"Bu fırtına dinmek bilmez mi?
Bir öpüşsek her şey geçmez mi?"|| Tanrısal Bakış Açısı ||
James güne huzurlu bir şekilde başladı. Bunun en büyük etkisi dün Catharine ile geçirdikleri gündü.Catharine ona iyi geliyordu ve onun gibi bir arkadaşa sahip olduğu için kendini çok şanslı sayıyordu. Catharine onunla bir annenin çocuğuyla, bir ablanın kardeşiyle ilgilendiği şekilde ilgileniyor, şevkat gösteriyordu. Aynı annesiyle olduğu gibi onunla da susarak konuşabiliyordu; bir sorunu olduğunu söylemesine gerek kalmadan sorunu olduğunu, üzgün olduğunu anlıyordu. Bunu seviyordu James. Hemde çok seviyordu.
Kim sevmezdi ki?
James yatağında uzanmış gözleri kapalı bir halde Catharine hakkında bunları düşünürken, Remus; James'in hâla uyanmadığını düşündüğü için bağıraram Sirius'u çağırdı ve James'i uyandırmasını istedi.
Herkes biliyordu ki, James'te ki bu uyku var oldukça onu Sirius'tan başka kimse uyandıramazdı.
Sirius çoğu zaman yaptığı gibi bu konuyla da övünmeye başlayınca, Remus gözlerinu devirdi ve konuşmaya başladı.
"Sirius, eğer biraz daha geç kalırsak McGongall'ın gazabına maruz kalacağız ve emin olun ki bu sefer ne ceza almaya ne de azar iştmeye halim var." dedi yorgun bir şekilde.
Ve ardından tehditvari bir şekilde gülümsedi ve ekledi.
"O yüzden elinizi çabuk tutun." dedi.
Remus'un tehditini kavrayan Sirius yüzündeki korku ifadesiyle koşarak James'in yatağına gitti ve dürterek James'i uyandırmaya çalıştı.
Zaten uyanık olan ama yataktan kalmak istemeyen James istemeye istemeye yataktan kalktı ardından kişisel ihtiyaçlarını hemen giderdi ve kısa bir sürede üstünü değiştirdi.
Eh, Remus korkusu başa belaydı.
Zorda olsa en sonunda tam anlamıyla hazırlanan çapulcular odalarından çıktılar ve Biçim Değiştirme sınıfına doğru yola koyuldular.
Sessiz ve hızlı geçen - Remus korkusu cidden başa bela- bir yolculuktan sonra Biçim Değiştirme sınıfına geldiler.
Sirius, James ve Peter'dan kapıyı çalmak bir atak gelmeyince Remus derin bir iç çekti ve kapıyı çaldı ve içerden 'gir' sesi gelince kapıyı açtı ve içeri geldi.
Çapulcular zaten bu sıralar kötü manada fazlasıyla göze battıklarını düşündükleri için McGonagall'dan özür dileyerek, genellikle oturdukları arka arkaya olan iki sıraya oturdular ve sessizce dersi dinlemeye başladılar.
James hariç tabi. Lily ile aynı sınıfta olduğunu bilmek ona diken üstünde hissettiryordu, eskinin aksine.
Artı olarak Lily'nin gözlerinin arada kendisine döndüğünün farkındaydı ve bu onu daha da geriyordu.
Dersi dinlesede anlamayacağının farkına varınca derince bir iç çekti ve kolunu masaya yasladı ardından rahat bir pozisyon bulup gözlerini kapattı ve uyumaya çalıştı.
Ama sadece çalıştı.
Aklında dolanan ve onu her an rahatsız eden düşünceleri sayesinde uyumak namıma bir adım bile atamıyordu.
Uyuyamayacağını anlayınca bulunduğu pozisyonda kalmaya karar verdi ve dersin sonuna kadar o pozisyonda uyuma taklidi yapmaya başladı.
▪
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benim || James Potter Au
Fanfiction"Kendimi adıyorum yoluna, adına, sana." ❈ Herkesin dönem dönem kalbini ona asla açmayacak- en azından aşk anlamında- birilerini sevdiği olmuştur, değil mi? Catharine'de böyle bir dönemde olduğunu umuyor ve zamanla...