SENDE KİMSİN?

7 0 0
                                    

Bu işin peşini bırakmam mı gerekiyor acaba?Dediği gibi fazla kurcalamasam iyi olucaktı.Biri bana şaka falan yapıyordur kesin.Etraf kararmaya başlayınca hastaneye doğru yürümeye başladım.

Hastahaneye geldiğimde abimin odasına doğru yürüdüm.İçeriden ses gelmiyordu. Saat çok geç olduğu için uyumuşlardır diye düşünerek kapıyı ses çıkarmadan açtım. Seçkin'in sesini duyduğumda hala uyumadıklarını farkettim. Tam ilerleyip yanlarına gidicektim ki abimin sözleriyle kıpırdayamadım. "Seçkin anlamıyosun böyle daha nereye kadar dayanabiliriz zannediyosun? Hem Esila'nın daha okulu var. Onu yanımda götüremem. O sana emanet. Hem çok tehlikeli. Onu sen burda koruyacaksın. Bir şeyden haberi olmasın. Yurtdışına kafa dinlemeye veya tedavi olmaya gidiyorum diye bilsin." Ne saçmalıyordu? Şaka falan yapıyodu kesin. Beni bırakıp bir yere gitmezdi abim. "Esila sence buna inanıcak bir kız mı? Hem seni öyle tehlikeli bir yere tek başına yollayamam kardeşim kusura bakma."dediğinde Seçkin durumun ciddiyetini farkettim. Gerçekten beni bırakıp gidicekti. Hemde tam iyileşmemişken. Ben bu kadar şeyi çekmişken beni yine yalnız bırakacaktı. Tabiki de buna izin vermiycektim. "Başka çarem yok anlamıyor musun? Ailemin intikamını benden başka kimse alamaz. Ne kadar..."kapıyı kapatıp yanlarına gittiğimde susmak zorunda kaldılar. "Duyduklarım bir şakadır umarım. Böyle şeylerin aklından bile geçmesi çok saçma abicim." "Esila bak.." gözlerimi abime kenetleyip susmasını sağladım. "Duyduklarım bir şaka dimi? Beni bırakıp gitmiyceksin?"dediğim de yüzünü ciddi bir ifade aldı. "Gidicem. Ve sende buna karışmıyacaksın. Burda kalacaksın ve okulunu bitirip kendine yeni bir yaşam kuracaksın."

"Abi ne dediğini farkında mısın? Ne demek yeni bir yaşam? Senin nerde,nasıl bir tehlikede olduğunu bilmeden,ben nasıl hayatıma devam edebilirim. Nasıl benden böyle bir şey istersin? Kusura bakma ama ben bu kadar bencil değilim."derin bir nefes alıp devam ettim. "Ben hayatımı sana adamışken,senin beni bırakıp gitmene göz yumamam. Senin kadar bencil olamam. Bir şey yapacaksan beraber yapalım. İntikam sadece senin intikamın değil. Benimde hayatımı mahvettiler. Gençliğimi yok ettiler. O yüzden bu işte bende varım." Uzun cümle kurmaya alışık değilim o yüzden derin bir nefes daha aldım. Abimin yüzü gittikçe ciddileşirken söylediklerimde pişmanlık duymuyorum. Ne olursa olsun abimi bırakmayacağım. O bana ailemden kalan son şey. "Esila hala durumun ciddiyetini farketmedin sanırım. Bu insanlar tehlikeli insanlar. Ya sana da zarar verirlerse. İşte o zaman kendimi asla affetmem." "Peki ya sana bir şey olursa? O zaman benim halim ne olurdu? Seni bırakmayacağım. Hem bana bir şey olmaz. Kendimi artık koruyabilcek olgunluğa geldim. Yaşadıklarımdan sonra bana uygulayacakları psikolojik ya da fiziksel acı bir işe yaramaz."dediğimde 'oflayıp' kafasını Seçkin'e çevirdi. Kısa bir bakışma olduktan sonra sıkıntıyla elini saçlarının arasından geçirdi ve ağzından beklediğim o kelime çıktı. "Tamam cadı."

*** ^^^ *** ^^^

Gözlerimi açtığımda etraf karanlıktı. Cebimden telefonumu çıkarıp saate baktığımda daha 03.30 olduğunu gördüm. Tekrar cebime telefonu koydum.Bu saatte neden uyanmıştım ki? Oflayıp koltukta oturur pozisyona geldiğimde kafamı geriye doğru atıp gözlerimi kapattım. Gelen tıkırdama sesleriyle gözlerimi hafifçe açtım. Sesleri dinlemeye başladım. O an hastahanede olmadığımız ve bu seslerin evden geldiği kafama dank etti. Hırsız mıydı? Ayağa kalkıp ses çıkarmadan merdivenlerden çıkmaya başladım. Yavaş yavaş merdivenlerden çıkarken yukarıdan kırılma sesi gelince korkuyla;" Abii!"diye bağırıp odasına doğru koşmaya başladım. Kapısının önüne geldiğimde elimi tokmağa koymuş tam açacakken arkamdan bir gölge geçtiğini hissettim. Hızla arkamı döndüğümde karanlıkta bir şey görememiştim. Korkuyla tekrar kapıya doğru döndüğümde gözlerimi kısa bir süreliğine kapatıp açtım. Kapıyı açıp içeri daldığımda ışığı açmayı aklıma getirebilmiştim. "Abii!" diye seslenip odanın içinde dolanmaya başladım. Abim yoktu. Banyoya gidip içeri baktığımda kimseyi göremedim. Gelen kırılma sesiyle yerimde sıçrayıp koridora koşmaya başladım. Koridorun ışığını açmak aklıma gelince merdivenin kenarına doğru yürüdüm. Işığı oraya koymak hangi normal insanin aklına gelirdi ki? Yer mi kalmamıştı? Düşünmeyi kesip ışığa uzandığımda boynumda bir nefes hissettim ve sırtımda bir el beni aşağıya doğru itti. Merdivenden yuvarlanırken yere yuzukoyun şekilde düşmüştüm ve başım dönüyordu.Kafamda sıcak bir sıvı hissederken gözlerimi açmaya çalıştım. Gözlerim hafifçe açıldığında etraf bulanıklaşmaya başlamıştı. Ensem ağırmaya başlarken gözlerimi daha fazla açık tutamadım. Son gördüğüm önümden geçen siyah botlardı..

Geç geldiği için üzgünüm. Beğenip yorum yapan herkese çok teşekkürler. İyi okumalar.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 02, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ÖLÜMÜN UÇURUMUNDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin