Just One Week |liskook✔️

7 Days

7 gün, 19 saat, 38 saniye

Bugün yine seni gördüm. Sadece 7 günün kalmıştı, sadece 7 gün.... 1 hafta.... Zaman çok çabuk geçti. Önceden seni gizlice takip edip, çektiğim fotoğrafları yatağımın başına asarken hiç ölmeyeceğini, seni kaybedeceğim zamanın asla gelmeyeceğini hayal ederdim. Ama hepsi sadece bir hayalmiş.

Bankta oturmuş arkadaşlarınla sohbet ederken bir yandan da içeceğini yudumluyordun. Ben ise tek başıma içeceğimi yudumlamaya bırakmış seni izliyordum.

Bir süre öylece baktım sana. Ama bir anda kahverengi elalarını benim koyu kahvelerime diktin. Rahatsız olmuşa benzemiyordun, ama ben seni rahatsız etmiş gibi hissediyordum. Gözlerimi istemeye istemeye kahverenginin en güzel tonundan ayırdım ve içeceğime geri döndüm. Dişlerimin arasındaki pipeti ezmeye devam ettim. Sen ise arkadaşlarınla olan anlamsız sohbetine....

¿?¿?¿?¿

  Evinin bulunduğu sokağa girmiştin. Ardından da ben girmiştim. Seni takip edeceğim zaman sayısı her geçen dakika azalıyordu, kalan zamanınla beraber....

7 gün, 12 saat, 7 saniye

  Elime her zamanki fotoğraf makinemi aldım ve çekeceğim son fotoğraflardan bir tanesini çekmek için hazırlandım. Ama senin güzel kahvelerin yine her şeyi bozmuştu.

  Gözlerini kameranın merceğine diktin. Korkmuştun. Gözündeki korkuyu her halinden anlayabiliyordum.

  Kamerayı hemen indirdim ve arkamı dönüp adımlarımı hızlandırdım. Ayak seslerim boş sokakta yankılanırken senin sesini işittim.

"Hey! Sen kimsin?"

  Cevap vermedim. Yine seslendin.

"Sana diyorum! Dursana!"

  Ayak seslerinin bu tarafa doğru geldiğini fark ettiğimde köşeyi döndüm ve koşmaya başladım.

  Beni tanımanı istemiyordum. Beni takip etmeni, yakalamaya çalışmanı istemiyordum. Ben sadece senin yaşamanı istiyordum. Ama belli ki çok fazla şey istiyordum çünkü Tanrı bu isteğimi asla yerine getirmeyecekti.

  Ana caddeyi, sokak lambasının parlak sarı ışığı gözüme vurunca anladım. Kapüşonumu kafama iyice yerleştirdim ve evime doğru yol aldım. Son kez sesini duymuştum. Sokağın başından bağırıyordun.

"Yarın yine gel! Seni tanımak istiyorum, kapüşonlu çocuk!"

?¿?¿?¿?¿?¿