1.BÖLÜM

72 7 9
                                    

"Intikam alman gereken kişi benim , kızımı rahat bırak Fatih!"

Babamın konuşması üzerine kafamı ona çevirdim sabahtan beri ellerim ve kollarım bağlı bir şekilde harabe bir yerde bu Fatih denilen adamla duruyordum ,yorgunluktan artık gözlerim kapanmaya başladığı için kafama dayanan silahla ayakta zor duruyordum . Arkamda ki adam yine o iğrenç sesiyle konuşmaya başladı

"Sen dua et kızını görüyorsun, yarın senin haberin bile olmadan öldürüp evinin önüne bırakmayı planlıyordum ama yerimizi buldunuz "

Öldürüp atmak ! O kadar sakin söylemişti ki kanım dondu. Nasıl bu kadar sakin olabiliyor hâlâ anlamış degilim. Sabahtan beri babamın onun abisini öldürdüğü ile ilgili söylemediği , anlatmadığı hiçbir şey kalmadı . Ben dinlemekten yoruldum o konuşmaktan yorulmadı . Zaten çoğunu dinlememiştim.

"Sana kızımı bırak dedim ! Onun suçu yok abin öldüğünde o daha 5 yaşındaydı "

Babamın bana çaresizce bakması canımı çok yakıyor. Ne onun elinden bir şey geliyor ne de benim...

"Benim abimin ne suçu vardı? Söylesene benim abim sana ne yaptı? Abim öldüğünde ben 19 yaşındaydım, bizim birbirimizden başka hiç kimsemiz yoktu ama sen benim abimi bile benden aldın. Ben o gün kendime bir söz verdim benim yaşadığımı sen de yaşayacaksın diye kendime bir söz verdim. Abimin öldüğü gün yani yarın senin de kıymetlin olan kızını öldürüp benim yaşadıklarımı senin de yaşamanı izleyecektim. Ama biraz fazla erken oldu sen ve yanında ki salak bizi çok erken buldunuz.

Babam artık susmuştu Mert desen zaten sesi çıkmıyor sadece hayretler içinde olan biteni izliyor , benim gibi ...

" Yanlış yapıyorsun Fatih , peşini bırakmam, yanına kâr kalır mı zannediyorsun ? Seni kendi ellerimle abinin yanına gönderirim, bırak lan kızımı "

Arkamdan gelen tık sesiyle silahın emniyetinin açıldığını anladım. Bu kadarmıydı yani benim hayatım, yaşayacaklarım , yaşadıklarım hepsi buraya kadarmıydı? 17 sene sadece 17 sene ilk 10 senesini güzel geçirdiğim 17 sene... Umudum tamamen zayıflamıştı artık sadece silahtan çıkacak ve kafama saplanıp beni anında bu dünyadan alıp götürecek o mermiyi bekliyordum . Başka çarem de yoktu zaten...

Babam bir adım öne gelerek ;

"Sakın o silahı ateşleme , sakın "

"Bir adım daha gelme hiç acımam, hemen geri git , ÇABUKKK!"

Katilim olacak adamın sona doğru bağırmasıyla kendime geldim . Mert ve arkasında ki 3 adam sadece hayretler içinde olanları izliyordu . Ben de hâlâ ne olduğunu anlamış değilim ya neyse , nasılsa az sonra bu dünyadan gideceğim çokta şeyapmamak lazım...

Babam tekrar geri gitti, Mert in konuşmasıyla kafamı ona çevirdim

"Yapma Fatih gençliğini de masum bir kızın hayatını da yakma. O daha 17 yaşında , abini de seni de tanımaz etmez, onu öldürünce abin geri mi gelecek sanıyorsun. Gelmeyecek ! Abin öldü Fatih yıllar önce öldü! Ne yaparsan yap onu geri getiremeyeceğini ikimiz de çok iyi biliyoruz! Belki içinde ki ateş sönecek zannediyorsun ama sönmeyecek , aksine iyice büyüyüp seni de mahvedecek . Kendine gel elinde ki silahı bırak !"

"Demek sen de konuşmayı biliyorsun Mert ... bak bu güzel. Hiç konuşmayınca dilini yuttun zannettim. Şimdi o saçma sapan düşuncelerini kendine sakla . Senin konuşmaya hakkın yok çünkü ! Sen abimin en güvendiği kişiydin , ikinci kardeşi gibiydin , benden sonra seni severdi bu hayatta ama bakıyorum da sen de vefasızmışsın baksana hemen abimin katilinin sağ kolu oldun !"

"Fatih abin uyguladığı saçma teorileri yüzünden öldü, bunun ne benimle ne de Cahit Bey le hiç bir alakası yok!"

"Bu kadar konuşma yeter , vedalaşın"

Babam bana bakarak elini havaya kaldırdı ve sakin ol dercesine işaret yaptı... ne yani ölürken son hareketi bu muydu? Bana hiçbir şey söylemeyecek miydi? Arkamdan gelen silah sesiyle boşluğa düşer gibi soğuk parkenin üzerine düştüm , en son hatırladığım şey Mert in gelerek başımı kucağına almasıydı....

İNTİKAM UĞRUNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin