BÖLÜM 28 - Kazanan

7 0 0
                                    

- Neymiş anladığın?

- Sen benim söyleyeceğimi düşünüyorsun. Doruk'u yani.

Hayal bir oh çeker.

- Ne oldu bir rahatladın? Bu kadar korkmana gerek yoktu.

- Çok korktum hem de. Sağol ya.

Hayal giderken Baha onun önüne geçer ve geçerken de bir şey söyler :

- Bana az önce sağol dediğinin farkındasın değil mi?

Baha hafiften gülümser ve içeri girer. Hayal de arkasından girer. Bulut, Hayal'in yanına oturur.

- Hayal bir sorun mu var?

- Ne?

- Ben durduracaktım da Utku bırakmadı. Ne oldu? Neden seni dışarı çıkardı?

- Benden rahatsız olmuş da. Onu konuştuk.

- Nasıl yani?

- Boşver önemli değil ya. Olsa ben sana söylemez miyim?

- Peki sana güveniyorum.

Utku işaretle  Baha'nın  öğrenip öğrenmediğini Hayal'e sorar. Hayal kafasını sallar.

Baha herkese konuşma yapmak için salonun ortasına gelir.

- Size bir şey söyleyeceğim. Bu bizi buraya getirenlerin çoğunu öldürdüm ben. Sadece tek bir kişi kaldı. Ondan da parayı alacağım. Yeri sadece ben biliyorum ve açıkçası size söylemeyi düşünmüyorum.

Bulut:

- Parayı kendin için mi alacaksın?

- Ben Bulut sakince her şeyi anlatıyorum. 2 gün  düşünüp size söyleyeceğim. Ya hepimiz alacağız ya da sadece ben. Dinlediğiniz için teşekkür ederim benden bu kadar.

Ekin:

- Senin o parayı kendine alacağınızı biliyoruz.

- Madem öyle diyorsun öyle yapalım. Karar vermeme gerek yok yani.

Bulut:

- Karar vermek iyi olur Baha. O zamana kadar bekleyeceğiz.

- Peki.

Baha koltuğa oturur. Utku ve Hayal dışarı çıkarlar. Masaya otururlar.

- Bunları yaşamadan önce kendi hayatımdan hep şikayet ederdim. Buraya geldiğimizde anladım her şeyin değerini.

- Neler oldu ya burada?

- Herkes öldü.

- Utku, Doruk'u benim öldürdüğümü  bir sen bir de Baha biliyor başka kimseye sakın söyleme.

- Aşk olsun Hayal. Tabii ki söylemem. Siz Baha ile ne konuştunuz?

- Bu meseleyi işte. İlk önce benden rahatsız olduğunu söyledi. Sonra da bunun sebebinin Doruk'u öldürmem konusunda endişeli olmam olduğunu sandı.

- Oh iyi bari. Sen ne düşünüyorsun?

- Utku onu sevdiğim şüphesini hissedince midem bulanıyor resmen.

- Umarım öyle bir şey yoktur. Eğer onu severse-... ona aşık olursan bana söyle. Ben seni yargılamayacağım.

- Çok sağol Utku. Sen olmasan ne yapardım ben?

- Kar yağmaya başladı içeri girelim.

- Tamam.

Onlar girecekken Baha dışarı çıkar.

NOTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin