BAŞIMIN BELALARI (Askıya Alındı)

10. BÖLÜM ~ZAAF~

    Şuan nerdeyim biliyor musunuz ? Bende bilmiyorum. Sabah uyandıktan sonra kafamın estiği biyere gitmeye karar verdim. Ve kesinlikle burası neresi bilmiyorum. Güzel değil mi sizce de. Hiç bilmediğiniz biyerde gezmek.

    Biraz daha yürüdükten sonra telefonum (iphonem ) çalmaya başladı. Arayan kişi Zengin pikachuydu (mert). Bana iphone aldıktan sonra ismini böyle değiştirdim.

   Benim komiğime gitti aa sizene !?

  Neyse telefonu açtığım an soruları sıraladı. "Nerdesin, kimlesin, niye evde değilsin ve neden abinler evde?" Tam gülerek cevaplıcaktim ki son sorusu duyunca "Ne!" Diye bağırdım. Abimleri mi görmüştü e o zaman abimler onu mu görmüştü? "Aymira abinler beni görünce beni soru yağmuruna tuttu. Bende onlara biz evleneceğiz dedim. O yüzden mecrubuz yoksa kan çıkar." Dediklerini tartıp biçtim ne diyordu bu asalak." Mert şaka yapıyorsun umarım." Kıkırdadı "Neyse şakaydı ama abinler beni gördü ve onlara kuryeci olduğumu yanlış yere geldiğimi söyledim. Senin yüzünden kuryeci de olduk iyi mi?"

  Bu dediğine güldüm. "Nerdesin sen bu arada?" Kafamı etrafıma çevirdim. Bir kaç bina vardı ilerisi yeşillik alandı. Bilmiyordum nerde olduğumu.

En başından beri istediğin şey bu değil miydi Aymira? Güzel bide kaybolmuştum. "Valla bende bilmiyorum ki." Dedim telefonda. Mert'in söylenmesi kulağıma geldi. "Ne bokuna bilmediğin yerlere gidiyosun kızım sen." Ofladım. Sanane be adam diyemedim. "Konum atıyorum gel beni al." Deyip konumu attım .

   Gülme sesi geldi. " Gelmiyorum lan kal orda." Dediği an bozulmamış gibi yapıp "Bana hava hoş Mert Be..." Ağzıma bir bez parçası konulduğunda çırpınmaya başladım. Bu tür kitaplar okuduğum için salak kızlara baya sövüyorum bu bölümlerde. Nefes almamayı akıl edemiyolar mıydı? Nefes almadan bayılmış gibi yere düştüm. 20-21 yaşlarındaki adam beni bırakıp telefon konuşması yapmak için iki adım ilerime gitti. Tam o sıra ayağa kalkıp koşacaktım ki bir bedene çarptım. "Hayırdır güzelim? Nereye böyle? "Dedi sırıtarak.

  Çocuğun sarı saçları, masmavi gözleri vardı ve en fazla 19 yaşında falandı. Koşmaya çalışacaktım ki kolumu tuttu. Yanımda taşıdığım bıçak aklıma gelince cebimden çıkarıp çocuğa doğru tuttum. Boşuna taşımamıştım ya. Bi eli hala kolumdayken hala sırıtıyordu. "Ooo sert kız, sevdim." Dedi gülerek.

  Arkamdan bi ses duyunca dikkatim dağılarak o yöne baktım. Ki bakmamla elimdeki bıçağa yönelip bıçağı aldı. Ne olduğunu anlamadan benim sırtımı göğsüne yaslayıp bıçağı boğazıma dayadı. "Bırak beni!" Diye bağırdım. Ama o beni takmadan boğazıma daha çok baskı yaptı.

  
   Diğer adam da telefon konuşmasını bitirip yanımıza gelmişti. Çocuk beni zorla arabaya yönlendirirken önümüzde tanıdık bi araba durdu. Sonunda rabbim şükürler olsun. Mert'in arabadan indiğini görünce beni tutan çocuğa 'şimdi sıçtın' bakışı attım.

  Mert daha bir adım atmışken büyük olan adam beni kendine çekip "Şşş orda dur bakalım." Dedi Mert'e doğru. Mert'in yüzünde daha önce görmediğim bir öfke vardı. "Ne istiyosunuz lan kızdan!" Diye kükredi Mert. Adam buna gülerek yanıt verdi. " Geçen yolladığım adamı dövmüşsün bende intikam alıyorum. "Sikerim intikamını." Diye tısladı Mert. Sarışın çocuk sırıtarak " Noldu Mert zaafını bulduk sanki ha ?" Dedi. Mert o çocuğun burda olduğunu yeni görmüş gibiydi. " Ege beni en son sinir ettiğinde ne olduğunu biliyosun ha ?" Dedi aynı tonda.
   Ege bir şey hatırlamış gibi yutkundu. Mertten korkuyordu. Beni tutan adam sıkılmış olmalı ki. " Hadi Mert zaafına veda et." Dedi. Mert bu dediğine güldü. "Sen çok şakacısın."

