Last Day

826 86 43
                                    

Final

  8 saat, 15 saniye

Evet, sadece 8 saat. 8 saat sonra artık sen olmayacaksın. Neden bu kadar kısa sürdü.

Dünkü öpücüğünün etkisinden çıkamıyordum. Senden hiç ama hiç böyle bir şey beklemiyordum, beklemeyecektim. En azından düne kadar...

Sadece oturup güneşin batışını izliyorduk ve sen bi anda- Aah! Her neyse. Tarih dersinde bu tip şeyleri düşünmek zaten bulanık olan kafamı iyice bulandırıyordu.

"Evet söyle bakalım Jungkook! Tarihte yapılan ilk yazılı antlaşma hangisidir?!"

"Eııııı...."
nE?

"Dersi dinlemezsen bilemezsin işte. Sana yarına ödev. Tarihteki ilk yazılı antlaşma hakkında geniş çaplı bir araştırma yapacaksın ve yarın da gelip bize sunacaksın."

"Tamam hocam."
Neden hocam?

Ne güzel(!) artık hiç yoktan nur topu gibi bir araştırma ödevim olmuştu. Hem de yarına! Bi gün ne kadar kötü geçebilir?!

¿?¿?¿?¿?¿

"I love it when you call me Señorita.

I wish I could pretend I didn't need ya."

Bugün hiç görüşmemiştik ve ben de seni takip etmeye karar vermiştim. Kulağında kulaklıkların vardı. Hangi şarkıyı dinlediğini tahmin etmek çok da zor değildi. Farkında olmadan dışından şarkıyı söylüyordun. Sesinin bu kadar güzel olduğunu şu ana kadar farketmediğim için çok pişmanım. Eğer farketseydim her gün seni dinlerdim.

5 saat, 47 saniye....

¿?¿?¿?¿?¿

1 saat, 28 saniye....

Pencereden seni gözetliyorum. Ve seni her gördüğümde gözlerim biraz daha yanmaya başlıyor. Sadece 1 saatin kaldı ve ben çok üzgünüm.

  Birkaç dakika sonra pencereyi açmak için perdeyi aralıyorsun ve beni farkediyorsun. Pencereyi açıp bana el sallıyorsun.

"İçeri gelsene. Hava soğumaya başladı."

  Gözümden sadece saniyeler önce düşen bir damla gözyaşını silip kafa salladım. Kapıya yöneldim. Son kalan gücümle de demir kapıyı ittirip içeri geçtim.

?¿?¿?¿?¿?¿

  15 dakika, 9 saniye

  45 dakikadır sadece konuşuyoruz ve ben zamanı durdurmak istiyorum. Sadece zamanı durdurmak istiyorum.

"Jungkook sen iyi olduğuna emin misin?"

"E-evet."

  Derin bir nefes alıp devam ettim.

"Bir şeyler yiyelim mi?"

"Olur. Dolapta biraz cips vardı."

  Sen ayaklanıp mutfağa koşarken ben sadece arkandan bakıyordum.

¿?¿?¿?¿?¿?¿

  3 dakika, 21 saniye

  Sadece 3 dakika....

  Ellerini avuçlarım içine aldım ve bedenini bana döndürdüm.

"Lisa konuşma ve lütfen beni dinle."

  Bana anlamamış ve korkmuş gözlerle bakıyordu. Devam ettim.

"Seni her zaman sevdiğimi ve ölene kadar da seveceğimi bilmelisin."

2 dakika, 49 saniye

  Gözyaşlarıma artık söz geçiremiyordum. Benden izinsiz akmaya başlamışlardı. Seni kendime çekip sıkıca sarıldım.

"Jungkook, neden veda edermiş gibi konuşuyorsun? Korkuyorum."

  Hiçbir şey söyleyemedim. Kelimeler boğazıma takılmıştı, çıkmıyordu. Belki de çıkmamalılardı.

   1 dakika, 37 saniye

  Bir anda nefes alış verişlerin derinleşmeye başladı. Sanki havayı ciğerlerinde hissetmene Tanrı karşı geliyor gibiydi. Artık benim yapacağım hiçbir şey kalmamıştı. Sadece sana daha sıkı sarıldım ve kokunu içime çektim.

   51 saniye...

  Son saniyeler...

"Seni seviyorum Lalisa ve hep de seveceğim, ben ölene kadar..."

  Dudaklarına sıcak bir veda öpücüğü kondurdum.

  10 saniye...

  Son 10 saniye...

  Derin nefes alış verişlerin kesildi. Göz kapakların yaşama yenik düşmeden önce burukça gülümsedin.

"Ben de..."

  Ve bitti. Her şey bitti. Gözlerini sonsuz uykuya kapattın ve hareket etmeyi de bıraktın. Karanlık evde duyulan tek sesler benim çığlık seslerimdi. Seni özleyeceğim Lalisa...

¿?¿?¿?¿?¿?¿

  Eve geldim ve dolabı açtım. Su içmem lazımdı.

  Buzdolabını açtığımda karşıma gelen ilk şey bir teneke sojuydu. O gün bana verdiğin soju...

  Seni her gün hatırlayacağım, senden kalan tek şey bir teneke soju olsa da...

_____________

  Evet kitabın sonuna geldik. Buraya kadar okuyup oy veren herkese çok teşekkür ederim. Umarım hikayemi beğenmişsinizdir.

  Dileklerinizin gerçek olması dileğiyle, mutlu kalın, huzurlu kalın🎈

Just One Week |liskook✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin