"Çorabın teki salonda teki yatak odasında bıktım artık bıktım!"
İnanın bana evlilik kutsal değil kesinlikle bela bir kurumdu.Özellikle aynı evi,yatağı,yemeği ve daha bir çok şeyi paylaştığınız kişi çoraplarını canı nereye isterse oraya atıyorsa çok daha bela bir kurumdu.
Ben Chloe Styles.
5 yıl önce sırılsıklam aşık olduğuma inandığım kişiyle yolum kesişti ve 2 senelik inişli çıkışlı bir ilişkinin ardından evlenmek için hazır olduğuma inandığım ve bana herkesin içinde evlilik teklifi ettiğinde bir anlık şüpheye düşsem de onu ve kendimi rezil etmemek için teklifini kabul ettiğim adam Harry Styles ile bugün evliliğimizin 3. yıl dönümüydü.Ve gün bizim için harika başlamıştı.
"Bende senden bıktım uyduruk sütyenlerin her yerde!"
"Uyduruk mu?Geceleri dişlerken hiçte uyduruk demiyorsun!"
"Kaç sene önceydi o şimdi dişlemek bir yana çözerken bile iğrendiğim oluyor."
"Madem öyle bundan sonra çözmezsin olur biter!"
Ve elimde duran çorabı her zaman yaptığım gibi ona fırlatıyorum.Bunu hak etti.Hiçbir kadın memelerinin aşağılanmasını kabullenemez ben ise bu konuda iki kat daha takıntılıydım çünkü marketlerde yemek tariflerinin hemen yanında duran bilimsel dergilerin verdiği oranlara göre benim memelerim ülke geneline göre bir boy küçüktü.Bu da sürekli partnerimi memelerimle mutlu mu edeceğim yoksa mutsuz mu ikilemine sokuyordu beni ama bir zamanlar.Şu anda Harry'nin memelerime dokunmaması için onunla anlaşma bile yapabilirdim çünkü salyalarının vücudumda gezmesi bir süre sonra iğrenç bir hal alıyordu.
"Aşkım daha hızlı daha hızlı demeyi özlemeyeceğine emin misin?"
"İnan bana bedenim ve ruhum sen benden uzakta olduğunda çok daha huzurlu."
Yalan söylüyor sayılmazdım ama yine de seks olmadan bir hayat düşünemiyordum.Harry ile sevişmek bazı geceler güzeldi ama çoğu zaman durumu abartıyordu ve bütün büyü bozuluyordu.Eskiden doruklara ulaşacağım anlarda bana sürekli beni sevdiğini söyleyen adam artık faturaları yatırıp yatırmadığımı soruyordu ve dediğim gibi bütün büyü bozuluyordu.
"Katılıyorum senden uzakta olduğumda huzur bakımından resmen nirvanalardayım."
"Öyle mi?Daha önce deseydiniz keşke ona göre davranırdık!"
"Anlarsın diye düşündüm ama sen ve anlayış..." İşaret parmağını bir sağa bir sola sallarken çorabın diğer eşini de ona fırlatıyorum.Her zaman kavga ederiz ve birbirimize bağırırız ama şu anda bu kavganın diğer kavgalarımızdan farklı olduğunu hissedebiliyorum.Raydan çıkıyoruz.
"Ayrılalım o zaman!" diye bağırıyorum.Bu onu biraz şaşırtıyor ama başını olumlu anlamda salladığında biraz üzülmüyor değilim.
"Ayrılalım iyi olur." Ve çoğu zamanın aksine bu defa fikrime katılıyor. "Bir süreliğine otelde kalsam daha iyi olacak hatta." diye ekliyor ardından.
Hadi ama Harry ve otel...İyi bir ikili değil çünkü çok fazla yerini yadırgayan birisi.Ne zaman tatile çıksak yatak konusu yüzünden bütün tatilimizi zehir eden adamın bir süreliğine otelde kalması mucize olacak.Yarın akşam köpek gibi eve geri döneceğine eminim.Onu tanıyorum.O benim 3 senelik kocam.
"İyi olur." diyorum yine de çünkü dediğim gibi yarın akşam eve geri dönecek.
Ona fırlattığım çorapları alıp odaya geçiyor.Bavulunu aldığını anlamam uzun sürmüyor çünkü bavulu yerinden çıkarırken küçük saksılardan birini devirmeyi başarıyor her seferinde olduğu gibi.Bavula ne koyacağını bile bilmeyen birisidir o her zaman onun bavulunu da ben hazırlarım ve böylece o işlerini beleşe yaptırmanın verdiği keyifle aylak aylak etrafta dolanır.
