Liseli Veliahtlar

LV-19

Multi Melih. İyi okumalar...

-"Ne ara kendini bu kadar çok kaptırdın kendini Rüya? Tamam birçok flörtün oldu ama hiç birine bu kadar çabuk alışmadın. Hatta bir hatalarını görür görmez her yerden silen sen değil misin? Nasıl hemen Melih'e güvenip alışırsın? Demek Aylin'in sana laf atması o yüzdendi ve gelip Melih'in selam vermesi de."

Rüya Melih ile yakınlaşmalarını anlatmıştı. Parti de nasıl dans ettiklerini ve numaralarını aldıklarını da. Melih'e gram güvenmiyordum. Rüya'nın ise hemen alışıp güvenmesi çok saçmaydı.

-"Biliyorum Melih'i hiç sevmedin ama dışardan göründüğü gibi biri değil. Çok iyi anlaşıyoruz. Kendini size nasıl lanse ediyorsa bana tam tersi."

-"Bak, üstüne gelmeyeceğim. Sadece dikkatli olmanı ve kendini kaptırmamanı istiyorum. Her şeye karşı tedbirli olacaksın tamam mı?"

-"Ya Ada, beni savaşa gönderir gibi niye konuşuyorsun? Birbirimizi tanıma fırsatı verdik sadece. Başka bir şey yok güven bana."

-"Sana güveniyorum ama neyse ya tamam. Sıra ben de. En başından başlıyorum."

Rüya meraklı gözlerle bana bakıyordu. Ona Berke'nin dayısından, barda olanlardan ve gelip Demir'in saçmaladığı konuşmayı anlatmıştım. En çok Demir'e şaşırmıştı.

-"Berke konusunda çok haklısın. Geçen senelerde sana hep kızıyordu dövüşüyorsun ringlere çıkıyorsun diye ki bence Berke'nin yaptığı daha kötü bir şey. Çeteden bahsediyorsun sonuçta. Peki o çeteden bir haber var mı? Yani kimler kaç kişiler ne iş yapıyorlar falan?"

-"Sadece bir çete olduğunu biliyorum. Belki Berke öğrenmiştir. Evet ben en azından para kazanıyordum. Berke'nin yaptığı ise tam bir saçmalık."

Ben Amerika'da özel ileri dövüş ve savunma dersi almıştım. Babamın zoruyla tabii. Döndükten sonra ben boşu boşuna mı 2 yıl ders alıp acı çektim amk diyip ringlere girdim. Sadece ring değil sokakta kötü bir şey yapanı gördüğüm zaman direk dövüyordum. Ta ki bu seneye kadar. Babam artık yeter demiş benim psikolojik tedavi almamı sağlamıştı. Tedavim bu yaz bitti. Babama hâlâ kinliyim birçok şeyden dolayı.

Flashback(4 yıl önce)

-"Melisa Hanım babanız sizi odasında bekliyor."
Kim bilir hangi konuşmayı yapacaktı yine. Melisa arkadaşlarına kötü davranma,Melisa öğretmenlerini zora sokma,Melisa eşyalara zarar verme... ve bir çoğu daha. Acaba hangisiydi.
Odanın kapısına geldiğimde kapıyı üç  kere tıklayıp kapıyı açtım. Babam gözleriyle gelmemi belirttiğinde ufak adımlarla içeri girip kapıyı kapattım. Ellerimi önümde birleştirip azar konumumu aldım.
-"Melisa bavulunu hazırla. Sana tavsiyem büyük bir bavul olsun. En az 2 yıl yetecek kadar."

Kafamı kaldırıp gözünün içine bakmaya başladım. Çok soğuk bakıyordu. 5 yıl önce bana baktığı gözlerden çok farklıydı. Beni en az 2 yıl nereye gönderebilirdi ki. Fransa? Teyzelerimin yanına ama onları sevmezdim ki. Nereye gönderebilirdi ve neden?

-"İyi de nereye gideceğim ki nereye göndereceksin beni? Yoksa artık beni tamamen mi istemiyorsun yanında. Çok mu uzağa göndereceksin. Bu kadar mı bıktın benden söylesene neden?"
Gözlerimde ki öfkeyi ona gönderiyordum. Çok sinirliydim. Her zaman sinirliyken yaptığım gibi sol elim yumruk hâlini almış ve tırnaklarım avucuma batıyordu.