Babasının işi nedeniyle istanbula gitmek zorunda kalan
masum,tatlı,kıskanç,korkak ve hırçın bir kız.
hayatın kötü yönlerini çok küçükken görmüş
sert,sinirli,kötü,egoist bir erkek.
nefret,aşka dönüşebilen güçlü bir duygudur.
Herşey normaldi taki ist...
Sabah alarmın sesiyle uyandım yatağımdan kalkıp banyoya gittim ve duş aldım duştan çıkınca üzerime tayt ve tişört giydim saçlarımı tarayıp kuruttum ve topladım sade bir makyaj yaptım ve çantamı alıp gerekli şeyleri koydum
Bugün nişanımız vardı o yüzden öykü,ben,annem ve melisa abla kuaföre gidecektik melisa abla ve annem her ne kadar konuşmasalarda bir araya gelmekten çekinmiyorlardı o yüzden hep beraber gidiyorduk nişan elbiselerimiz tepsimiz yüzüklerimiz ve evin süsleri herşeyimiz hazırdı sadece kuaföre gidip hazırlanmak kalmıştı Aşşağıya indiğimde organizasyon şirketi hazırlıkları yapıyordu annem ve öyküde gelmiş melisa abla ve miraç ile koltukta oturuyordu yanlarına gidip "günaydınlar efendiim" dedim 'günaydın' dediler miraçın yanına oturdum ardından fatma teyze kahvaltının hazır olduğunu söyledi bizde kalkıp mutafağa gidip masaya oturduk ve kahvaltı yapmaya başladık babam işe erken gitmişti akşam erken gelmek için Kahvaltıdan sonra miraç bizi kuaföre bıraktı kendide kuaföre gitti bizde kuaföre girdik tüm hazırlıklar başladı 3 saatin sonunda hazırlanmıştık ve gerçekten güzel olmuştum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Masalın elbisesi ve ayakkabısı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçı ve makyajı
Hazırlandıktan 10 dakika sonra miraç gelmişti siyah bir takımın içinde mükemmel görünüyordu, beni görünce "çok güzelsin" dedi " Çok yakışıklısın" dedim ve anlıma uzun bir öpücük kondurdu daha sonra arabaya binip eve geldik eve geldiğimizde herşey hazırdı koltuğa oturduk "ben artık gidiyim kızı istemeye gelirken gelirim artık" dedi miraç gülerek ayağa kalktım ve onu kapıya geçirdim yanağımdan öpüp "çok güzelsin evlenene kadar kendimi nasıl tutarım bilmiyorum artık acısını düğün gecesi Çıkartırım" dedi utançla kafamı önüme eğdim "sapık" diyip koluna vurduk oda gülüp "en çok bu halini seviyorum" dedi ve gitti bende salona gittim yanaklarım kızarmıştı kesin çünkü yanıyordu koltuğa oturunca "hayırdır kızım yanakların niye kızardı ne dedi miraç sana" dedi melisa abla gülerek "hiçbirşey" dedim utanarak hepsi elini hehe der gibi salladı 3,30 saat sonra babam gelmişti ve bizde akşam yemeği yemistik tabımadığım bazı misafirlerde gelmiş ve salonda oturuyorduk ve ben heyecanlıydım miraç az sonra beni isteyecektı ALLAHIM En sonunda zil çaldı heyecandan ne yapacağımı bilmiyordum annem koluma vurup "kızım kapıyı açsana" dedi kafamı olumlu anlamda sallayıp derin nefes alıp kapıyı açtım karşımda elinde çicek olan miraç elinde çikolata olan alp gülen can ve tanımadığım bazi insanlar "hoşgeldiniz" dedim 'hoşbulduk' dediler ve içeri girdiler miraç çiçeği gülerek bana uzattı ben ne mi yaptım heyecandan mal mal baktım melisa abla koluma vurup "masalcım çiçeği alsan" dedi "ah pardon" dedim ve çiçeği aldım miraç gülüp içeri geçti çikolatayı alp öyküye vermişti can omzuma vurup "kanki kaderde seni istemekte varmış" dedi "öyle" dedim ve içeri girdik herkez koltuklarda oturuyordu ama ben sandalyede NEDEN? neymiş gelin kız koltukta oturmazmış ne alaka 15 dakika sonra öykü kulağıma eğilip "hadi kahveleri yapalım" dedi onu onaylayıp beraber mutfağa gittik ardından melisa abla gelmişti ve beraber kahveleri yapmaya başladık bütün kahveler hazır olmuştu ve götürmüştüm şimdi de mircın kahvesini damat fincanına döküyordum tam götürmek için elime almıştım öykü elimden alıp tezgaha koydu "napıyorsun" dedim "e tuz katıcam adettendir" dedi "olmaz ben kıyamam" dedim "olur olur" dedi "ya hayır katma kahvesine felan birşey" dedim aklınabir şey gelmiş gibi gülümsedi "o zaman suyuna koyarız" dedi "hı" dedim hemen tuzu alıp miraçın suyunun içine bolca koydu ve karıştırdı kahveyi elime verip "al götür soğumadan" dedi "miraç senin ağzına s-" dedim ve salona gittim melisa abla ve öykü de peşimden geldiler kahveyi ve suyu miraçın önüne koydum korkarak fincanı eline aldı ve bir yudum aldı beğenerek ve gururla bana gülümsedi ah suyun içinde tuz olduğunu bilse gülermi kahvesinden birkaç yudum aldıktan sonra su bardağını eline aldı ve ben içimden "aha şimdi sıctık" dedim miraç sudan bir yudum aldı ama hemen ardından suyu can ın püskurttü herkez kahkahalarla gülüyordu ama ben ve miraç hariç ah birde yüzüne gelen su nedeniyle can Miraç öksürük krizlerine girince mutfağa koşup temiz su aldım ve miraça verdim bardağı elimden alıp suyu içti gözlerimi 'sana bunun bedelini çok güzel ödeteceğim" der gibi baktı korkarak yerime oturdum Alp bogazını temizleyerek "evet efendim sebebi ziyaretimiz belli, gençler birbirini sevmiş beğenmiş ve evlenmek istemiş her ne kadar miraç iyi bir çocuk olmasada allahın emri paygamberin kabri ile kızınız masalı oğlumuz miraça istiyoruz" dedi, miraç alpin kafasına vurdu bizde güldük "ee madem birbirlerini sevip saydılar bizede bu mutlu çifti buluşturmak düşer, verdim gitti" dedi Babam herkes gülüp alkışladılar ve ayağa kalktılar bizde miraçla beraber herkesin tek tek elini öptük en son miraç ve ben sarıldık ve yan yana dikildik öykü salona elinde nişan tepsisi ile geldi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Isim yerinde masal ve miraç yazıyor gibi düşünün
tespiyi babama doğru uzattı babam yüzükleri alıp parmaklarımıza taktı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
sonra babam makası aldı kurdelenin önüne getirip miraça baktı "kızımı çok mutlu et" dedi "şüpheniz olmasın" dedi miraç babam gülüp kurdeleyi kesti ve herkez alkışladı bizde babamın elini öptük sonra miraç bana dönüp alnımı öptü ve cebinden kırmızı kutuyu çıkarıp içinden tektası Aldı ve parmağıma taktı daha sonra dans müziği çaldı salonun ortasına geçip dans etmeye başladık
2 saat boyunca müzikler çalmış ve oynamıştık ve acayip yorukmuştuk misafirler dağılmıştı sadece can alp öykü miraç ve ben vardık annem yeni gitmisti melisa abla ve babam odasına Geçmişti bizde salonda oturuyorduk benim kafam miraçın omzundaydı miracın kafasıda benimkinin üzerindeydi "ee çifte kumrular artık nişanlısınız darısı bize" dedi alp "onlar bir günde buna karar vermediler miraç bazı şeyleri düşündü ve ilişkiyi bu raddeye getirdi" dedi öykü triple "e ben ne yapayım" dedi alp can alpin kafasına vurup "mal kız evlilik teklifinden bahsediyor" dedi "haa" dedi can hepimiz gülme krizlerine girdik öykü hariç :) "ee düğün ne zaman" dedi can "2 ay sonra" dedi miraç "ooo uzatmanın anlamı yok diyorsun kardeşim" dedi alp "aynen öyle" dedi miraç "ee adam kac senedir kendini tutuyor dayanamıyor artık" dedi can bunun sapıkça birsey olduğunu anlayınca kızarıp "ben üzerimi değiştireyim" dedim ve hızla odaya çıktım arkamdan gülme sesleri geliyordu Odaya çıkıp geceliğimi giyip saçlarımı topladım makyajımı temizledim ardından kapım tıklandı içeri miraç girdi "gittiler" dedi kafamı olumlu anlamda salladım oda geceliğini giymişti ve yatağa yattı bende gidip yanına yattım beni kendine çekip saçımı öptü kafamı göğsüne koydu "nişanda bu kadar yorulduysak düğünde ne yapacagız hiç bilmiyorum.. ama enerjik olmamız gerekiyor" dedi ayy daraldım konu neden hep oraya geliyor utanıyorum amaa :(( "of şu konu oraya getirip durmayın" dedim sessizce kafamı kaldırıp baktı "utanınca çok güzel oluyorsun" dedi ve yüzünü yüzüme yaklaştırdı "banane utandırma" dedim "2 ay sonra düğün var balayına nereye gideceğiz" dedi "bilmem sence" dedim "yurtdışımı türkiyemi" dedi "aslında hep evleneceğim adamla balayına karadeniz turu yapmak istemişimdir" dedim "tamam o zaman karadeniz turu yaparız" dedi "rize ve trabzona gidelim" dedim "olur" dedi ve anlımı öptü burnumu öptü ve dudaklarıma ufak bir öpücük kondurdu bende kafamı göğsüne koydum oda kollarını bana sardı "evde bakmamız gerek" dedi "evet" dedim "herşeyi sırayla yaparız" dedi " bencede... ay bir stres yaptım" dedim gülüp "rahat ol" dedi kafamı olumlu anlamda salladım "o suyun içine tuz katmanın cezasınıda çekeceksin" dedi kıkırdadım ve yorgun olan gözlerimi kapattım.
