diş fırçası

48 4 18
                                    

Sekiz yaşıma basmama daha bir gün kala annem ve babam Meksika'da yaşayan dedemin ölümünü öğrenmiş, beni Gwangju gibi Allah'ın belası bir şehirde tek başıma bırakıp gitmişlerdi. Şehrin gözde villalarından birinde evdeki iki uşak ve bir kahya ile -ha bir de dadım vardı- evcilik oynayacağımı düşünerek içleri rahat gözleri yaşlı akılları bir karış havada uçağa atlayıp Meksika'ya uçmuşlardı. Evcilik. Bir ay boyunca tam da onların düşündüğü gibi iki uşak bir kahya ve bir de dadımla evcilik oynamıştım. Ama ben evcilik oynamayı sevmezdim. Ben hep ebelemece ve saklambaç oynardım. Her Allah'ın günü Zırtapoz Yixing ve Kellebaş Sehun'la ebelemece ve saklambaç oynardım. Sekiz yaşıma bastıktan otuz gün sonra aynı oyunu annemlerle oynamaya karar verdim. Sekiz yaşımda Meksika'ya uşaklardan biri ile uçtum. Ne o ne de ben İspanyolca biliyorduk. Gerçi o da sırf işinden olmamak için benimle gelmişti. Ama sonunda oldu. Las Cabos'ta biri boğazına diş fırçası sokarak onu boğdu. Farkında olmadan Meksika'nın en tehlikeli şehrine uçan iki salaktık. Adelio uşağı öldürdükten sonra elleriyle diş fırçasını boğazından çıkarmış ve bana vermişti. Size yemin ederim ki kesinlikle İspanyolca bilmiyordum ama her nasılsa Adelio'nun dediği her şeyi anlamıştım.

"Para kokuyorsunuz gerizekalı. Bu şehirde para kokanları öldürürler." 

Elbette annemleri bulamamıştım. Ki zaten kimse onları bulmam için bana bir fırsat vermemişti. Adelio ile kalmaya başlamıştım. Ya da o beni kalmaya zorlamıştı. En sevdiğim uşağımı öldürdüğü için ona üç gün kızgın kaldım. Bana Sandiego ismini verdi. Ona iki yıl boyunca ismimin Chanyeol olduğunu anlatmaya çalıştım ama anlarsınız ya İspanyolcam kötünün de ötesindeydi. O Korece bilmezdi ve ben de İspanyolca. Bu yüzden ikimiz de birbirimizle konuşamazdık ama ben iki yılın sonunda lanet şehrin lanet dilini çözünce işler beklediğimden daha farklı ilerlemeye başladı. İnsanlara gerçek ismimi öğretmekten vazgeçmiştim ve Sandiego ile bir olmuştum. Eski Chanyeol benim için iki yıl öncede kalmıştı. Zırtapoz Yixing ve Kellebaş Sehun da. Annem, babam, bütün bokluklara neden olan ölü dedem, hayatta olan tek uşak, kahya ve dadım iki yıl öncede kalmıştı. On yaşımdayken kalbimde sızıya neden olan tek kişi diş fırçası ile boğulmuş uşaktı. Uşağı hiç unutmadım.

Adelio ile ilk tanıştığımızda o daha 42 yaşındaydı. Bana hayatta öğrendiğim her şeyi o öğretmişti. Bana İspanyolca konuşmayı Adelio öğretmişti. Las Cabos sokaklarında nasıl yürümem gerektiğini de. Nasıl bakmam gerektiğini ve koşmayı da. Yemek yemeyi, para kazanmayı hatta gülümsemeyi bile bana Adelio öğretmişti. Adelio'nun bana öğretmediği tek bir şey vardı. Sevmek. Birini seversen canından olursun Sandiego. Seveceğin tek şey kendi canın olmalı demişti. Ona seni de mi sevmeyeceğim diye sorduğumda bana hayır demişti. Peki ya para? İşte o zaman hayatımda kimseden yemediğim dayağı Adelio'dan yemiştim. Vücudum yara bere o da kan ter içinde kalınca tek bir şey söyleyip gitmişti. 

"Paradan nefret edeceksin Diego. Paradan nefret edeceksin."

Ben de onun dediği gibi hiçbir zaman parayı sevmedim. Ama bunu Adelio dediği için değil gerçekten sevmemem gerektiğini anladığım için yaptım. Etrafımdaki herkes para için ölmüştü. 15 yıl boyunca Adelio ile yaşadım. Ne zaman ki 23 yaşıma basınca bana bir kağıt parçası bir de tek kullanımlık telefon verdi. Kağıtta ölü dedemin evinin ve tarlalarının olduğu adres yazılıydı. Adelio'ya kızmadım. Beni Meksika'nın en tehlikeli şehirlerinden birinde yetiştirmişti. Burada 15 yıl boyunca hayatta kaldıysan dünyanın öteki ucunda soğuk bile öldüremez seni demişti. Dünyanın öteki ucunda değildim belki ama yine Meksika'da, Leon'da öldürülmüştüm. Byun Baekhyun her seferinde beni bir kez daha öldürdü o şehirde. Ben her Allah'ın günü Leon'da Byun Baekhyun tarafından öldürüldüm.

düşmem ben kanatlarım var ruhumdaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin