Come on baby,this ain't the last time that i'll see your face

215 20 13
                                    


Merhaba Jongin,
Bu gece, aman tanrım bu gece çok garip, cidden çok garip şeyler oldu. Şuan ben bunları yazarken sen masamın yanındaki kanepemde,en sevdiğim battaniyeme sıkı sıkı sarılmış bir şekilde uyuyorsun. Şimdi neler olduğunu en baştan alalım çünkü muhtemelen sen uyandığında o yaşananları hatırlamayacaksın ve ben de sana gerçekleri anlatmayıp hiçbir şeyin olmadığına dair yalan söyleyeceğim. Her neyse başlıyorum, bu akşam mesai biter bitmez eve geldim, duş aldım, yemek yedim daha sonra ise friends'in bir bölümünü açıp koltukta pineklemeye başladım ardından çok ilginç bir şey oldu; kapı çaldı. Asıl ilginç olansa kapıyı çalan kişinin sen olması. Evimi nereden buldun , nasıl buldun hiçbir fikrim yok ama zil zurna sarhoş bir şekilde kapımın önündeydin. İlk başta tabii ki şaşırdım ve sana burada ne işinin olduğunu sordum, sense gülerek beni özlediğini söyledin. Gecenin ilk darbesini orada yedim. Seni içeriye aldım fakat ayakta bile duramıyordun bu yüzden iki kolunu da belime sardın. Karnımda kelebekler oluşması için artık fazla yetişkin olduğumu düşünürdüm ama sanırım değilmişim. Sen kollarını belime doladığında yeni yetme flörtler gibi kelebekler uçuştu karnımda. Zar zor aklımı geri toplayıp seni yavaşça koltuğa oturttum,  ayılman için bir kahve yapıp yanına gelecektim ki sen gitmeme izin vermedin, bilirsin içince çok konuşursun ve yine öyle yaptın, "Seni özledim Sehun." Dedin bu da ikinci darbeydi. Bacaklarımın titrediğimi hissedince koltuğun boş kalan kısmına,yanına,oturdum. Ben de seni özledim Jongin, ben de seni özledim esmerim. Hem de o kadar çok özledim ki bir saniye olsun yüzünü görmek içimde fişeklerin patlamasına, göz yaşlarımın tıkalı bir çeşme misali hemen göz pınarlarıma dolmasına sebep oluyor. " Neden sevgiline gitmedin ?" Diye sordum sana çünkü sabah olduğunda bunları hatırlamayacağımı biliyordum. Sorumla beraber bakışlarını tam gözlerime diktin, "Zaten sevgilime geldim." Diye mırıldandın. Tanrım, Jongin bu gece bana kalp krizi geçirtmeye ant içmiş gibi bir halin vardı. Sonra bir anda boynuma atladın, öyle sıkı sarılıyordun ki bir an boğuluyorum sandım, tam seni geri itecekken hıçkırdığını duydum, ağlıyordun Jongin. Çok ağlıyordun hemde. Ellerimi sırtına doladığımda bu sefer daha sesli ağlamaya başladın. Sen ağladıkça kalbime bıçaklar saplanıyordu sanki öyle canım yanıyordu. Sen ne zaman ağlasan ben de ağlarım tutamam kendimi biliyorsun o yüzden benim de gözlerim doldu hemen. Bir süre sadece gözlerim dolu dayanabildim fakat daha sonra söylediklerin hıçkıra hıçkıra ağlamam için bir neden oldu. Söylediğin her bir kelime aklımda yankılanıyor Jongin, " Özür dilerim Sehun, çok özür dilerim Sehun, seni seviyorum Sehun, seni çok seviyorum Sehun, her şey için özür dilerim Sehun, böyle olsun istemezdim sevgilim, onu sevmiyorum Sehun, yemin ederim onu sevmiyorum, seni seviyorum Sehun..." Sen bunları dedikten sonra ne kadar daha sarılarak ağladık bilmiyorum, en sonunda sen omzumda uyuya kaldın. Kendime gelebilmem oldukça zaman aldı,kendime,gelebilmem, olanları kavrayabilmem biraz zaman aldı. Daha sonra seni koltuğa yatırıp üzerine en sevdiğim kareli battaniyemi örttüm. Şimdi ise hemen baş ucundaki masada oturmuş, masa lambasının yüzünü aydınlatan ışığı ile bir yandan seni izleyip diğer yandan sana bunları yazıyorum ve aklımda onlarca soru işareti var. Sorun ne Jongin ? Onu sevmiyorsan neden onunla berabersin ? Neden onun elini tutuyorsun ? Neden onu öpüyorsun ? Neden ona karşı ne kadar romantik olduğun ile ilgili dedikodular dönüyor Jongin ? Neler oluyor ? Kafayı yiyeceğim. Soru işaretleri içinde boğulup öleceğim. Beni sevdiğini söylüyorsun ama beni görmezden geliyorsun, bana acı çektiriyorsun, bizi bitiriyorsun. Vivi gece uyanıp seni koltukta uyurken görünce nasıl da çıldırdı biliyor musun ? Oradan oraya deli gibi zıplayıp oyunlar yaptı, biraz koynuna kıvrıldı sonra yine kendi minderine gitti. Biz bir aileydik Jongin. Beni durduk yere terk edip başka birisi ile olan da zil zurna sarhoş kapıma gelip beni sevdiğini söyleyerek ağlayan da sensin. Derdinin ne olduğunu bilmiyorum ama dengemi alt üst ediyorsun. Umarım bir an önce,çok geç olmadan, bir karara varırsın.
Seni gene fazla seviyorum.

                                           Sevgiler, Sehun.








Yeeeeey ! Sonunda sınavı atlattım, sanırım istediğim iki bölümden birini tutturabiliyorum ama mezuna bırakabilirim gelen sıralamalara bağlı yine de atlattııım, umarım beğenmişsinizdir hatalarım varsa çok çok özür dilerim, yorumlarını eksik etmeyin lütfen fikirleriniz benim için çok değerli. Herkese bol gülmeli eğlenmeli tatiller dileriim.

                                        Sevgiler, Sensei.

Somebody else || SeKai ||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin