Louis yine bir sabah yürüyüşü için aynı sahile inmişti. Kulağında kulaklık varken cebinden sigara paketini çıkardı ve içinden bir tanesini alıp paketi tekrar cebine sokuşturdu. Daha sonra çakmak için elini cebine soktuğunda çakmağın olmadığını farketti. Çakmağı masanın üstünden almayı unutmuştu. Sıkıntıyla ofladı ve etrafta insan var mı diye bakındı. İlerideki kayalıkların üzerinde birisi oturuyordu.Galiba bir erkekti. Sabahın 5'inde buraya gelmesi garipti ama Louis yadırgamadı ve oraya doğru yürümeye başladı.
Kayalıklara ulaştığında "Hey!" diye çocuğa seslendi ama çocuk duymadı. Tekrar seslendiğinde yine cevap alamayınca biraz daha yaklaştı ve çocuğun kulağında kulaklık olduğunu farketti.
Çocuğun yanına oturdu ve kulağındaki kulaklığı çekip aldı. Çocuk sinirle yan tarafına döndü ve aşırı bir şaşırmış haliyle Louis'ye baktı. Gözlerini kocaman açmıştı,böylece gözünün yeşili daha belirgin hale gelmişti. Kıvırcık saçları dağınıktı.
Louis gülümseyerek "Merhaba." dedi. Ama çocuk hala aynı bakışlarla Louis'ye bakıyordu.
Louis "Eee...iyi misiniz?" dedi ve çocuk sonunda kendine geldi. Bir iki saniye önüne bakıp nefes aldıktan sonra "Merhaba." dedi gülümseyerek. Gülümseyince gamzeleri ortaya çıkmıştı.
"Özür dilerim rahatsız ettiysem ama..çakmağınız var mı acaba?"
Çocuk birkaç saniye Louis'ye baktı. Sonra kafasını sallayarak cebinden mavi bir çakmak çıkarıp Louis'ye uzattı. Louis sigarasını yaktıktan sonra çocuğa çakmağı geri uzattı. Çocuk da cebinden bir sigara çıkarıp yaktıktan sonra çakmağı cebine koydu. Ve birlikte denizi seyrederek sigara içmeye başladılar.
Louis bir sohbet başlatmak amacıyla "Genç duruyorsun." dedi. "Kaç yaşındasın?"
Çocuk sigarasından bir nefes aldıktan sonra "22." dedi. Ve sonra "Sen Louis Tomlinson'sun." dedi.
"Evet biliyorum." dedi Louis gülümseyerek. Çocuk da gülümsedi.
Çocuk "Bu saatte yürüyüşe çıkman garip. Saat 5." dedi.
"Aslında bu saatleri daha fazla seviyorum. Sessiz ve sakin. Başka bi zaman çıksam çok fazla fotoğraf çektiren oluyor. Açıkçası bazen sıkılıyorum." dedi Louis.
Çocuk gülümsedi. "Galiba şu an senin keyfini bozdum?"
"Fotoğraf çektirmek istemezsen,gayet rahatım şu an."
Çocuk sigarasından son bir nefes çekti ve kayalıklarda söndürüp denize attı ve ayağa kalktı.
Louis ona bakarak "Gidiyor musun?" dedi. Çocuk kafasını salladı "Seni rahat bırakayım." dedi ve arkasını dönüp yürüyerek gitti.
Louis ise arkasından bakakaldı. Nedense çocuğa içi ısınmıştı,sanki eskiden tanıyormuş gibi.
Sanki eskiden tanıyormuş gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
unknown boy》l.s
FanfictionLouis dünyaca ünlü bir şarkıcı ve Harry de ona aşık bir gay. [larry stylinson]