HayleyRebekah sessizce yanıma yanaştı. Ben gözlerimi bir noktaya sabitleyip anlatmaya başladım.
"Lucien vardı ya hani yaşlı olan vampir. Onun esiriydim bunca yıl. Bu şehri terk ettim çünkü sürümü öldürmekle tehdit etti. Melezleri öldürürsem rahat bırakıcağını söyledi."
Gözümden bi damla yaş düştü.
"Rebekah bu şehri asla terk etmek istemedim. Onu asla terk etmek istemedim. Mecbur kaldım. Yapmak zorundaydım. Çocuklar,bebekler vardı. Onları ölüme terk edemezdim. "
Rebekah şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Iyi de senin sürün zaten katledildi."
Göz yaşlarını sildim ve oturduğu kayadan doğruldum.
"Alçak beni kandırdı. Melezleri öldürdükten sonra yanlarına gittiğimde hepsi ölmüştü. Daha sonra beni kaçırdı. Yıllarca işkence etti. "
Rebekah ın gözleri dolmuştu. Hızla bana sarıldı.
"Özür dilerim. Ben böyle bi şey olabilecegini dusunememistim. Hayley gerçekten özür dilerim."
Birbirimizden ayrıldığımızda oturduğum yerden kalktım ve Rebekah ın kalkmasına yardım ettim.
"Sen nereye gidiceksin şimdi. "
Yönümü manzaraya çevirdim. Biraz etrafa baktıktan sonra tekrar Rebekah a döndüm.
"Bu gece burdayım. Sen eve dön "
Rebekah bana tekrar sarıldı. Ona karşılık bende sıkı sıkı sarıldım. Benden ayrılınca bir saniyede ortadan kayboldu.
KLAUS
Rebekah hala dönmedi. Acaba bi şey mi oldu. Tam ben bu düşüncelerle kendimi yicekken Rebekah eve döndü. Üzgün gözüküyordu.
"Ne oldu. O iyi mi?" Yanımdan geçip koltuğa oturdu.
"Çok zor şeyler yaşamış. Nick hep gittiği için onu suçladık ama hiç mecburiyetten gitmiş olabileceği aklımıza gelmedi."
Bi dakka hayley ona anlatmımıydı .
"Sana anlattı mı ? "
Rebekah sanki duymamış gibi devam etti.
"Dünyanın en berbat arkadaşıyım. "
Onu sarstım.
" REBEKAH! Her şeyi anlat ."
HAYLEY
Bu manzara bu şehir. Mükemmel demek az kalır. O kadar çok seviyorum ki. O kadar çok özlemişim ki. Ölumsüz hayatimi burda gecirmek istiyorum. Ben hayallere dalmışken bi ses geldi. Yavaşça arkama döndüğümde karşımda Klaus u gördüm. Oturduğu yerden kalktım. Tam konuşucakken vampir hızıyla dibime geldi ve beni öptü. Derin ve özlem doluydu. Ona karşılık verdim. Tutkuluydu. Aynı yüzyıl önceki gibi. Ayrıldığımızda ellerini yanaklarıma çıkardı.
"Biliyorum. Rebekah anlattı. Özür dilerim. Sana yardım edemedigim için. Bunu engelleyemedigim için..." Onu susturdum.
"Senin suçun değil " O koyu mavi gözleriyle bana bakıyordu.
"Seni seviyorum küçük kurt"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERİ DÖNÜŞ (KLAYLEY)
Fantasy"Neden yüzükleri aramaya devam etmedin ki. Ah onları öldürmemeliydim. Onlardan güç alıyordun..." Adam kızın sözünü kesti. " Melezlerin canı cehenneme Hayley, ben senden güç alıyordum."