Penelope durakta otobüsü beklemeye koyuldu. Durakta bankta otururken, yanına bir kız geldi. Uzun boylu , açık tenli bir kızdı. Üzerindeki rengarenk kıyafetler ona çok yakışmıştı. Gülümseyerek " Selam, ben Lisa!"dedi. Penelope uzun zamandır böyle bir kız görmemişti."Ben de Penelope. " Lisa gülümsedi."Seni daha önce buralarda görmemiştim" Penelope buraya yeni taşındıklarını ve yeni bir okula gideceğini söyledi. Lisa'nin da bu okulda olduğunu öğrendi. Beklerken önlerinden sarışın mavi gözlü bir çocuk geçti. Penelope içinden' çok yakışıklıymış' diye geçirdi. Tam bunu dile getirecekti ki
" Bu Mark."dedi Lisa."Okulun popülerlerinden biri. Bütün kızlar ona hayrandır. Ne yalan söyleyeyim yakışıklı çocuk haa." İkisi birlikte gülüştüler. Hava biraz soğuk ama dondurucu değildi. Rüzgar esince Penelope montuna biraz daha sarıldı. Güneş şehre daha yeni doğuyordu. Bir süre sonra sarı renkli otobüs geldi. Sırt çantalarını asınıp otobüse bindiler. Okula vardıklarında okulun çok büyük olduğunu farketti. Şimdiden bir arkadaşı olmuştu bile. Belki de annesinin dediği gibi okul güzel geçecekti bu yıl. Herkes rahat ve üniversite gibi rahat hissediyordu. Penelope ve Lisa binanın önüne geçtiler. Yaklaşık 10-15 dk sonra müdür kürsüye geçti ve konuşma yaptı; " Evet çocuklar! Yeni bir yıl bizi bekliyor. Bu yıl her zamankinden farklı aktiviteler yapacağız. Çeşitli yerlere geziler, spor kursları , okul içi etkinlikler düzenleyeceğiz. Kurallara uymayanlar en ağır şekilde cezalandırılacaktır. Okul üniforması sadece pazartesi ve çarşamba günleri giyilecektir. İdari kata izinsiz herhangi bir bahaneyle de olsa hiç bir öğrenci giremez. Bu arada öğrenciler lütfen ergenliğinizi ders dışında yaşayın. Erkekler ve kızların gereğinden fazla birbirlerine yaklaşması disiplin cezası ile sonlanacaktir. Öğretmenlerinize saygılı olun. Son olarak tuvaletleri düzgün kullanın. Bir şeyi nasıl kullandığınız ahlakinizi temsil eder. Ha bu arada içeri sırayla girin." Konuşmayı bitirdikten sonra herkes deli danalar gibi koşarak içeri girdiler. Sinifimi çok merak ediyordu. Öğrenmek için okul müdürü Mr Thomson'ı buldu." Mr Thomson, efendim , .. şey...ben hengi sınıfta olduğumu merak ediyordum da.."dedi kekeleyerek Penalope. Mr Thomson gerçekten korkulacak bir yüze sahipti.
Siyah bıyıkları ve iri cüssesi onu iyice korkutucu yapıyordu. Thomson kalın bir sesle "10-E 2. Kat soldaki koridor" kaybolursan 2.kat görevlisini bulursun. " Penelope hızlıca bu binadan çıkıp 5 katlı mavi binaya gitti. Kolej olmasına rağmen kalabalikti ama lüktsü. Mavi binaya girince sağdaki büyük kafeteryayi gördü. Beyaz masalar ,rengarenk sandalyeler vardı. Yürüyen merdivene doğru gidip bindi. 2.kata gelince sola döndü ve karşısında 10-E yazısını gördü. İçeri girdi ve sınıfın ne kadar aydınlık olduğunu farketti. Onu çok mutlu edecek bir şey gördü Lisa da bu siniftaydi.Gidip Lisa 'nın yanına oturdu. Lisa ya gülümsedi. Sınıf yaklaşık 18 kişiydi. Kızlar erkeklere oranla daha azdı. Siniftakilere öylece bir bakındı;en arka sırada kitap okumayı sevdiği belli olan gözlüklü bir kız, hemen önünde sıraların üstüne oturarak sohbet eden bir grup erkek, ön sıralarda bir kısa boylu bir de orta boylu erkek. Sınıfın tamamı bu değildi. Sınıf ferahti.Mavi açık renk stor perdeleriyle sarı kitaplığıyla çok hoş görünüyordu. Tam etrafa bakinirken içeri 3 kız girdi. Penelope onları görür görmez tanıdı. Bunlar rüyasındaki kızlardı.Ama nasıl olurdu? En öndeki kısa kız rüyasındaki gibi aşağılayıcı bakıyordu
Adlarını tam Lisa'ya soracakken orta boylu ve kısa boylu erkek onların yanına gittiler."Selam Kate"dedi orta boylu olan."Selaağmm"dermiscesine bir bakis atti kisa boylu kumral kız. Birlikte arka sıraya gidip dedikodu yaparmışçasına bir şeyler söyleyip gülüyorlardı."Bunlar sınıfın ve okulun popülerleridir. Aptal olduklarını düşünüyorum. Dikkat et herkesle dalga geçerler. Eğer sana bir şey derlerse aldırma"dedi Lisa konuşanları göstererek. "Bak bu kumral kısa olan Kate. Grup lideri de diyebiliriz, herkes onun emrindedir.
Sarışın olan Taylor diğeri de Evy. Bana göre hepsi aynı aptal ve şımarık" Bunları konuşurken bir ses duyuldu; "BAK BAAK! Sinifimiza yeni bir hanım gelmiş. Hoşgeldiniz hanımefendi. Yoksa bizim salak Lisa ile mi takılıyorsun? Yazık-" " Lisa hakkında doğru konuş! Sanırım herkese laf atmaktan kendine hiç bakamamışsın. Bana sorarsan tuvalette ayna var canım." Penelope bu sözleri soyledikten sonra herkes ona dik dik baktı. Bazı kişilerde 'OOOO' lafı vardı. Kate konuşmadı. Tam cevap verecekken içeriye bir kadın girdi. Sınıfı selamladi, masasına oturdu. Bir süre sonra öğretmen kalktı "Merhaba! Ben Elanor Larson. Bana Mrs Larson diyebilirsiniz. Sınıf öğretmeniniz benim. Bu yıl Mr Thomson'ın da dediği gibi güzel bir yıl olacak. Ayrıca matematik derslerinize de ben gireceğim."dedi ve yerine tekrar oturdu.
Ders sonunda Lisa ve Penelope kafeteryaya indiler. Mavi renkli duvarın önündeki masaya oturdular."Hey Pen, ne yiyelim? " dedi Lisa. Bu sırada cüzdanını çıkarıyordu. "Ben kahvaltıyı tam olarak yapmadım aslında hazırdı fakat keyfim yerinde değildi. Sanırım sandviç alabiliriz" Lisa"Benden!" Lisa büfeye benzeyen yerin yanına gitti ve elinde iki sandviçle geri döndü. Sohbet ederlerken "Şu Kate denen salaktan hiç hoslanmadim. İleri geri konuşup duruyor."dedi Pen."O öyledir, bu yıl ondan çekeceğimiz var."derken biraz da tuhafti. Daha sonra Lisa'yı kendi arkasinda bir yere dikkatlice bakarken gördü. O tarafa doğru baktığında sabahki sarışın çocuğu gördü. Mark demişti Lisa. " Hey , yoksa bu çocukla mı ilgileniyorsun?" Penelope bunları dalga geçiyor gibi söylüyordu." Pen?!"dedi Lisa siritarak. "Yani aslında öyle değil de-"
"Anladım ben, anladım" dedi Penelope. "Ee neden gidip söylemiyorsun?" "Ya çünkü o genellikle böyle Kate gibi havalı kızlarla takılır. " Lisa konuşurken Penelope Mark'ın yanındaki çocuğa takılmıştı. Orta boylu kumral yakışıklı bir çocuktu. Üzerinde bir takımın forması vardı. Ayakkabıları turuncu renkteydi ve çok hoş duruyordu.Lisa Penelope'nin onu dinlemedigini görünce " Sen kime bakıyorsun peki namideger Penelope Evans?" "Şeyy-ben mi? Yoo bir yere bakmıyorum-sadece-" "Yoksa Mark'in yanındaki çocuğa mı? " "Hayır yani evet.. Bahsetmişken o da kim?" "O Jack. O da popülerdir. Gördüğün gibi yakışıklı da. Diğerlerine göre daha iyidir ama pek hoslandigim söylenemez. Yoksa onu beğendin mi?" "Sayılır sadece yakışıklı buldum o kadar" "Tamam Pen, belki ileriki zamanlarda- " "Lütfen Lisa şu konuyu kapatalım. " derken zil çaldı ve sınıfa çıktılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elektronların Kontrolcüsü
FantasyPenalope , lise çağında içine kapanık dalga geçilen bir kızdır. Kendisini sıradan biri gibi zannetsede onun bambaşka güçleri hayatını değiştirecektir..