DİLEĞİM SENSİN

🍷Bir Hüzün Var Gözlerinde...🍷

Bakışmaları gören Feride Emre'yi dürtükleyerek;

"Evet artık toplantıya başlasak mı?"

Emre ciddi olmayan bir tavırla "hı hı" diyerek karşılık verir. Ancak Rüya'ya bakmaya devam eder. Ablası tarafından koluna yediği darbe ile kendisini toparlamasıyla toplantıya başlarlar. Yaklaşık 1 saat 14 dakikalık toplantıdan sonra her şey tatlıya bağlanmıştır. Toplantı bitiminde Feride, Emre'ye ;

"Birbirinizi tanıyorsunuz herhalde. Öyle şaşkın şaşkın bakıştığınıza göre."

Emre, Rüya'ya bir şey diyecekmişçesine bakmaya devam ederken son dakikalar kalmıştır ve toplantı bitmiştir. Herkes çıkarken Emre, Rüya'nın kolundan tutup içeri çeker.

E: Senin ne işin var burada?

R: Ortak olduğunuz kişi abim ondan olabilir mi acaba? Ayrıca bundan sana ne.

E: Ne demek sana ne bundan sonra beraber iş yapacağız.

Rüya dışarıdan gelen "HADİ GEL" sesi ile Emre'nin yanından imalı bir sözle;
"Sen git başkaları ile bir şeyler yap"

Dedikten hemen sonra oradan uzaklaşır. Bu söze anlam veremeyen Emre peşinden gidecekken, Gamze;

"Emre~"

E: Efendim

G: Gel sana odanı göstereyim

Sessizce "Ah abla ya" sonrasında sesini yükselterek;

"Tamam geliyorum. Yalnız güzel manzarası olan bir oda olsun"

G: Şimdilik burası olsun o zaman. Daha sonra istediğin odaya geçersin.

Ablasının dediklerini onaylayan ve karnı acıkan Emre, öğle yemeğini yemek için Simge ve Emir'i arayarak konferans konuşması yaparlar.

E: Ben şirketten çıkıyorum. Yemeğe gidicem sizde gelsenize.

Sm: Biz Sıla'yla şirkete geliyorduk seni ziyaret etmeye o zaman gideceğin yere geliriz.

Emir: Benim de bir işim yok zaten gelirim.

E: Tamam bizde iniyoruz aşağıya. Simge şirkete geldiyseniz beraber geçelim restorana.

Simge "OLUR" dedikten sonra telefonlar kapanır.

Emre'nin aşağıya inmesi ve geri kalan herkesin bir araya gelmesi ile restorana geçilir. Grup arasında gelenektir ya illa ki hesap tartışması ilk dakikalardan başlar. Sıla;

"Ayh yeter be her seferinde aynı dert"

Bir anlık sessizlik oldu neden bilinmez. Etrafa yayılan ani gülüşler havada uçuşurken masaya sipariş edilenler gelir. Grup toplanırsa sohbet de koyu olur tabii. Ancak Sıla ve Simge'nin gözleri Emre'nin üzerinden düşmez. İstemsizce yayılan sesli gülmeler restorana dağılırken ortam karşı masadan gelen uyarıyla sessizliğe boğulur.

Y: Bu gülmeler de neyin nesiydi böyle?

Sm: Emre'nin belirsiz aşkı işte konumuz bu

Doğruydu. Genellikle grubun alay konusu Emre olurdu. Çünkü bir türlü yerinde duramayan aşk duyguları, her gün başka biriyle magazinlere çıkması grubun gündelik alay konuları için yeterliydi.

Gencin telefonundan düşmeyen bakışları diğerlerinin dikkatini çekmiş gibiydi. Dakikalarla yarışan o parmaklar kim bilir kimlere mesaj yazmak için çabalıyordu. Emir'in aniden yüksek bir sesle "OFF..." çekmesi ile Emre'nin dalgın bakışları sonunda telefonundan ayrılmış, masada bulunanların gözlerine odaklanmıştı. Garip bakışlarla etrafına bakarken Buse , Rüya ve Berk'in restorana ani girişi ve grubun oturduğu masaya doğru ilerleyişleri gencin bakışlarının dağılması sebep olmuştu. Üçlünün masaya gelene kadar geçen sürede gerçekleşen kısa sohbet durmuş , herkesin o an ki şaşkın bakışları gelenlere odaklanmıştı. Buse , Emre'yi süzerek "SELAM" der ve bu karşılıksız kalmaz.