13.Bölüm...

43 8 0
                                    

Sabah olduğunda da  dae uyanmamıştı. Ben yine geç uyumama rağmen dae den erken uyanmıştım. Annesi burada kaldığımı duyunca acaba ne tepki verdi merak ediyordum. ‘’Bae lütfen’’ dediğinde dae’nin uyandığını sandım. Bu çocuk benimle ayrılmadı ki neden bae lütfen diyip duruyor anlamıyorum. En sonunda yanına doğru gidip elimi alnına koydum hani belki hasta olmuştur diye. O anda uyanınca ilk beş dakika çok tepkisiz kaldı. Sonra bana dik dik bakmaya başladı en sonunda hızla yataktan doğrulup ‘’bae senin odamda ne işin var? Dur bir dakika sen ben uyuduktan sonra gitmedin mi? Yatağa kim yatırdı? Bae benim üstümü sen mi değiştirdin?’’ diye bağırarak konuştuğunda ‘’ya-ah öncelikle ben gidecektim ama sen bae gitme dedin ayrıca seni yalnız bırakmak istemedim. İkincisi seni yatağa arkadaşların yatırdı. Üçüncüsü üzerini abin değiştirdi. Dördüncüsü…’’ diyip sustuğumda onun o şişmiş olan gözlerine baktım çok tatlı duruyordu panda yavrusu gibiydi. ‘’Dördüncüsü ne bae?’’ dediğinde ona baktım ve ‘’senin için çok korktum. Şuan kendini nasıl hissediyorsun?’’ dediğimde gülümsemeye çalıştı ve ‘’öldürülen bir kurttan hallice’’ dediğinde yanına gidip oturdum ‘’üzülme olur mu? Kendisi kaybeder ayrıca artık eskisi gibi ol’’ dediğimde kendime şaşırmıştım ‘’neyse ben artık gideyim çok rahatsızlık verdim’’ dediğimde kalkmaya çalıştım ama dae elimden tutup beni oturtturdu. Sonra sıkıca sarıldı. ‘’Bugün birlikte gezelim mi buna ihtiyacım var’’ dediğinde kafamı salladım. O anda karnım guruldadı. Neden şimdi olmak zorunda . ’’Ama önce karnını doyurmalıyız’’ dedi gülümsedim ve aşağıya inmeye başladık. ’’Annenler kızmaz mı?’’ dediğimde bana baktı ve ‘’hayır kızmazlar. Ayrıca evde kimse yok’’ dediğinde ‘’neden?’’ diye soru sordum. Bana bakıp gülümsedikten sonra ‘’babam ve annem şirkete gidiyorlar. Şirket işleri zordur bilirsin. Abim ise o da üniversiteye gidiyor üniversite ikinci sınıfta’’ dediğinde kafamı salladım. Masaya oturduğumda annem aklıma geldi ‘’annemi aramam lazım bir dakika’’ dedikten sonra telefonumu çıkarttım ve çekinmeden yanında konuşmaya başladım ‘’alo anne. Anne biliyorum kahvaltıya yetişeceğim demiştim. Direk okula gideceğim anne. Anne ceza mı? Lütfen hayır ne olur telefon olmaz. Bilgisayar da olmaz. Anne ya. Of tamam. Okuldan çıkar çıkmaz şirkete geleceğim. Sonra görüşürüz’’ dediğimde dae bana bakıyordu ‘’annen hala ceza mı veriyor?’’ dediğinde kafamı salladım. ‘’Evet annemin sözünü dinlemezsem yada sözlerimi tutmazsam telefonum bilgisayarım elimden alınıyor yada bir günlüğüne dışarı çıkamıyorum. Orta okuldayken de, okula telefon götürüyordum eve geldiğimde annem telefonumun şarjına bakıyordu %50 den azsa bir gün boyunca telefonumu vermiyordu’’ dediğimde ağzı açık bana bakıyordu. Dediğim gibi çok zengindik ama annem şımarık ukala bir kız olmayayım diye böyle cezalar uyguluyordu. Dae bana bakarken ağzıma bir domates parçası atıp çiğnemeye başladım. Dünden beri okul kıyafeti ile duruyordum ve bu çok rahatsız ediciydi. Bana bakmaya devam ederken ‘’ne var? Söylediklerimde ciddiyim’’ dediğimde bana onaylar şekilde baktıktan sonra ‘’sadece şaşırdım. Şımarık olmaman güzel bir şey’’ dediğinde ona baktım ‘’şımarık insanlardan nefret ederim çünkü ahmak gibi davranıyorlar’’ dediğimde duraksadı ve gülümsedi. ‘’Haklısın önceden bende öyleydim’’ dediğinde sinsice gülümsedim ve ‘’hala öylesin hiç şüphen olmasın dae’’ dediğimde ‘’aslında yakışıklı, sevimli, bilgili, popüler, insanların vaz geçemediği, sosyal bir insan olmak benim suçum değil kendimi çok seviyorum’’ dediğinde ona baktım ve ‘’yuh artık dae sınırlarını aşıyorsun egon boyundan büyük taşıyamayacaksın bak’’ diye dalga geçtiğimde bana baktı ve gülümsedi ona bakıp ‘’hala üzgün müsün ? ‘’ dediğimde kendime aferin yine hatırlattın dedim. Ne yapıyorum ben ya. Bana bakıp ‘’ben onu sevmiştim bae ki hala da seviyorum. O bana değer vermedi ama ben ona değer verdim o ise daha fazlasını istedi onun için kaç kişi dövdüm hatta hastanelik ettim her dediğini yaptım ama o beni sevmedi’’ dediğinde ona baktım gözleri dolmuştu o sırada telefonum çaldı arayan annemdi. ‘’Bugün serbestsin ama hafta sonu dışarı çıkmak yok küçük hanım’’ dediğinde ‘’heyyoo annem benim be. Tamam anne seni seviyorum’’ dediğimde dae gülümsedi. Bana bakıp ‘’babanlar nasıl öldüler?’’ diye sordu ağzımdakini yutmadan bekledim. ‘’Babam ve dara’nın babası çocukluk arkadaşı ve ortaklar iki sene önce birlikte iş gezisine gitmişlerdi. İki gün sonra da döneceklerini söylediler ama o gün çok yağmur yağıyordu. Babamlar yinede gelmek için yola çıkmışlar yani biz öyle biliyoruz. O gün uçurumun kenarından geçerken yağmur nedeniyle tekerler kaymış ve babamlar uçurumdan yuvarlanmışlar. Yani o gün benim en kötü günümdü’’ dediğimde gözlerim dolmuştu. Elimi hafifçe tuttuğunda hızla çektim. Bana bakmaya devam ederken kapı hızla açıldı ve üzerime atılan şeyle yerimde sıçradım…   

Bölümü bugün eve gelince tamamladım umarım beğenirsiniz. Sizce kim geldi ve bae'nin üzerine ne atıldı? Bir daha ki bölümde bağlamaya çalışacağım :) Medyada Kim Jun Su var :)

ღღ  OYUNUN DEVAMIღ ღHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin