Bade ' den
Eve geldiğimiz de erkekler bavulları topamış bizi bekliyordu " aşkım ne bu hal " diye sordu idil " aşkım hollandaya gidiyoruz " dedi egehan oha ne " NE " diye bağırdık hep bir ağızdan " hadi gidip makyaj mazelelerinizi alın yolda anlatırım " dedi barış yukarı çıkıp makyaj malzemelerim aldım ve aşşağa indim " kulaklığımı şarj aletimi ve özel kupamı aldınmı aşkım " dedim kafa salladı sonra hep beraber kocaman olan karavanın içine bildik " hadi anlatın nereye gidiyoruz böyle apar topar " diye sordu öykü " bizim babalarımız mafya onlar sayesinde arkadaş olduk biz yani bizde mafya sayılırız öff neyse işte bizi çağıran çocuk muhammet diye bir çocuk koççum benim bizim yardımcımız bize haber vermeye gelmiş bizim daha önceki sevgililerimiz yani önceki sürtükler bizle hep para için bir oldular onlarda sizi sürtük zannetmişler oyüzden ayrılın felan diyolar bizde kabul etmeyince bi adama sizi bulmasını söylemiş bunu mert duymuş ve gelip bize söyledi bizde sizi o yüzden hollandaya kaçırıyoruz " dedi egehan vay amk hiç böyle düşünmedim " ha unutmadan şunnarı alın " dedi barış içinden hepimizin en sevdiği hayvanlara göre olan bileklikleri çıkardı benimde en sevdiğim hayvan ağaç kakandı ne yani uzun gagasını çok seviyorum " bu hayvanların üzerine iki kez bastığınızda tehlike var demektir " dedi burak " ama bir kere bastığınızda bizim babalarımız sizi yakalamış demektir " diye ekledi ege beraber arabada giderken birinin kafası önce inince korktum sonra bu kişinin buraktan başkası olmadığını anladım
Bir saat sonra
Ada ' dan
Şu an hava alanındaydık ve uçağımızın gelmesini bekliyorduk " hadi yemek yiyelim " dediler hera ile idil aynı anda bizde onları onayladık
" ne yiyelim " diye sordu ege kızlar ile aynı anda bakışıp " KUMPİR " diye bağırdık hepimiz kumpiri çok severiz ege kafa salladı erkekler kumpir almaya gitti ve geldiler şuan kumpirimi yemiş kenarlarını yemekle meşkuldüm kızlar daha içini yiyiyordu erkeklerin hepsi bana baktı " ne oldu açlıktan dışını damı yiyiyorsun " dedi deniz " bikere sen sevgiline bak o benden daha çok sever dışını " dedim denize bakarak " benim sevgilim siz gibi değil " dedi araf besteyle birbirimize bakıp kahkaha attık " yalnız hera kumpirin içini değil dışını sever " dedi beste kahkahaların arasında " aşkım sen yapmazdın öyle şeyler dimi " dedi barış " öyküye bütün kumpirlerin dışını ver sesetmeden yer " dedi hera " aşkım sen yapma bari " dedi burak badeye bakarak bade kumpiri sömürmüş öylece bakıyordu " kimse senin sevgilinle kumpir yarışına giremez " dedi öykü egehan oturmuş idilin kumpir yemesini izliyordu " benim sevgilim sizin gibi değil demek isterdim ama malesef " dedi egehan idilin önünden çekildiğinde idilin kendi kumpirini sömürmüş egenin kinide bitirdiğini gördük gülmeye başladık " ama o benimdi " diye sızlanan barışa döndüğümüzde öykünün onun kumpirini iki dakkada yediğini gördük biz kahkahalar ile gülerken idil ile öykü kolkola girip sinirli bir şekilde " nihahahahanihah " diye gülüp bizim taklidimizi yapıp yerlerine oturdular
Dört saat sonra
Bade ' den
Şuan hollandaya indik dakka uçakla gelmiştik dört saatimizi aldı neyse erkekler bavullarımızı indir diler sonra bir tane araba kiralamışlar oraya gittik oha bu araba dörtlü yani normalde bindiğimiz taksiye birtane daha ekleyin yani kısaca limuzin herkes sevgilisiyle oturdu aklıma gelen soruyla yerimden sıçradım " siz erkekler siz topladınız dimi bizim kıyafetlerimizi " dige sordum hepsi başını olumlu anlamda salladı " size bizim iç çamaşırlarımıza dokunma yetkisini kim veriyo " diye sordum kızların anca aklına gelmişti sanırım hepsi benimle aynı ifadeyi aldı " ya acelemiz vardı topladık işte abartmayın " dedi barış Sitem edere bizde bakıştık " tamam birdaha olmasın " dedi arabayı kullanan egehana bakarak hep beraber gülüyorduk sonra bum
Yaza ' dan
O kızlar o arabada çok mutluydu ilk defa geçmişlerini unutmuşlardı o erkekler o arabada mutluydu ilkdefa herhangi bir kızın yanında doğal davranıp onlara bağlanmışlardı peki şindi berabermi ölüceklerdi o arabaya çarpan şey neydi bir çocukmu ? hayır bir taksi mi ? hayır o zaman herkes mutluyken onları mutsuz yapan o şey neydi ? o şey bir kamyondu o on iki kişinin belkide hayatını karartan şey bir kamyondu ama bu kamyon yollarına öylesine mi çıkmıştı yoksa bu işin içinde birşey mi vardı ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bitmeyen Hikaye
Fanfiction" Kardeş nedir ? " diye sordu sesinden iğrenip nefret ettiğim adam çektiğim acıyla zar zor cevap verdim " Sevgilerin en sadesi, en içtenidir kardeş sevgisi... Arkanda sağlam bir kaledir... Bir elmanın bölünmüş dilimleri gibidir kardeşler... Kendi ar...