Ne yapacağını daha iyi görmek için kapıya yaslanıyorum.Odanın içinde ağırca hareket ediyor çünkü şu anda otel fikri ona da saçma gelmeye başladı.Onu tanıyorum her zaman fevri kararlar alan ama sonra pişman olan birisi.
Hafta sonu ütülediğim takımlarından 3 tanesini bavula özenle koymaya çalışıyor ama hayır eğer bu şekilde koyarsa otele gittiğinde yeniden ütületmek zorunda kalacak fakat müdahale etmiyorum çünkü otele gitmek isteyen oydu sonuçlarına da katlanması gerekiyor.
"Beni izlemeyi kes!"
"Neden?Yoksa pişman olduğunu mu gizlemeye çalışıyorsun?"
"Pişman falan değilim."
"Yalan söyleme Harry sen otellerden nefret edersin.Kaç gün dayanacaksın otelde merak ediyorum hatta dur dur yarın eve geri döneceğine bahse girerim." Ufak bir kahkaha atıyorum.Kötü kadın kahkahası hani şu filmlerde olan ama cadı filmlerindeki değil.
"Sana katlanmaktansa otelde sürünmek daha heyecan verici duruyor." Biraz moralim bozuluyor.Benimle yaşamanın onu bu kadar kötü etkilediğini bilmiyordum.
"Başka birisi mi var hayatında?" diye soruveriyorum pat diye.Eğer ansızın sorarsam doğru cevabı verme olasılığı çok daha yüksek olabilir.
"Ne saçmalıyorsun sen?Kimse yok hayatımda ve mümkünse kimse de olmasın."
"Bekarlık sultanlık diyorsun yani."
"Evet ama senin uzun süre bekar kalacağını düşünmüyorum."
"O ne demek şimdi?"
"Ed evden gittiğimi öğrendiğinde o kaslı omuzlarını seninle paylaşmayı teklif edecektir ve daha sonra benimle seviştiğin yatakta onunla da sevişip aşk yaşayacaksındır buna eminim."
"Ed'i kıskanmayı bırak."
"Onu kıskanmıyorum ona acıyorum."
"Sen asıl kendin için endişelen Mary senden önce otele varmış olur."
"Mary evli."
"Ama gözü sende."
Yalan söylemiyorum ya da öylesine kıskançlık yapmıyorum.Mary evli hem de 12 senedir ama Harry ile aynı şirkette çalışmaya başladığından beri evliliğini sorgulayıp kocasından uzaklaşmaya ve benim kocama yakınlaşmaya çalışan orta yaş bunalımındaki bir kadına dönüştü.Beni rahatsız eden ise hala fazla seksi oluşuydu.Yine de onunla iyi bir seks yapılacağına inanmıyordum çünkü kadın 3 çocuk doğurmuştu.Vajinası kim bilir ne haldeydi.
Dediğim gibi bavul hazırlamayı bile bilmiyor bu yüzden birkaç iç çamaşırı ve çorap koyduktan sonra bavulu kapatıyor.
"Daha sonra gelir birkaç şey daha alırım."
"Hı-hı." Yarın dönecek biliyorum.
"Kendine iyi bak."
"Sende." diyorum fakat bir şeyler ters.Onu iş seyahatine yolluyormuş gibi hissetmemeliyim ama şu an tam olarak böyle hissediyorum.Kapıdan çıktığında dudaklarına şehvetli bir öpücük bırakıp gece beni düşünerek ıslanmasını mırıldanmam gerekiyordu eğer iş seyahati olsaydı ama hayır kapıdan çıkıp gitmesini sadece izliyorum.
3 yıllık kocamın birkaç kez ardına dönerek evini ilk terk edişiydi bu.Arabanın bagajına bavulu yerleştirdikten sonra yeniden dönüp bana bakıyor.Ne hissetmem gerektiğinden emin değilim.Gittiği için mutlu mu olmalıyım yoksa üzgün mü?Diğer çiftler ayrılık kararı aldığında ne yapıyordu?Biz kesinlikle bunu bile beceremiyorduk.
Arabaya binip motoru çalıştırıyor.Eskiden sabırsızlıkla gelmesini beklediğim yoldan şimdi gidişini izliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayrılalım O Halde!
Fanfiction"Aşka hala inanıyorum ve beni aşka inandıran adam hala aynı kişi." • Chloe çoraplarını evin her yerine attığı için Harry'den ayrılmak istiyor ve Harry'de onun sütyenlerini eskisi kadar seksi bulmadığı için.Peki ya gerçekten birbirlerinden ayrılmaya...