  Tam o sırada arkamızdan bir araba daha geldi. İçinden Mer'tin arkadaşlarından olan tolga (3. Bölümde Mertin yanındaki kişi) ve tanımadığım biri indi. Ellerinde silahların olmasına mı şaşırmalıyım yoksa o adamin arabasının tekerine sıkmalarına mı şaşırayım bilemedim. O sıra adam beni şaşkınlıkla bırakmıştı. Anında Mert'in yanına koştum ve sarıldım.

   Tolga ve adının Ateş olduğunu öğrendiğim çocuk adamları arabaya bindirdi. Mertte beni kendi arabasına bindirip deniz kıyısına götürdü. Azar yemek istemiyorum, azar yemek istemiyorum. "Aymira." Diye sakin bi şekilde başladı. Kedi yavrusu gibi bakış atınca " Bana öyle bakma." Dedi. Suçlu olduğumu biliyodum ne işim vardı bilmediğim yerlerde. "Mert onlar benden ne istiyor?" Kafasını bana çevirip "Benimle sorunları var ama onlar seni kullanıyolar."

   Kafam karışıktı. Mert bunlara ne yapmış olabilirdi ki. Şuan bunlara kafa yormayacaktım. Sadece dinlenmek istiyodum. Mert bana yaklaşıp dudağıma yönelince ilk başta kalakaldım. Ama sonradan onu durdurdum.

İmanli kızdım olm ben.(Hadi ama watpaad kızları imanlı olur)

   Ben kimseden böyle görmemiştim. Annem veya babam onları geçtim abilerim beni böyle görse reddederdi. Mert bu yaptığıma tepki vermedi. Üzülmüş müydü bilmiyorum ama ben böyleydim. Bana tersti böyle şeyler. Biraz daha oturduktan sonra kalkıp eve gittik. Ben kendi evime Mert kendi evine tabiki. Saçmalamayın.

Evde abimler yoktu. Betülü bize çağırdım. Sonra aklıma Mert Ateş ve Tolga geldi. Abimler gelmeden giderlerse sorun çıkmazdı. Daha öğlendi zaten. Yarım saat içinde ben ,Mert, Ateş ,Tolga ve Betül evde toplandık. Korku filmi izleyecektik. Benle Mert, Betülle de Tolga yan yana oturdu. Ben bunların arasını yapardım.

   Aramızda en şakacı ve en aç olan kişi Ateşti. Ve en çapkını. Ateş mutfağa geçmiş yine ve yine buzdolabını karıştırırken ben o görmeden aburcuburlara yöneldim.

  Tam mutfaktan çıkıyordum ki. "Aymira inşallah o elindeki bebeklerle beni aldatmıyosun." Dedi sevgilimmis gibi trip atarak. Bu dediğine güldüm. Arkamda duran Mert'i görünce Ateşe kızgın baktığını gördüm. "Ateş pezevenglik yapma siktir git şurdan." Dedi. Ateş bu dediğine gülerek bana döndü "Yenge sevgilin fena halde kıskanç." Dediği an Mert Ateş'e yumruk atmayı esirgemedi. Ateş burnunu tutarak ayağa kalktı." Kanka baksana burnum yerinde mi?" Tam bir çocuk gibiydi.

  Onun bu huyunu çok sevmiştim. "Yerinde ama yumulmuş sanki." Dedim gülerek. O da bu dediğime "Yamuktu zaten." Elini de 'aman boşver' dercesine salladı. Bu çocuk beni çok güldürüyordu.

Korku filmlerinden nefret ettiğimi söylemiş miydim? Cipsileri falan açıp filmi başlattık. Ben televizyon dışında her yere bakıyodum. Bunu farkeden Mert boynunu göstererek beni yanına çekti. Kafamı oraya koydum filmin sesi bile yeterliydi korkmam için.

   Aslında saçma salak şeyler olduğunu biliyodum. Ama bilinçaltım çok hassastı. Film Betül ve Ateşin çığlığıyla sonlandı. Evet yanlış duymadınız. ATEŞİN ÇIĞLIĞI. Bu çocuk manyak psikopat yaw. Erkek dediğin çığlık mı atar? Onlar gittikten sonra Betülü bizde kalmaya ikna ettim. Pek ikna sayılmaz aslında. Bizde kal deyip kafasına yastığı geçirmiş olabilirim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
İki eliniz kanda olsa bile voteyi çok görmeyin yaw ._.

Gençler bu arada bana nasıl bi bölüm istiyorsanız yazabilirsiniz.