi " özür dilerim ben unutmuşum ama bir dakika " bileğimdeki siyah tokatı çıkarıp verdim elimden alıp saçlarını geri yatırarak hafif  bir şekilde bağladı " teşekkür ederim bu arada ben Sinan " uzattığı elini sıkıp "bende Bahar  memnun oldum " gülümseyip "bende memnun oldum Bahar  ,daha fazla tutmayayım ben seni iyi günler " bende " sağol , kolay gelsin bu arada " kafasını sallayıp arkasını döndü bende yavaş yavaş aşağı indim zaten geç kalmıştım acele etmeye gerek kalmamıştı .

Yolda  sandviçi yerken bir yandan da  sekreterim Selin'in arayıp biraz gecikeceğimi söyleyip beni idare etmesini istedim .

Binanın içine girince hafif esen sıcaklık bedenemi titretirken ne kadar üşüdüğümü anlıyordum hemen yukarı odama çıkıp masanın üzerinde ki dosyalara bakmaya başladım bugün çok hastam yoktu  şimdilik onun için sabah kahvesi içmeninde bir zararı yoktu .

Selen'i arayıp iki kahve alıp gelmesini istedim . Kahvelerimiz gelince muhabbet ederek konuşmaya başladık . İlk hastam gelince annesi ve babasını içeri davet edip küçük kızı Selin'le birlikte oyun odasına yolladım . Çiftin karşısında ki koltuğa oturup "hoşgeldiniz ben Bahar Yakın " " merhaba doktor hanım ben Selim bu da eşim Necla " "bir şey içer misiniz ?" Kafalarını olumsuz bir şekilde sallayınca hafif gülümseyip "tekrardan hoşgeldiniz evet konumuza dönelim kızınızın ne gibi bir sorunu var Necla hanım ?" Necla hanım akmaya hazır olan yaşlarını gözünden akıttıktan masadan bir peçete alıp uzattım " teşekkür ederim . Kızımız İpek altı yaşında geçen sene ikizi Pırıl sokakta araba çarpmasıyla öldü ve İpek kaza sırasında ve sonrasında hep oradaydı yerde kanlar içinde gördükten sonra çığlık attı ve son kez sesini duyurdu . Doktora gittik ama ses tellerinde sorun olmadığını sadece psikolojik olarak konuşmadığını söylediler ." Bir kaç saniye gözlerimi kapatıp sindirmeye çalıştık evet mesleğim gereği alışmam lazımdı ama işte olmuyordu , gözlerimi açıp karşımda ki çifte ufak bir tebessüm edip " anladım Necla hanım üzücü bir olay başınız sağ olsun . " "Teşekkür ederim Bahar hanım ". Masada ki sudan bir yudum alıp " şimdi sizden biraz İpek hakkında bilgi istiyorum kendisine biraz daha yakın davranmak için yani 'neler sever , hangi çizgi filmleri izler ya da en sevdiği oyuncağı ' bana bunları söylerseniz belki onunla iletişim kurmam daha kolay olur ." Selim bey " İpek öyle vaktini televizyonda geçiren bir çocuk değil genelde sokakta arkadaşları ile oynar ya da evde el becerisini geliştirecek aktiviteler yapar. En sevdiği oyuncağı babaannesinin ona ve Pırıl'a yaptığı büyük bir bebek var o başka pek bir oyuncakla oynamaz ."
Kafamı tamam anlamında sallayıp " peki hep böyle miydi yok sa kardeşinin ölümünden sonra mı bu aktivitelere başladı ?" Selim bey " Hayır . İpek'le , Pırıl her zaman farklı şeylere ilgi duymuşlardır . Evet televizyon da izlerdiler ama bizim belirlediğimiz saat aralıklarda televizyonun başında fazla vakit geçirmelerini istemezdik . " söylediklerinden deftere not aldım . " peki sizin de onlarla  birlikte yaptığınız oyunlar var mı ?" Necla hanım " evet var bazen benim işim erken biterse birlikte mutfakta bir şeyler yapıyoruz . Selim'de eve erken gelirse  hep birlikte çizgi film ve ya oyunlar oynuyoruz." Gülümseyip deftere bir şeyler yazdım .
" şimdi ben sizi biraz dışarı alıyım İpek'le biraz muhabbet edelim bu arada okuma yazma biliyor mu?" "Evet . Okul öncesi eğitim gördüğü için biliyor ."
"O zaman ben sizi dışarı alıyım."
Necla hanımla ,Selim bey dışarı çıkınca bende Selin'i arayıp İpek'i buraya getirmesini istedim . İçeri giren kızıl ile turuncu arası olan saçları ve kahvenin en açık tonunda ki gözleri olan İpek girdi ilk geldiğinde fazla incelemeye vaktim olmamıştı ama şimdi  bakıyorum ki bu kız büyüyünce çok canlar yakacak .